Tatlı su demokratları…

  • GİRİŞ02.02.2016 09:59
  • GÜNCELLEME02.02.2016 09:59

 Ama son dönemde kirli, çürümüş, ihanet içindeki bir grubun toplantılarıyla anılıyor.   
 
Abant’ın, o eşsiz doğal güzellikteki yerinin adını kirletmeye bu örgütün gücü yine de yetmeyecek.  
 
Kimden bahsediyorum?  
 
Tabii ki…  
 
Paralel Devlet Yapılanması FETÖ’nün sivil ayağı olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın düzenlediği 34. Abant Platformu Toplantısı’ndan. Hafta sonu Abant’ta buluştular, yine devlete kin ve nefret kustular.   
 
Demokrasinin Türkiye Sorunu adı verilen toplantıya Zaman ve Cumhuriyet Gazetesi yazarları başta olmak üzere Ertuğrul Günay gibi ne zaman nerede durduğu belli olmayan isimler ve sözde aydınlar bildirisini imzalayan akademisyenler de katıldı.  
 
ABD’nin, İngiltere’nin, İran’ın, Almanya’nın, Rusya’nın, Suriye’nin bir demokrasi sorunu yok, CHP’nin, HDP’nin, MHP’nin yok, FETÖ’nün, PKK’nın, DHKP-C’nin yok ama bunlara göre Türkiye’nin bir demokrasi sorunu var.   
 
Toplantının adı baştan faul ama hadi demokrasi dediler biz de demokrasinin ne anlama geldiğine bir kez daha bakalım hem de Türk Dil Kurumu sözlüğünden.  
 
İşte sonuç…  
 
Demokrasi: Halkın egemenliği temeline dayanan yönetim biçimi, el erki, demokratlık.  
Yani halkın kendi iradesi ile yöneticilerini seçmesi.   
 
Buna tekrar geleceğim… Bakın toplantının bildirisinden “katil devlet” diye özetlenebilecek bir sonuçta katılımcılar birleşti.   
 
Bu söz kime ait? PKK’ya…  
 
Başka…  
 
HDP’ye ve PKK’ya destek veren sözde aydın, entelektüel, çağdaş bir kesim olarak kendilerini niteleyen ama milli ve yerli olmayan unsurlara…   
 
Başka ne demişler bu Paralel Devlet Yapılanması’nın sözde sivil ayağının Abant toplantısına katılanlar?..  
 
İşte bunlardan birisi Zaman Gazetesi yazarı Şahin Alpay. Marksist, Leninist, Fethullahçı bir Zaman Gazetesi yazarıdır Şahin Alpay.   
 
Şahin Alpay’ın tırnak içinde yazıyorum söylediklerini:  
 
“Karşımıza askere dayalı vesayet düzeni yerine halka dayalı, seçmene dayalı bir vesayet düzeni çıktı.”  
 
Bir başka isim. İhanet bildirisine imza atan Fethullahçı hoca Prof. Dr. Baskın Oran. Ne demiş bakın sözde demokrat hoca:  
 
“Türkiye acı çektikçe aşılanıyor. Askeri darbeyle gelen kötülükle mücadele etmeyi öğrendik. Şimdi sandıktan çıkan kötülükle mücadele etmeyi öğreniyoruz.”  
 
Şahin Alpay’ın söylediği ile Baskın Oran’ın söylediği arasında tek farkı bulana ödül vereceğim.   
 
Hem demokrasi isteyeceksiniz hem Türkiye’nin demokrasisinde sorun göreceksiniz hem de Demokrasinin Türkiye Sorunu başlıklı bir toplantı düzenleyip, demokrasi dışı tercihleri gündeme getireceksiniz.   
 
İşte sizin demokrasiniz de demokrasiden anladığınız da bu kadar. Siz tatlı su demokratısınız.  
 
Sadece siz mi? Toplantıda yoktu ama keşke olsaydı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da…
Toplantıda fiziki olarak yoktu ama ruhen, beyin olarak oradaydı CHP Genel Başkanı. Ama bakın fiziki olarak bulunduğu yer ise Almanya. Bu Almanya’da ne varsa Kemal Kılıçdaroğlu’nun tek bildiği ülke, gitmekten zevk aldığı yurtdışındaki merkez Almanya.  
 
Demokrat hem de sosyalinden olan CHP Genel Başkanı, Almanya’dan mesaj vermiş:  
 
“Sürekli seçim yapılamaz.”  
 
“Biraz da vatandaşa acıyın seçim yapmayın.”  
 
Kılıçdaroğlu da biliyor ya, seçim olursa bu millet hepsine külahı ters giydirecek. Hepsini destekledikleri hendeğe gömecek, bu yüzden de seçimin S harfini görünce kaçıyor, seçimle iktidara gelmiş olanlardan kurtulmak için çareyi millette değil dış merkezlerde arıyorlar.   
 
Buna da şükredelim ki; bu aziz millet görüyor ve tercihini ona göre yapıyor.

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat