Vekilime zam, bana da zam!
- GİRİŞ04.01.2012 08:52
- GÜNCELLEME04.01.2012 08:52
Milletvekili maaşlarına yapılacak zamdan sonra Milletvekili Hakan Şükür’ün özel bir kanalda futbol yorumcusu olarak sözleşme imzalaması yeni bir tartışmayı daha başlattı. Zaten pek severiz çoğunluğu değil de azınlığı konuşmayı. İşte Hakan Şükür de bu kategoriye giriş yaptı. Hayırlı uğurlu olsun vesselam.
Önce vekil maaşlarından başlayayım. Vekillerin aldığı maaş yıllardır hep tartışılır, hep birilerinin karın ağrısı olur. Ama şimdi ise bu mevzu CHP’nin bir “Ali Cengiz oyununa” dönüştü. Önce evet diyenler sonra neredeyse aldıkları maaşları dahi meclise bağışlayacaklarmış gibi saf değiştirdiler. Hani uzun zamandır CHP’lileri dosyalar koltukları altında Anayasa Mahkemesi önünde görmüyorduk da vekillerin toplu bir salgına maruz kaldığı endişesine düşmüştüm. Meğer ellerine hiç fırsat geçmemiş de el mecbur bu maaş zammı meselesi ile kendi fırsatlarını kendileri yarattılar.
Hadi CHP her zamanki bildiğimiz çok acayip muhalif hareketlerde de diğerlerine neler oluyor? CHP’nin davula tokmağı vurması ile birlikte kimileri de zurnayı, trampeti ellerine kaptılar ve muhalif orkestrada çalmaya başladılar. Yok efendim milletvekilleri bu kadar maaş almasınmış. Tamam bu vekiller bu maaşı almasınlar da ceplerini başka eller mi doldursun? Bu vekillerin birçoğu başta seçim listelerine girebilmek için mallarını gözden çıkarttı ve daha sonra seçim propagandası için harcamalar yaptılar. Yani bir şekilde maddi olarak yıprandılar. Bir de görev süreleri boyunca daha evvelki birikimlerini kullanırlar mı? Hadi olanlar kullansın diyelim. Hani halka hizmet Hakka hizmet ayarını çekelim. Ama ya birikimi olmayan ne yapsın? İşte mesele burada başlıyor. Bu vekiller kimseye maddi olarak muhtaç olmamalılar ki yollarını şaşıracak duruma gelmesinler.
Şimdi buradan gelelim Hakan Şükür meselesine. Tartışmanın konusu: “Bir vekil özel bir şirkete ücret karşılığı iş yapabilir mi?” Cevap: Ya bu vekil bir aktör/aktris olsaydı sanatçı kimliğini vekilliği süresince bir kenara itecek ve filmde oynamayacak mıydı? Tabi bütün bunları vekillik görevinin ihmal edilmediği alt başlığı altından söylüyorum. Yani Hakan Şükür de vekillik görevini ihmal etmediği ve vekilliğini, yaptığı görevde bir kartvizit olarak kullanmadığı sürece neden ikinci bir iş yapmasın. Yeter ki vekiller bu tarz işleri o konunun uzmanı oldukları için yapsınlar. Yoksa maaşları yetmediği için vekil kimlikleri ile ikinci bir iş yaparlarsa bu Türkiye için vahim olur.
Son tahlilde vekillerin alacağı maaş, Hakan Şükür’ün yapacağı iş derken yine ülkenin temel sıkıntılarını es geçiyoruz. Yakında da bu konu için CHP’nin koltukaltı Anayasa Mahkemesi sezonu sayısız bölümü hesapsız arkası yarın olmasın dizisi gösterime girer ve reytingi bol bir süreç yaşarız. Hani şunu desek “Vekilime zam, bana da zam”, belki biraz yol alacağız ama önce gerçek muhalif olmayı öğrenmemiz şart. Bu sayede azınlıktan çoğunluğa geçiş yapabiliriz.
Daha da son olarak Cumartesi günü Kars’tan Kars izlenimlerimi yazacağım. Bu benim ilk Doğu yolculuğum olacak. Batı’dan hep Doğu’ya baktım. Şimdi ise Doğu’dan Batı’ya bakacağım. Heyecanlıyım.
Figen Aypek - Haber 7
faypek@hotmail.com
Yorumlar5