Kimler kimlerle beraber
- GİRİŞ21.02.2025 09:33
- GÜNCELLEME24.02.2025 19:34
TÜSİAD’ın yargıda devam eden soruşturmalarla ilgili eleştirilerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtı çok sert oldu…
Ayrıca başlatılan soruşturma sonrasında Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras önceki gün akşam saatlerinde adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Bir yandan da muhalefet erken seçim yaptırmak istiyor.
TÜSİAD her ne hikmetse bu tarz gündemlerde kendince iktidarı zora sokma çabası içerisine girişiyor.
Türkiye’nin makus talihi değişmedi mi?
Sabah erken kalkanın darbe yapıp yönetime el koyduğu ve gazete manşetleriyle iktidara ayar verilmek istendiği dönemler geride kalmadı mı?
Türkiye değişti ve o günler geride kaldı…
Pijama ile ülkenin başbakanlarının karşılandığı günler gibi…
Değişen, dönüşen ve gelişen Yeni Türkiye; çapı ve büyüklüğü ne olursa olsun demokrasi dışı operasyonlarla milletin iradesine müdahale etmeye çalışanlara müsaade etmiyor.
Eski Türkiye’de var olan gazete ilanlarıya hükümet düşürme opsiyonları TÜSİAD ve benzerlerinin elinden alınmış durumda…
Eski Türkiye’deki ‘Beyaz Türklerin’ iş dünyasındaki ayrıcalıklı hali, Yeni Türkiye’de ‘Anadolu Aslanlarıyla’ fırsat eşitliğini sağlamış durumda…
Eski Türkiye’deki medya mahallesinde yalan dolanla gündemi istediği gibi belirleyebilen Beyaz Türk gazeteciliğinin ayrıcalıklılığı; Yeni Türkiye’de medya mahallesinde Anadolu evlatlarının gerçeklerinin fırsat eşitliğini tesis etmiş durumda…
Bu ve benzeri nedenlerden dolayı ‘Eski Türkiye’yi özleyenler, hasretlerini sürekli olarak dillendiriyorlar…
Bu kimi zaman direkt, kimi zaman ise dolaylı olabiliyor.
Ama dikkat edilirse hemen fark edilebilecek husus; hepsinin koordineli bir biçimde hareket ediyor olması…
Hepsinin kendisine konan hedeflerin uygulayıcısı olması…
İktidarı hedef alma, Türkiye’de dezenformasyonla algı oluşturma, kaos çıkarma gibi sufleler küresel koalisyon tarafından kendilerine verildiği günden bu yana amansız bir mücadele içerisindeler.
Herkes rolünü iyi oynayıp göze girmek için çabalıyor.
Bunun için temel motivasyonları ne?
Ayrıcalıklarını yeniden ellerine geçirebilmek…
Bu ülkenin sırtından bir eli yağda, bir eli balda geçinip gitmek…
Bunu sağlayabilmek için ülkenin geleceğinin karanlığa mahkûm edilmesinin de onlara göre hiçbir sakıncası yok.
Türkiye’nin gerekirse paramparça olması koşulu, ‘eski’ düzenlerinin kurulmasına olanak sağlayacaksa ya da onların bu dünyalarını ihya edecekse vicdani rahatsızlık duymadan küresel koalisyonun amacına hizmet edebilirler…
Ya da zaten kendilerine hizmet edebilmeleri için küreselciler onları etkin bir noktaya getirmiştir.
Peki kim bunlar?
Bu olaya baktığımızda gördüklerimiz; TÜSİAD, muhalif siyasi partilerin başlıcaları, muhalif medya, potansiyel cumhurbaşkanı adayı ve etkisindeki yapılar…
Hepsi orkestra gibi hareket etmiyor mu?
Kesinlikle, şefi tarafından idare edilen bir orkestra gibiler…
‘Muhalefet partilerinin başlıcaları’ demişken; ulusalcı ya da milliyetçi olarak kendini tanımlayanlardan; TÜSİAD’ın resmî web sayfasında da bulunan anayasaya dair görüşlerini ifade ettiği metinde geçen “Yeni anayasa milliyetçiliğe yer vermemeli, çoğulcu bir felsefeye sahip olmalı ve farklı kimliklere hak temelli yaklaşmalıdır. Vatandaşlığın tanımlanmasında "Türklük" kavramına yer verilmeden, vatandaşlık bağı devletle birey arasındaki anayasal bir ilişki olarak tanımlanmalıdır.” ifadelerinin sonrasında herhangi bir tepki gelmemesi, bugün onların yanında saf tutması sadece bana garip geliyor olamaz.
Aynı şekilde kendisini sosyal demokrat olarak tanımlayanlar ve sol siyaset yaptıklarını iddia edenler, emekten yana değil de “burjuvanın” sesi olma çabası içine girişiyor.
Asgari ücretin tartışıldığı dönemde kör, sağır ve dilsizi oynayan TÜSİAD’ın kendini çok daha fazla ilgilendiren alanlardaki sessizliğine tepki göstermiyor…
Sonra da emek filan gibi hiç arkasında durmadığı duramadığı cümleler kuruyor…
Velhasıl kimler, kimlerle beraber…
Türkiye’ye Ukrayna’nın bugün yaşadıklarını yaşatmak isteyenler, Zelenski’lerini iktidar yapıp direksiyonu eline geçirmek isteyenler hep beraber…
Zelenski’lere teslim olursan altına girecek bir şemsiye ararsın ama karşında Türkiye’nin şemsiyesi gibi bir şemsiye bulamazsın…
Ancak aslolan, milletin devletiyle beraber olmasıdır.
Hamdolsun, millet devletle beraber…
Türkiye’nin yanındakiler bir ve beraber…
Karşısındakiler de…
Bakalım kim kazanacak?
Dün milletin bir olduğu her durumda, Türkiye üzerinde emeli olanlar kaybetmeye mahkum olmuştur.
Bugün ve yarın da öyle olacaktır.
Ferhat Murat / Haber7
Yorumlar47