'AKP ne yapmak istiyor' diye soranlara
- GİRİŞ13.01.2012 08:51
- GÜNCELLEME13.01.2012 08:51
Hükümetler, iktidarda bulunan partiler bazen kolaya saparak kaybederler. Vesayete karşı direnmek zor gelir, derin devletle mücadele etmek de öyle; iş dünyasının azgın taleplerine direnmek, medyanın boğucu baskısını göğüslemek yürek ister... Pek çok hükümet bunları göze almak yerine kestirme yola sapıp iktidarını kaybetti bizim ülkede...
Ne dersiniz, bugüne kadar karşısına çıkan seçeneklerden hep zor olanı tercih ederek gelmiş Ak Parti, tam da bu noktada, ‘kaybedenler kulübü’ne namzet mi oldu?
Soru bana ait değil; Ak Parti’ye destek verdiği bilinen bazı çevrelerin iddialarını yansıtıyor sadece... Dedikleri şu: Ak Parti iş dünyasını önemsizleştirerek, medyayı dizginleyerek, diğer güç odaklarını hizaya getirerek gücünü pekiştirdi, en son askerin bileğini büktü; yargı da elinde görünüyor... Şimdi artık kendisi ‘devlet’...
Bu tespitten hareketle yapılan Ak Parti’nin cazibesini kaybedeceğine dair yorumların bini bir para...
Kendisinden önceki pek çok iktidar kolay yola sapıp güç odaklarıyla anlaştığı için kaybetmişti; iddia o ki, Ak Parti zorluklara dayanıp kazanmışken kaybedecek... Bu beklentilerinin kanıtı, Uludere’de 34 canın kaybına yol açmış hatanın üzerine gidilmemesiymiş... Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “İlker Başbuğ tutuksuz yargılanmalıydı” sözü de bir başka kanıt olarak sunuluyor.
Yakın geçmişte 12 Eylül (1980) darbecileri yargı önüne götürülmediği, dönemlerinde yanlış işler yapılmış Ge
nelkurmay başkanları koruyup kollandığı için eleştirenler, şimdi Uludere’ye ilgisizlik ve ‘tutuksuz yargılama’ temennisine takmış durumda.
Lâfı fazla dolaştırmadan söyleyeceğimi söyleyeyim: Ak Parti’nin başarısı, her şeyin önüne milletin tercihlerini koymasından kaynaklanıyor; başarısızlık ancak milletin nabzını tutamaz hale gelirse söz konusu olur. Uludere’de yaşananlar herkesi üzdü; o kadar insanın hayatına mal olan hatayı yapanlar hesaba çekilmeden milletin rahat edeceğini sanmam...
Asker... MİT... Amerika... İsrail... Kaçaktan dönen insanları terörist olarak gösteren istihbarat hangisinden geldiyse bunun hesabını mutlaka vermelidir, verecektir de...
İlker Başbuğ’un ‘tutuksuz yargılanması’ temennisi Ergenekon sürecini zedelemez; tam tersine o sürecin daha makul bir düzleme oturmasına sebep olur. Öfke, kin, intikam, rövanş gibi duygular üzerine değil, adalet çerçevesinde hesaplaşma arzusu üzerine oturduğu taktirde Ergenekon ve ilgili davalar, verilecek kararlar vatandaşlar tarafından daha büyük coşkuyla karşılanacaktır.
Suçlar ve suçluların üzerine taviz verilmeden gidilmeli, ancak adaletten de şaşılmamalıdır. Bitmek bilmeyen yargılamalar, cezaya dönüşen tutukluluk halleri, ülkenin imajını karartan fikir özgürlüğüne ilişkin yanlış uygulamalar birkaç çağdışı yasa maddesi yüzünden; onların bir ‘reform paketi’ içerisinde değiştirilmesi başta savcılar ve yargıçlar olmak üzere herkesi rahatlatacaktır.
