Dünya nüfusunu dert edinenler
- GİRİŞ28.08.2025 09:53
- GÜNCELLEME28.08.2025 09:53
Dünyaca ünlü bazı isimlerin, dünya nüfusu hakkında neler düşündüğüne kısaca göz atalım… Hepsi, bu milyarderlerin ve politikacıların kendi ağızlarından çıkan sözler….
Bill Gates:
Gates, dünyadaki aşılama kampanyalarının bir numaralı sponsoru olarak biliniyor. 2010 tarihli bir TED konuşmasında, aşıların "küresel nüfusu %10-15 oranında azaltabileceğini" söylemişti. Gates’in yürüttüğü Hindistan'daki aşılama kampanyaları, çocuklarda 490.000 felç vakasıyla ilişkilendirilmişti.
Larry Fink (Siyonist sermayenin en önemli fon kuruluşu BlackRock’ın CEO'su):
2024 Dünya Ekonomik Forumu toplantısında, nüfus azaltmanın iyi olduğunu, çünkü "insanların yerini yapay zeka ve otomasyonun almasını kolaylaştırdığını" söyledi.
Ted Turner (Medya imparatoru, CNN kurucusu):
Turner, “tek çocuklu aile” fikrinin en önemli destekçilerinden. Her yıl nüfus kontrol programlarına milyonlarca dolar bağışlıyor. 2008'de, "Çok fazla insanız - küresel ısınmanın sebebi bu," demişti. Bu arada, kendi evinde beş çocuklu mutlu bir baba olarak yaşıyordu!
David Rockefeller:
ABD'li milyarder, "nüfus istikrarı" için çok özel bir çaba gösterdi. 1994 tarihli bir konuşmasında, nüfus artışının "tüm gezegen ekosistemleri üzerinde olumsuz etki yaptığını” söylemiş, siyasetçileri nüfusu azaltmaları yönünde uyarmıştı.
Henry Kissinger:
ABD’nin “efsane dışişleri bakanı” olarak bilinen Alman Yahudisi kökenli Henry Kissinger, 1970’de hazırladığı ve kendi adı ile anılan ünlü raporda, “Afrika'nın kaynaklarını kontrol etmek için nüfusunu azaltmamız lazım” demişti. Kissinger ömrünün son dönemini yapay zeka üzerine çalışarak geçirdi. Yapay zekanın “nüfusun azaltılmasına katkısı olacağını” söyledi.
Jane Goodall (BM Barış Elçisi):
Şempanzeler üzerine çalışmaları ile bilinen Goodall, “Dünya'da daha az insanın olması gerekiyor” emişti. Dünya Ekonomik Forumu'nda (WEF) yaptığı konuşmada küresel nüfusun %95 oranında azaltılmasını savundu.
Bu isimlerin tamamı küreselcilerin vitrine koyduğu önemli figürler. Ortak özellikleri ise onlarca yıldır dünyaya “hayırsever ve iklim kurtarıcısı bilge insanlar” olarak pazarlanmaları.
Oysa bu güzel etiketin arkasında, dünyanın insansızlaştırılmasına dair özel bir ajanda yatıyor. Gizli saklı bir şey değil, çünkü bizzat kendi ağızlarından çıkan sözler ile teyit ediliyor.
Dünyadaki sermayenin %80’ine hükmeden küreselciler, her yıl bir araya geldikleri toplantılarda en önemli sorun olarak nüfusu önlerine alıyorlar. Nüfus konuşmadıklarında da iklim konuşuyorlar. Çünkü zaten iklim konusu da dönüp dolaşıp insan nüfusuna, dünyanın çok kalabalık olması “problemine” dayanıyor.
Yeşil ekonomiler, küresel ısınma, yapay et, aşılar, sağlık politikaları, enerji politikalar ve hatta finans politikaları… Tüm bu konular, bir yandan gerçek sorunlara dayanırken diğer yandan insan soyunun yeryüzündeki varlığını hedef alıyor.
Dünyadaki doğal kaynaklar ve sermaye dünya nüfusuna rahat rahat yetecek düzeyde. Yeterince yatırım yapılırsa tüm dünya, çevrenin kirletilmediği ve insanların huzur içinde yaşadığı bir yere dönüşebilir. Üstelik bu iş 10 yıl gibi kısa bir sürede başarılabilir. Afrika’dan Sibirya’ya kadar dünyada bir tek aç insan kalmaz üstelik aynı anda doğaya zararlı tüm endüstriler tasfiye edilebilir. Ancak bunun bir koşulu var: Zenginlerin servetlerinin bir bölümünü bu işe ayırmaları.
Konuyu kendine dert edinen zenginler ise paradan vazgeçmek yerine “sorunu küçültmeyi” yani nüfusu azaltmayı tercih ediyorlar. Gerçekten insanlığın mutluluğunu ve dünyanın geleceğini düşünseler bambaşka bir yol tutturabilirlerdi değil mi?
Gaffar Yakınca / Diriliş Postası
Yorumlar3