Gaziosmanpaşa’nın CHP’li Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe’nin yolsuzluk soruşturması nedeniyle tutuklanmasının ardından Avcılar ve Büyükçekmece’de olduğu gibi Gaziosmanpaşa’da da belediye meclisinde başkan vekilliği için seçim yapıldı.

Diğer iki ilçede olduğu gibi AK Parti ve CHP başkan vekili adayları belirlendi.

Meclis çoğunluğunun AK Parti’de olması nedeniyle (MHP’li üyeler haricinde de) Gaziosmanpaşa’da belediye başkan vekili olarak seçilen AK Parti’nin adayı Eray Karadeniz oldu.

Tabi başta Halk TV olmak üzere tezviratlar başladı.

“1998’de dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cezaevine girmesi nedeniyle İBB Meclisi’nde yapılan seçimde Fazilet Partisi’nin adayı olan Ali Müfit Gürtuna’ya muhalefet güya jest yapmışken AK Parti Gaziosmanpaşa’da neden böyle bir jest yapmadı?” yorumları yapıldı.

Bu yorumları yapanlara ya cahil ya da manipülatör diyebiliriz.

İkincisi daha ağır basıyor.

Gelin meselenin aslına bakalım.

Ali Müfit Gürtuna nasıl seçilmiş?

Kapatılan Refah Partisi’nin devamı Fazilet Partisi’nin 97 meclis üyesi ile en fazla meclis üyesine sahip parti olması, Anavatan Partisi ve CHP’nin adaylarının yeteri kadar oy alamamış olması nedeniyle Ali Müfit Gürtuna başkanlığa seçildi.

Azıcık araştırsalar bulabilecekleri bu gerçeği ve mecliste o gün tutulan tutanakları göz göre göre çarpıttıklarına şahit oluyoruz.

Dönemin meclis sandalye dağılımını da paylaşalım.

Fazilet Partisi’nin 97, ANAP’ın 54, CHP’nin 21, DSP’nin 15, DYP’nin 3, DTP’nin 1 ve Bağımsız 5 bulunuyordu.

O dönem ne CHP ne de ANAP jest filan yapmadı yani…

Seçilmeye yeter meclis üye sayısı olmamasına rağmen aday çıkardı.

Sadece 15 meclis üyesi olan DSP ve DYP aday çıkarmadı.

Sonuçlardan anlaşılacağı üzere de aday çıkaran tüm partiler de kendi meclis üye sayısının üzerinde oy aldı.

Fazilet Partisi Adayı Ali Müfit Gürtuna 111 oy, ANAP adayı 58 oy, CHP adayı 23 oy aldı.

Peki CHP, 2017’de Merhum Kadir Topbaş’ın istifası sonrası CHP Büyükşehir Meclisi’nde aday çıkarmış mıydı?

Evet…

Aday kimdi?

Ekrem İmamoğlu…

İmamoğlu, dönemin AK Partili belediye meclis üyelerinin elini tek tek sıkıp kendisi için oy istemişti.

Halkın oyları ile seçilen Belediye Meclisi’nde Ekrem İmamoğlu daha fazla oy alsaydı başkan olacak mıydı?

Evet…

Öyleyse Gaziosmanpaşa’da meclis çoğunluğunu elinde bulunduran AK Parti’nin aday çıkarması neden eleştiriliyor?

GAZİOSMANPAŞA’DA MİLLÎ İRADE GASP EDİLDİ Mİ?

Gaziosmanpaşa Belediyesi’nde önceki gün Belediye Meclisi’nde ‘vekaleten’ yapılan seçimde başkan vekili seçilen AK Partili Meclis Üyesi Eray Karadeniz’i aday çıkarmak yerine tutuklanan CHP’li Hakan Bahçetepe’nin yardımcısı olarak görev yapan ve CHP’nin Başkan Vekili Adayı olan Murat Topaloğlu’nun başkan vekili olmasına yol açabilir miydi?

Açabilirdi.

Tabii ki bu bir tercih idi.

Ama siyasi sonuçlarına da katlanmayı gerektirecek bir tercih.

Öncelikle Belediye Meclisi’nde görev yapan üyelerin de milletin oylarıyla ‘seçildiğini’ bilmek gerekir.

Yolsuzluk iddiasıyla tutuklanan bir belediye başkanının yardımcısına ‘centilmenlik’ yapmak; millî iradenin Belediye Meclisi’nde AK Parti’ye verdiği çoğunluk vazifesini reddetmek anlamına gelebileceği gibi; Topaloğlu’nun da yolsuzluk iddialarının olduğu zaman diliminde ‘başkan yardımcısı’ olması nedeniyle ciddi bir riski de barındırıyordu.

Tabii ki suçun şahsiliği ve masumiyet karinesi kavramlarını da hatırımızda tutarak; seçmeni nezdinde ‘yolsuzluk iddialarının olduğu dönemde belediyede başkan yardımcısı olarak aktif görev yapan bir isme’ yol açarak aynı ekibe yeniden alan açılmasına müsaade etmiş gibi algılanabilirdi.

Gaziosmanpaşalılar, seçim sonuçları ile Cumhur İttifakı’na belediye meclisinde seçtiğim başkanla ilçemizi birlikte yönet ve denetle dedi.

Belediye Meclisi’nde Cumhur İttifakı’nın üstünlüğünün olması, Cumhur İttifakı Başkan Adayı’nın meclis üyelerinin altında oy alması, AK Parti’nin doğru adayı tercih edemediğini ortaya koyarken, ilçedeki seçmen yoğunluğunun da Cumhur İttifakı yönünde olduğunu da açıkça gösteriyor.

Tutuklanan başkan CHP’li Hakan Bahçetepe’nin belediye meclisi seçimlerinin haricinde ilave olarak 5 meclis üyesini kontenjandan meclise sokmasına rağmen CHP’nin azınlıkta kalması bunu çok sarih bir biçimde karşımıza çıkarıyor.

AK Parti aday çıkarmasaydı belediye başkanının yargılama süreci nedeniyle ‘geçici olarak’ görevinden ayrılmak zorunda olduğu bu dönemde Gaziosmanpaşalıların emanetini ‘hayır alamam’ demiş olacaktı.

Bunu göze alamamasını siyaseten doğal görmek gerekir.

AK Parti’nin bundan sonra yapması gereken şey nedir?

Başkanlığa vekâlet edildiği zaman diliminde Gaziosmanpaşa’ya hak ettiği hizmetleri gerçekleştirip, ilçenin sorunlarını çözerek Gaziosmanpaşalıların emanetine sahip çıktığını göstermektir.

Ferhat Murat / Haber7