Cezaların amacı kişilerden intikam almak değil, başkalarını benzer suçlar işlemekten caydırmaktır. Silivri davaları sona erdiğinde, Türkiye daha demokrat, daha özgür, daha insan haklarına saygılı, asker-sivil ilişkileri daha düzgün bir hukuk devleti olmuşsa, yaşanan süreç işe yaramış demektir.
Kürt sorunu da çözülecek, merak etmeyin.
Fehmi Koru / Star
Yorumlar8
-
sade vatandaş
13 yıl önce
Şikayet Et
ÇELİŞEN TEZLER YOKMU. Şİmdi başbuğun altındaki komutanlar tutuklanmış. Onlar böyle bir muamele görürken sırf üst rütbeli diye TUTUKSUZ YARGILANSIN demek bence biraz tezat oluşturur. Belge ve deliller yoksa eyvallah. Ancak makam ve mevkiler FAtih için bile kabul edilmemiştir. EĞER DÜN AK PARTİ KAPATILSAYDI. SİZ bugün tutuksuz yargılansın denen Komutana bakacaktınız. En önlerde Başabakandan ve yanındakilerden nasıl da hesap soracak ve bir daha sesleri çıkmayacak duruma getireceklerdi. Tabiki Millleti de öyle yapacaklardı. VERİLEN BİR TAVİZ 100 KAYIP OLARAK DÖNEBİLİR.
Beğen
Cevapla
Toplam 1 beğeni
-
MAHMUT ŞEVKET PAŞA
13 yıl önce
Şikayet Et
adalet olmayan ulke. anamuhalefet partisi başknının sozlerinden yargıyı etkilemek diye yorum çıkaran çok ozel savcılar neden başbakanın bu sozune soruşturma acmaz
Beğen
Cevapla
Toplam 4 beğeni
-
CİHANGİR
13 yıl önce
Şikayet Et
Rüzgar. eken fırtına biçer.Şimdi hasat zamanı.
Beğen
Cevapla
-
muammer akgün
13 yıl önce
Şikayet Et
AKP ondan oy kaybetmez. AKP kendi icraatlarıyla oy kaybeder.
Genel sağlık sigortasına prim getirilmesi, Depremzedelerin zorunlu olarak toki binalarına çıkması kendi evlerini tekrar inşa imkanı vermemesi, belediyelerin halka hizmet konusunda yetersiz kalması gibi sebeplerle oy kaybeder. Yoksa Fehmi Koru nun bahsettiği konulardan dolayı zaten halk arkasında ondan dolayı oy kaybedeceğini düşünmnüyorum
Beğen
Cevapla
Toplam 1 beğeni
-
Metin Yazar
13 yıl önce
Şikayet Et
Bin yıl. Adaletin diğer adı lafız olarak olmasa da mana olarak intikamdır.İntikam bireye ya da topluma zarar verenlere o bedeli ödettirmektir. Hesap sorma yasalara uygun olursa adına hukuk,illegal olarak yapılırsa intikam denir. Bizden intikam alınıyor diye ağlaşanların demek ki büyük suçları ve gocunacakları yaraları var. Birinin parasını çalmak,gözünü çıkarmak,boğazını kesmek,ırzına geçmek gibi adi suçları işleyenlerin cezalandırılması talebine intikam demeyenlerin, siyasi ihanet ve cinayetlerin cezalandırılması talebine intikam girişimi demeleri suçluluk psilokojisi sebebiyledir. Durup dururken kimse kimseden intikam almaz. Rövanş için öncesinde zulüm yapılması gerekiyor. Darbeci zabitlerizle,cuntacılarınızla, mezhepçi arka bahçe yarkıçlarınızla,malum medyanızla,vurucu gücünüz olan jitemcilerizle yaptıklarınızın hesabını veriyorsunuz. Ordudaki ulusalcı yandaşlarınızın ve mezhepçi yarkıçların arkasına sığınarak yaptığınız zulmün gerçekten de bin yıl süreceğini mi sanıyordunuz?
Beğen
Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle