Raşit Küçük Hoca İle Hayat Hikayesini Konuştuk - 40

  • GİRİŞ16.11.2025 09:17
  • GÜNCELLEME16.11.2025 09:17

Prof. Dr. Raşit Küçük Hoca ile yaptığımız aşağıdaki konuşma, “Raşit Küçük, Hatırımda Kalanlar” adı ile Hayat Yayınları’ndan kitap olarak yayımlandı.

Umarım; Türkiye’nin en ücra köylerinden birinden başlayan, başarılarla dolu bu hayat hikayesi genç nesillerimize yol gösterici olsun.

BUĞDAY VERENDEN BUĞDAY PARA VERENDEN PARA ALIRDI

FK: Hocam siz tabi nazik bir insansınız ve nezaketinizden dolayı.. ”pek yapmadıkları” diyorsunuz.

Aslında “hiç yapmadıkları”, demeliydiniz.

Çünkü hakikaten hiç yapmadık.

 

RK: Ne bileyim Ferman belki de o zamanlar bizler mesuliyet duygusunu taşıyorduk açıkçası.

Hatta köylerde, İmam Hatip Lisesi yapılacak veya yanına bir bina yapılacak diye yardımlar toplamaya giderdik.

Hadis Profesörü Ali Osman Koçkuzu Hoca o zaman asistandı, onun babası Halim amca, Allah gani rahmet eylesin, çok hoş bir insandı, onunla giderdik.

Onu, tarzını çok severdim.

Halim amca köyleri hep tanırdı.

Zamanında oralarda hayvan alış-verişleri yapmış.

Köye gider Cuma’yı kılarız, cemaat çıkmadan önce o çıkar, camiin kapısına bastonunu koyardı.

Kapının bir tarafında kendi durur, her çıkanı da tanır.

“Ahmed. Efendi ne verecen söyle bakalım”, “E işte Halim amca halim malum”, “Ben senin yerine vereyim, sen bana ver.”

Buğday verenden buğday, para verenden para alır.

 

BU OKULLAR DEVLETE HİÇ YÜK OLMAMIŞTIR

FK: Hocam bizde Halim amcalar eksilmiyor çok şükür, böyle sizin gibi hizmet Ehl-i ilim insanları ve bir de gençler meydana çıksa, Halim amcalar da bir yerlerden çıkıp gelir herhalde..!

 

RK: Ben de aynı kanaatteyim, ayrıca şunu da söylemeliyim ki; bu İmam Hatipler, İslam Enstitüsü gibi yerler, bu aziz milletin yardımlarıyla kurulmuş, devlete hiçbir yük olmadan yapılmıştır.

Ben bunu birçok yerde müşahede etmişimdir.

Fakat devletin kafasında 60’lı yıllara ait bir proje yerleşmiş;

Türkiye’nin sekiz bölgesinde İmam Hatip olmalı projesi.

Erzurum İmam Hatip Lisesi bir Bölge İmam Hatib Projesi’dir.

Ankara, Adana, Trabzon İmam Hatip de böyledir.

Bina olarak da bir model geliştirmişler ama tabi bu tutmamış.

Bunu bir tehlike olarak görmüş daima.

Millet yapıyor, binayı hazırlıyor, “Hoca verin” diyor, vermiyor, bekletiyor.

Çok bekleyen binalar oldu böyle yıllarca.

Fakat yıllar sonra bizler gidince millet büyük minnettarlıkla, şükranla karşılıyor.

Hatta özellikle yaşlılar “Bugünleri de gördük, Allah’a hamdolsun gençler geldi, buralarda hutbe okuyor, vaaz veriyor.

Allah’ım bize bugünleri de gösterdi.” diye dua ediyorlardı.

Çünkü bir fetret devri, yani bir ara dönem geçmiş.

Bu dönem Türkiye’de çok etkili olmuş ve insanlar kaybedilenin değerini anlamaya başlamışlar.

Yani demek istediğim, 30’lardan başlayıp 50’ye kadar gelen, özellikle o yirmi yıllık dönem, orada bir yok oluş var adeta, din adamı kalmamış, din âlimi kalmamış, köylerde İmam kalmamış, hatip kalmamış.

 

FK: Hocam aslında 20’ lerden, 50’ye kadar diyesim geliyor benim?

 

RK: Olabilir, olabilir, o zamanlardan da başlatılabilir tabi ki.

Kendi kendine köylüler birilerini bulup namazlarını kılmış, cenazelerini kaldırmış.

Gittiğimiz her yerde ama istisnasız her yerde büyük bir hüsn-ü kabul görüyorduk.

Hüsn-ü kabulün içinde böyle bir açlık var.

Büyük minnettarlıkla, şükranla karşılıyorlar.

Hiç tanımadığınız insanlar düşünün, bir camiye gidip vaaz ediyorsunuz. Camideki cemaat, hepsi istisnasız vaazdan sonra gelip sizi kucaklıyor. Bu bir özlemin ifadesi değil mi, başka ne olabilir?

Veya hutbe okuyorsunuz aynı şeyi yapıyor.

Dolayısıyla bu “beklenen geldi” der gibi bir şey adeta.

Onun için İmam Hatipleri, Enstitüleri, İlahiyatları önemsememin sebebi budur.

Hani içinden geldiğim bir topluluk olduğu ve halkın bakışını yakından da gördüğüm için...

 (Devam Edecek)

 

NOT:

20 Askerimizin Şehadeti yüreklerimizi dağlarken, komşumuz Yunanistan kendisine “Küçük Devlet” olmak bakımından çok yakışan bir paylaşım yaptı.

Yunan Savunma Bakanlığının resmi hesabından yapılan paylaşım, tepkiler üzerine kaldırıldı, fakat, bana kalırsa bu yetmez.

Batının şımarttığı bu küçücük ülke, çirkin hareketinden dolayı devlet olarak Türkiye’den özür dilemelidir.

Ayrıca, “günün fotoğrafı” olarak yapılan C-130 uçak paylaşımından dolayı Yunanistan’ı lanetliyorum.

 

Ferman Karaçam

YouTube     : youtube.com/c/Ferman Karaçam

Twitter        : twitter.com/fermankaracam 

Instagram   : instagram.com/fermankaracam

Facebook   : facebook.com/karacamferman

E-mail         : fermankaracam@gmail.com

Web Sitesi : fermankaracam.com

 

Yorumlar1

  • H. Kahveci 1 saat önce Şikayet Et
    Raşit Hocamız gibi bir ilim adamının öğrencisi olmak bizim için bir şereftir. Mekanı cennet olsun. İyi ki o roportajları vaktiyle yapmışsınız Ferman kardeşim. Sizden de Allah razı olsun.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat