Bir Memleket Meselesi: Skuter
- GİRİŞ16.03.2025 09:03
- GÜNCELLEME17.03.2025 09:05
Küçük şeyler ile kafayı bozduğumu düşünebilirsiniz, haksız sayılmazsınız. Gerçekten de küçük şeyleri önemsiyorum, Çünkü hayat dediğimiz yolculuğun esasen küçük şeylerin toplamı olduğunu biliyorum. Sorunlarımızın temelinde de gündelik yaşamımızın tam ortasında duran kimi olguları “küçümsemenin”, onlara hak ettiği önemi vermemenin yattığını düşünüyorum.
İstanbul’un her yeri skuter… Pandemiden az önce çıkmışlardı. Pandemi bireysel seyahat talebinde patlamaya yol açınca hızla büyüdüler. Şimdi sayıları 40 bini buluyor. Özellikle Kadıköy, Maltepe, Bakırköy gibi arazisi düz ilçelerde yoğunlar.
Skuter (veya e-skuter) ilk bakışta ucuz ve esnek bir ulaşım alternatifi olarak görünüyor. Bir telefon uygulaması üzerinden istediğin yerden aldığın ve istediğin yerde bıraktığın, toplu taşımaya göre esnek, taksiye göre ise ucuz bir araç.
Lakin işin diğer yüzü biraz sorunlu…
Ayakta duran bir insanın bindiği iki tekerli basit bir gereçten söz ediyoruz. Bir bakıma, ayaklarına teker takılmış bir yayadan. Ancak yaya bir insanın hızı ortalama 5 km/saat iken, bu “tekerlekli yaya” tam sekiz kat daha hızlı gidiyor. Saatte 40 km ile giden skuterin dolaştığı sokaklarda otomobillerin hız limiti de zaten sadece 50 km!
Yani karşımızda ortalama yayadan 8 kat hızlı giden bir yaya var! Yaşlı insanlardan ise 15 kat daha hızlı gidiyor ve otomobiller ile yarışabiliyor.
Peki trafik kurallarına uyması gerekiyor mu? Teorik olarak evet. Ama pratikte hangi kurallara uyması gerektiği bile bilinmiyor!
Evet, bu tuhaf “şey”, bir tür yaya mıdır yoksa motorlu araç mı? Yasalara göre motorlu araç… Fakat görüntü biraz karışık…
Yaya kaldırımından gidiyor…
Yaya kaldırımına park ediyor…
Kırmızı ışıkta durmuyor…
Ters yön, düz yön umursamıyor…
Plakası yok…
Kullananlar ne kask takıyor ne de başka bir koruyucu…
Bu kuralsızlığın doğal sonucu yaralanmalı, ölümlü kazalar oluyor. Bizzat kendi başıma gelenleri yazmıştım…
Bir yaşlı hanımı ve pusetteki bir bebeği skuter kaynaklı ölümcül bir kazadan son anda kurtardım.
İki yıl kadar önce, daha ziyade yaşlıların geçtiği bir kaldırımı tıkadığı için kenara çekmeye çalıştığım skuter yüzünden hala sol dizimden tedavi görüyorum.
Otomobil kullandığımda her yandan fırlayıp çıkan skuterlere zarar vermemek için özel olarak bir çaba sarf ediyorum.
Bunlar zaten yazıp çizdiğimiz şeyler ama skuter sektörü hız kesmeden büyümeye devam ediyor… Kimsenin de aklına “bu garip cihaza ihtiyacımız var mı” diye sormak gelmiyor.
2022 yılında Paris şehir meclisi, skuterler için oylamaya gitti. Paris halkının %90’ı şehirde skuterlere izin verilmemesinden yana oy kullandı. Parisliler, şehrin alt yapısının skuter kullanımı için yeterli olmadığın söylediler. Sonuçta Paris’te skuter kiralama işi tamamen kaldırıldı.
Şimdi düşünün…
Paris gibi bir şehir “alt yapım yetersiz” diye izinleri iptal ediyor… Biz ise halimize bakmadan skuterlere daha çok izin/ruhsat veriyoruz!
Kabul edelim….
Paris’in toplu taşıması İstanbul’dan daha iyi.
Paris’in yaya kaldırımları İstanbul’dan daha iyi.
Paris’in trafiği İstanbul kadar kötü değil.
Buna rağmen Paris, “alt yapımız yeterli değil” diyor, skuterlere mesafeli yaklaşıyor. İstanbul ise balıklama üzerine atlıyor!
Evet, başta söylediğim gibi, böylesi küçük şeyler yaşadığımız hayatın kalitesini belirliyor.
Gaffar Yakınca / Haber7
Yorumlar13