Bugün 21 Aralık 2025 ya da 01 Recep 1447 Pazar

Modern dünyanın baş döndüren hızı ve gürültüsü içinde kaybolan insan ruhu, bu üç aylık durulma sayesinde nefes alır.

Bu aylar; küskünlerin barıştığı, fakirin hatırlandığı, camilerin dolup taştığı ve sofraların bereketlendiği toplumsal bir iyileşme mevsimidir.

Kutsallık, sadece zamanın kendisinde değil, o zaman diliminde kulun gösterdiği samimiyettedir.

Recep’te niyet eden,

Şaban’da gayret eden,

Ramazan’da da rahmetin, merhamet ve güzelliklerin meyvesini toplar.

Bu mübarek aylar, bize her yıl şunu hatırlatmaktadır:

Bizim uygarlığımızda zaman, sadece akıp giden bir süreç değildir;

bazı anlar ve dönemler vardır ki ilahi rahmetin sağanak sağanak yağdığı, manevi bir arınma mevsimine dönüşür.

Bu aylar, yani, "Üç Aylar" olarak bilinen Recep, Şaban ve Ramazan ayları, müminler için adeta bir "manevi hasat" zamanıdır.

Hz. Peygamber’in (s.a.v.) "Allah’ım! Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır" duasıyla kapılarını araladığı bu kutlu zaman dilimi, ferdin kendi iç dünyasına yönelmesi, hatalarından arınması ve yaratıcımızla olan bağını güçlendirmesi için eşsiz bir fırsattır.

Üç aylar aynı zamanda haram aylar yani, (el-eşher’ül-hurum) olarak da bilinir.

Bu aylarda savaşın yasak sayılmasının temelinde insanların güven içerisinde hac-umre ve ticaret yapabilmelerini sağlamak değil, bu aylar vesilesiyle onları barışa hazırlamak vardır.

Bugünden itibaren sessiz, sedasız gelen ve kimseyi rahatsız etmeden hayatımıza giren üç aylar bugünden itibaren başladı.

Bugünden başlayarak Ramazan Bayramı'yla birlikte sona eren üç aylar, biz Müslümanlara dinî hissiyat ve ibadet yoğunluğu eşliğinde gündelik hayatlarımızı sorgulama, yenileme ve zenginleştirme fırsatı sunmaktadır. Bu ayların faziletine dair Peygamber Efendimizden (sav) nakledilen hadislerin yanında kültürümüzde mübarek sayılıp kutlanan Regaib, Mi‘rac, Berat ve Kadir gecelerinin bu aylarda yer alması üç aylara ayrı bir önem verilmesine, ibadet, dua, zikir ve hayırlı işlerle daha fazla meşgul olunarak dinî duyarlılığın yoğun olarak yaşanmasına sebep olmuştur.

Diğer gecelerin de saygın olması önemli ama kutlu kitabımız

Kur’an-ı Kerim’in kadir gecesinde indirilmiş olması elbette eşi, benzeri olmayan bir önem ve değer taşımaktadır.

Aynı adı taşıyan sûrede Kur’an’ın inmeye başladığı, bu gecenin bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilmektedir, (el-Kadr 97/1-3).

Kadir gecesinin ramazan ayının yirmi yedinci gecesine rastladığı görüşü âlimlerin çoğunluğu tarafından benimsenmiştir.

Ne var ki, iç dünyamızı tazeleyen, onaran, zenginleştiren bu ve benzeri ayların geldiğinin farkına bile varamıyoruz.

Farkına varamadığımız için de iç dünyamız kirli, tozlu ve giderek küf tutmuş, daralmış olarak kalıyor.

Öte yandan dış dünyamıza yönelik algı, aksiyon ve gürültü, patırtılar iç dünyamıza yapacağımız yolculukların da üstünü kapatıp, önünü tıkıyor.

Bu sebeple, Recep ayı, bir nevi "farkındalık" ayıdır.

Mümin, hayatın keşmekeşinden sıyrılıp "Nereye gidiyorum?" sorusunu bu ayda sormaya başlar, başlamalıdır.

Recep ayında ekilen maneviyat tohumları, Şaban ayında ibadet, dua ve istiğfarla bereketlenmelidir.

Peygamber Efendimiz’in Ramazan’dan sonra en çok oruç tuttuğu aylar bu aylardır.

Şaban ayının kalbi “Berat Kandili” dir.

Berat; kurtuluş, temizlenme ve bağışlanma demektir.

Gelecek bir yılın planının takdir edildiği bu gece, kulun kendi acziyetini itiraf edip ilahi affa sığındığı en zirve noktadır.

Şaban ayı, nefis terbiyesinin şiddetlendiği, Ramazan’daki büyük arınmaya ruhun ve bedenin alıştırıldığı bir köprü vazifesi görür.

Receb ve Şaban aylarında Peygamber Efendimizin’in (sav) diğer aylara oranla daha fazla nâfile oruç tuttuğu, ancak Ramazan'ın dışında hiçbir ayın tamamını oruçlu geçirmediği kaynaklarda yer almaktadır.

Ramazan Ayı da, hasat ve kurtuluş mevsimi yani, on bir ayın sultanıdır.

Oruçlu olmak, sadece aç kalmak değil, ruhun doyurulmasıdır.

Kur’an-ı Kerim’in bu ayda indirilmeye başlanması, Ramazan’ı diğer tüm zamanlardan üstün kılar.

Bu ayda oruç sadece mideye değil; dile, göze ve gönle tutturulan bir kalkandır.

İnfak ve zekat ile toplumsal dayanışmanın zirvesine çıkılır, paylaştıkça bereketin arttığı bizzat tecrübe edilir.

Bu ay içindeki Kadir Gecesi, “Bin aydan daha hayırlıdır” ve seksen, doksan yıllık bir ömre bedel bir manevi kazanç yoludur.

Ramazan, bir müminin kendisini arındırması, kötü alışkanlıklarını terk etmesi ve takva elbisesini giymesi sürecinin sonudur.

Bayram günleri de bütün bunların karşılığının alındığı, meyvesinin derilerek alındığı günlerdir.

Üç aylarımız hayırlı, bereketli ve mübarek olsun.

 

Ferman Karaçam

YouTube : youtube.com/c/Ferman Karaçam

Twitter : twitter.com/fermankaracam

Instagram : instagram.com/fermankaracam

Facebook : facebook.com/karacamferman

E-mail : fermankaracam@gmail.com

Web Sitesi : fermankaracam.com