Raşit Küçük Hoca ile hayat hikayesini konuştuk - 39
- GİRİŞ09.11.2025 08:45
- GÜNCELLEME10.11.2025 09:08
Prof. Dr. Raşit Küçük Hoca ile yaptığımız aşağıdaki konuşma,
“Raşit Küçük, Hatırımda Kalanlar” adı ile Hayat Yayınları’ndan kitap olarak yayımlandı.
Umarım; Türkiye’nin en ücra köylerinden birinden başlayan,
başarılarla dolu bu hayat hikayesi genç nesillerimize yol gösterici olsun.
KONYADAKİ DİĞER EV SOHBETLERİ
FK: Konya’da başka sohbetler de var mıydı, sizin orada talebe olduğunuz sıralarda?
RK: Tabi tabi bunun dışında da sohbetler olurdu. Dini sohbetler olan evler her zaman vardı Konya’da.
Mesela Risale-i Nur sohbeti olan evler vardı.
Sabri Halıcı’nın evi öyle bir evdi, büyük de bir evi vardı.
Risale-i Nur çevresinin meşhur hocaları geldiğinde orada sohbet olurdu. Kırkıncı Hoca’yı ben orada tanıdım ilk defa, Allah rahmet eylesin.
Bekir Berk’i orada tanıdım.
Risale-i Nur’un belli başlı, Bediüzzaman Hazretleriyle irtibatı olan kişilerin birçoğunu orada tanıdım ilk defa.
FK: Anlaşılan her çeşit cemaat varmış. Peki bunların birbirleri ile görüşmeleri, samimiyetleri, gidip gelmeleri nasıl olurdu?
RK: Gayet samimi, hiç biri ötekini dışlamaz gidip gelirdi evlerine veya toplantılarına. Hulusi Baybal ağabeyin evinde daha çok Sami Efendi Hazretleri’nin kitabıyla sohbet yapılırdı, onun dergâhından insanlar gelirdi.
Bir dişçi Nuri ağabey vardı, yine aynı yere bağlı, onun evinde de aynı sohbetler olurdu.
Bazı başka zevat vardı, çok gitmediğim için adlarını hatırlayamayacağım.
Bunlardan bazıları Kadirî Tarikatı’na, bazıları Şeyh Ahmet el’Bedevi Hazretleri’nin tarikatına bağlıydılar, oralarda da sohbetler olurdu.
Her tarikat grubunun, her meşrebin kendine uygun sohbet halkaları olurdu. Bunların içinde dini olan da, edebi olan da hatta eğlenceli olan da vardı. Bunlara çok katıldığımı söyleyemem.
Necla Çarpan diye bir hanım vardır, hâlâ sağdır galiba, onun sohbetlerinden ikisine katıldım, çok garip şeylere de şahit oldum.
Ruh çağırma seansları yaparlarmış, “Atatürk’le konuştum” falan diye anlatırlardı.
FK: Renkliymiş Necla hanımın sohbetleri Hocam..!
RK: Enteresandır, birçok eğitimli insan da dinlerdi bu sohbetleri. “Mevlevi’yim” derdi, ama garip şeyler söyleyen bir hanımdı.
Aslında sohbetlerin tarzı istikamet ifade etmiyorsa da, kendisinin bilgili olduğu çok belliydi.
Nezihe Araz cemaatinden olduğu anlaşılıyordu.
Bunlara iştirak etmedim çünkü İslam’ın istediği şekilde değillerdi. Ne bileyim mesela gidiyor bir delikanlı ona sarılıyor, öpüyor, “Bu aşk” diyor, “bakın çocuk bana geldi, aşkını gösterdi.” gibi şeyleri çok yadırgadım.
KONYA VE ÇEVRESİNDEKİ İRŞAD FAALİYETLERİMİZ
FK: Sizin bu kadar çok yönlü bir kişilik olmanızın sebeplerinden birini, böylece daha iyi anlamış oluyorum.
RK: Bilmem, belki de Yüksek İslam Enstitüsü hayatımızda biz sadece birer talebe değil, aynı zamanda işlevsel birer dernekçi, birer cemiyetçiydik.
Talebe Cemiyeti’nin kurduğu öğrencilerden müteşekkil bir İrşad Ekibimiz vardı.
Bir de minibüs almıştık, her Cuma, Konya’nın muhtelif ilçelerine giderek, muhtelif köylerine, birer arkadaş veya bazen büyükse ikişer kişi bırakarak, biri hutbe okuyacak, biri vaaz edecek şekilde irşad faaliyetlerinde bulunduk, uzunca bir zaman bunu yaptık.
FK: Öğrenciliğiniz boyunca yaptınız mı?
RK: Düzenli olarak yapardık.
Allah rahmet eylesin Adil Küçük arkadaşımız da bu yönde başarılı biriydi. Harun Aytaç da öyle.
Tabi resmi görevli olanlar bizim gibi her zaman gidemezlerdi ama bizler giderdik.
Bu sadece Konya ilçeleri veya köyleriyle de sınırlı kalmadı.
Mesela Isparta’ya, Burdur’a, Antalya’ya, Afyon’a, Sandıklı’ya kadar, pek çok yere gittiğimiz olmuştur.
Bunlar daha sonrakilerin pek yapmadığı işlerdir.
(Devam Edecek)
Ferman Karaçam / Haber7
YouTube : youtube.com/c/Ferman Karaçam
Twitter : twitter.com/fermankaracam
Instagram : instagram.com/fermankaracam
Facebook : facebook.com/karacamferman
E-mail : fermankaracam@gmail.com
Web Sitesi : fermankaracam.com
Yorumlar1