Silahlı müzakere!

  • GİRİŞ27.04.2025 09:26
  • GÜNCELLEME28.04.2025 09:15

Çok da geriden başlamamak gerek…

İran İslam Devrimi sonrasında bir grup üniversite öğrencisi ABD’nin Tahran Büyükelçiliği’ni basıyor ve 52 kişinin 444 gün boyunca rehin alınmasıyla başlayan diplomatik kriz bugüne dek sürüyor…

Tahran her eyleminde “Merg ber Amerika!” yani “Amerika’ya ölüm” diyor,

Resmi geçitlerde, askeri törenlerde ABD bayrağının üzerinden geçiliyor,

Ve dahası ülke dış politikası başından sonuna kadar “Şeytan-e Bozorg” (Büyük Şeytan) olarak gördükleri ABD ile mücadeleden ibaret…

Bugün ise bu iki azılı düşman yeniden müzakere masasında…

Yeniden diyorum çünkü taraflar en son 2015 yılında Barack Obama döneminde müzakere masasına oturmuş Donald Trump makamına gelir gelmez anlaşmadan tek taraflı çekilmesiyle tozu dumana katmıştı…

İran’ın müzakere masasına neden oturduğu hepimizin malumu…

Artan iktisadi buhran ülkeyi öyle bir açmaza sürükledi ki İran'da ekonomik sorunlar karşısında etkisiz kalmakla suçlanan Ekonomi Bakanı Abdunnasır Himmeti görevinden uzaklaştırıldı…

Döviz ve altın kurlarının aşırı yükselmesine karşı kayıtsız kalmakla suçlanan Himmeti’nin azli akabinde İran'ın Stratejik İşlerden Sorumlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Cevad Zarif'in istifa ettiği kaydedilmişti…

Tahran’ın beli Washington yaptırımlarından iki büklüm olmuşken Pezeşkiyan yönetiminin masaya oturmaması zaten düşünülemezdi…

Üzerine bir de İsrail’in Hamas ile savaşında açtığı çeşitli cephelerde Tahran’ın desteklediği Şii milis yapılanmaların yönetici kadrolarını hedef alan ağır suikastları ‘direniş eksenin’ oldukça ‘dirençsiz’ hale getirmişti…

Hal buyken ABD’den gelen “Askeri seçenek gerekirse bunu kullanacağız” şeklindeki tehditkâr “silahlı müzakere” talebine Tahran’dan gelen yeşil ışık pek de şaşırtmadı…
Hatırlanacağı üzere Trump'ın, İsrail'in İran'a saldırı planını reddederek müzakereleri tercih ettiği duyurulmuştu

Fakat Tel Aviv hala ‘hazırolda’ bekliyor…

Donald Trump’ın da dediği gibi müzakere masasında “Kartlar ABD’nin elinde”
Dolayısıyla Obama dönemindeki nükleer anlaşmayı (JCPOA) yetersiz ve kötü bir anlaşma olarak gören Donald Trump daha sert şartlarla yeni bir anlaşma yapmak istiyor…

Muhtemel nükleer müzakereler küresel liderlik mesajı ihtiva ettiği için anlaşmada Obama’nın değil Trump’ın imzası olsun istiyor…

Müzakere trafiği devam ediyor…

Taraflar anlaşmaya dünden daha istekli, bu doğru…

Fakat ne olursa olsun Tahran’ın kırmızı çizgilerinden ödün vermeyeceği bir gerçek..

Yeni bir Viyana müzakereleri hüsranı yaşanır mı orası meçhul…

Bekleyip göreceğiz…

Fatih Yoncalık / Haber7

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat