Tam bağımsız Türkiye'nin zafer yürüyüşü
- GİRİŞ04.11.2025 08:53
- GÜNCELLEME04.11.2025 09:18
4 Kasım 2002 sabahı, Türkiye'nin gazeteleri tarihi bir manşetle uyanmıştı: "AK Parti Tek Başına İktidar!"
Hürriyet, Milliyet, Sabah ve diğerleri, Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yüzde 34,3 oyla ezici zaferini duyuruyordu.
Hatta şoktaydılar…
Kendi icat ettikleri ‘seçim barajının’ demokrasiye engel olduğunu bile yazmışlardı hatta…
O gün, farkında olmadan duyurulan haber sadece ‘bir seçim sonucu değil, bir milletin yeniden doğuşunun ilanıydı aslında...
Koalisyon kaoslarının, ekonomik çöküşlerin ve vesayet zincirlerinin gölgesinde ezilen Türkiye, 23 yıldır süren AK Parti iktidarıyla adeta küllerinden doğdu.
Bu süreç; Erbakan, Menderes ve Özal’ın yarım kalan hayallerini aşan, hatta onların cesaret edemediği adımları atan Erdoğan’ın eşsiz liderliğiyle taçlandı.

Bugün, 3 Kasım 2025’in ertesi gününde, Türkiye tam bağımsızlığına son düzlükte koşuyor; Türkiye artık dünya devlerinin ne dediğine bakmıyor.
Kendi yönünü tayin ediyor.

Dünya artık bizim sözümüze kulak veriyor.
AK Parti'nin iktidarı, 3 Kasım 2002 seçimleriyle başladı ve her dönem bir öncekini aşan başarılarla devam etti.
2002-2007 arasında enflasyon yüzde 30'lardan tek hanelere indi, IMF kapısı kapatıldı.
TOKİ ile milyonlarca konut üretildi.
Sağlıkta reformlara imza atıldı…
2007 cumhurbaşkanlığı seçimiyle vesayet kırıldı, e-muhtıra püskürtüldü.
Vesayet tamamen çökertildi.
Havalimanları, otoyollar, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Marmaray gibi mega projeler tamamlandı.
Savunma sanayii yerlileşti…
İHA/SİHA'lar dünyaya ihraç edildi.
15 Temmuz 2016 hain FETÖ darbesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın milletini meydanlara çağrısıyla püskürtüldü.
2017 referandumuyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildi, istikrar kalıcı hale geldi.
Karadeniz gazı keşfedildi, Togg elektrikli araç üretimi başladı.
Togg, Şimdi Almanya’ya ihraç edildi…
Libya’dan Karabağ’a dış politikada aktif rol alındı.
COVID-19’da aşı ve yardım diplomasisiyle dünyaya liderlik edildi.
2023 seçimleriyle Erdoğan yeniden seçildi.
Yerli uçak, füze ve enerji projelerinin yerlilik oranı yüzde 80’leri aştı.
Bugün, 4 Kasım 2025’te, Türkiye’nin milli gelirinin 1,5 trilyon doları aştığı, işsizliğin yüzde 7’ye indiği bir tablo var.

Bu 23 yıl sadece rakamlarla değil, milletin özgüveniyle de ölçülüyor.
Hastanelerde randevu kuyrukları bitti, yollar otoyollarla örüldü, havaalanları dünya standartlarında çoğaldı.
Eğitimde fırsat eşitliği sağlandı, her ile üniversite yapıldı…
Erbakan ağır sanayi, Menderes demokrasi, Özal liberal ekonomi hayal etmişti ama üçü de vesayetin darbeleriyle durduruldu.
Erdoğan ise sadece onların hayallerini tamamlamakla yetinmedi; onları aştı, hatta onların cesaret edemediği adımları attı.
Erbakan ‘yerli tank’ hayali kurdu, Erdoğan ‘Altay’ı üretti, İHA/SİHA’ları 30’dan fazla ülkeye sattı.
Dünya pazarında yüzde 65’lik bir paya ulaşıldı.
Menderes demokrasiyi kökleştirmek istedi…
Erdoğan 15 Temmuz’da tankları millete ezdirerek darbeyi tarihe gömdü…
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle istikrarı kalıcı kıldı.
Özal ihracatı 3 milyar dolardan 36 milyar dolara çıkardı…
Erdoğan ise 260 milyar doları aştı, Togg’la otomobili, TCG Anadolu’yla uçak gemisini üretti.
Erbakan’ın D-8’i maalesef kâğıtta kaldı…
Erdoğan; Türk Devletleri Teşkilatı’nı kurdu, BRICS’e aday oldu, Şanghay’la masaya oturdu.
Erbakan, başörtüsü yasağını kaldırmak istedi.
Erdoğan, özgürlüklerin önünü ardına kadar açtı…
Başörtüsü yasağı gibi insanlık dışı bir engeli fiilen çöp kutusuna attı.
İmam hatip ve meslek liselerine uygulanan katsayı engelini kaldırdı.
Zincirleri kırdı, Ayasofya’yı ibadete açtı.
Menderes’in Kıbrıs davası yarım kaldı…
Erdoğan, Mavi Vatan’la Doğu Akdeniz’de enerji sahası açtı.
Özal, özelleştirme devrimi yapmak istedi ancak yapabildikleri sınırlıydı…

Erdoğan enerjide Karadeniz gazını, nükleerde Akkuyu’yu devreye soktu…
2002’de ‘okuduğu bir şiir nedeniyle hapse atılan’ büyükşehir belediye başkanı, 2016’da tankların önüne dikilen bir cumhurbaşkanı olarak karşımıza çıktı.
Recep Tayyip Erdoğan, üç liderin yapmak isteyip de yapamadıklarından fazlasını yaptı…
Vesayeti sadece kırmakla kalmadı, ‘milleti vesayete karşı kalkan yaptı.’
Milletin özgüvenini geri kazandırdı…
Yargı bağımsızlaştı…
Ordu siyaset dışı kaldı…
Ekonomi dışa bağımlılığını ciddi oranda azalttı…
Erdoğan, Millî Görüş’ün 50 yıllık hayalini küresel güç haline getirdi.
Bir zamanlar “hasta adam” denilen Osmanlı’nın mirasçısı Türkiye, artık masada söz sahibi durumda...
Türkiye şimdilerde BM’de Filistin davasını savunuyor, NATO’da denge unsuru oluyor.
Yine Türkiye Karadeniz Tahıl Koridoru’yla küresel gıda krizini çözen, Afrika’da 50’den fazla büyükelçilik açan bir ülke konumunda bulunuyor.
İHA’lar Azerbaycan’ı Karabağ’da zaferle buluşturdu, enerji anlaşmalarıyla Avrupa’nın alternatifi oldu.
Dünya, Erdoğan’ın “Dünya beşten büyüktür” sözünü artık ciddiye alıyor.
‘Daha adil bir dünyanın’ yolu aranıyor.
İnsani yardım noktasında da Türkiye, yardım sıralamasında milli gelire oranla birinci sıraya yükseldi…
Aslında yükselen asıl şey mazlumların umudu idi…
Evet, zorluklar oldu…
Gezi olayları, terör saldırıları, ekonomik saldırılar…
Ama 23 yıldır her seferinde millet “Durmak yok, yola devam” dedi.
Zorluklar şu anda da bitmiş değil…
Hayat pahalılığı, emeklilerin sorunları, yüksek enflasyon gibi ‘kendi yolumuzu yürümek arzusunda olduğumuz’ için ve küresel etkiler nedeniyle ciddi dertlerimiz var.
Ancak verilen ciddi bir mücadele de var…
Tünelin ucundaki ışık aydınlık…
Bugün, yerli enerjiyle dışa bağımlılık azalıyor, savunma sanayiiyle caydırıcılık seviyesi zirve noktasını yaşıyor.
Tam bağımsızlık, sadece askeri veya ekonomik değil; kültürel, teknolojik ve diplomatik olarak gerçekleştiriliyor...
Artık son tepeyi de aşmak üzereyiz…
Sonra ise düzlükteyiz.…
Milli muharip uçağımız göklerde, nükleer santralimiz devrede, yapay zekâ ve uzay projelerimizle geleceğe yürüyoruz.
3 Kasım 2002’nin o manşeti, bir başlangıçtı.
30 yıl sonra, 3 ya da 4 Kasım 2032’de aynı gazete manşetleri; büyük bir ihtimalle “Erdoğan’la Türkiye artık tam bağımsız!” diyecektir.
Erdoğan’ın öncüllerinin hayallerini aşan liderliğiyle ve tabii ki milletimizin kararlı iradesiyle...
Yolumuz açık, ülke olarak zaferimiz yakın.
Allah Türkiye’yi muzaffer etsin!
Yorumlar77
-
Bülent duman
3 saat önce
Şikayet Et
Sizden Allah razı olsun,cumhurbaşkanımız çok güzel şeyler yapıyor, bakanlıklar da yanlız takoz olanlar çok,18_30 yaş gençlere ev başvurusu şartlarında bir madde, gençleri evsiz bırakıyor, babası annesi üzerine evi olanlara başvuru imkanı yok, lütfen bu madde duzeltilsin
Beğen
Cevapla
Toplam 3 beğeni
-
hilmi
3 saat önce
Şikayet Et
Amiiiiin kıkıyamete kadar bu millete zeval vermesin
Beğen
Cevapla
Toplam 3 beğeni
-
Vatandaş
4 saat önce
Şikayet Et
Allah bu güzel ülkeye ve insanlarına her daim önderlik edecek böyle liderler nasip etsin. Kıymetini henüz anlamadık ama yıllar sonra tarih kitaplarında anılıp yad edilecek.
Beğen
Cevapla
Toplam 4 beğeni
-
Ahmet
4 saat önce
Şikayet Et
Tüm bu yapılan hizmetler için Allah razı olsun.
Lakin en çok ihmal edilen, el atılmayan mili eğitim sistemimiz. Vatanını, milletini, dinini seven nesiller yetiştirdiğimiz zaman milli eğitim, millileşecektir. Mili eğitimin millileştirilmesi bir istikbal meselesidir. Yusuf Kaplan hocamızın deyimiyle mevcut eğitim sistemi süzme chp li yetiştiriyor.
Beğen
Cevapla
Toplam 7 beğeni
-
Ferhat34
5 saat önce
Şikayet Et
Allah razı olsun reisimiz recep Tayyip Erdoğan dan.ulkesine hizmet eden cefakar vatan evladı.
Beğen
Cevapla
Toplam 4 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle