Ama onlara rağmen demokratik normalleşme sağlanıyor.

Baksanıza Devlet Bahçeli, 30 Ağustos tebriklerini cumhurbaşkanının kabul etmesinden rahatsızmış.

Üstelik bir tek o rahatsız.

“92 yıllık gelenek” tarumar edilmiş!

Rahatsızlığını izhar etmesine şaşırmayacağımız CHP bile, siviller lehine gerçekleştirilen resmi seremoni değişikliklerini normal karşılıyor.

Ama Devlet Bahçeli ne diyor?

“Bu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin bugüne kadar oluşturmuş olduğu milli değerlerin, geleneklerin itibarsızlaştırma ve etkisizleştirme operasyonunun bir süreç olarak devamının işaretidir. MHP olarak, bunu kabulümüzmümkün değildir.”

Anlaşılan Bahçeli, Anayasa’nın 104.maddesindeki hükmü de sallamıyor.

Bumadde açıkça “Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başkomutanlığını temsil etme”yi cumhurbaşkanının görevleri arasında sayıyor.

Ben 117.maddede cumhurbaşkanına sadece barış zamanında tanınan başkomutanlık görev ve yetkisinin, savaş halinde dahi cumhurbaşkanında kalmasından yanayım.

Savaş zamanında bile Genelkurmay Başkanı’nın cumhurbaşkanının onay vermediği inisiyatifleri kullanması doğru değil.

Tuhaf ki bu zamana kadar cumhurbaşkanı bu temsil görevini Anayasa hükmüne rağmen icra edemiyordu.

Ettirmiyorlardı...

İşte Bahçeli’nin “milli değer ve gelenek” dediği bu garabettir.

Millete dayanmayan hiçbir değerin milliliğinden söz edilemez.

Bu millet ne çektiyse bu tür “teamül, değer ve gelenekler” den çekti ya.

92 yıllık gelenek değil 92 yıllık garabetten söz edebiliriz.

Hata üzerinde 1000 yıl da dursanız,meşruiyet ve doğruluk bulamazsınız.

Yazının devamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz

Gültekin Avcı - Bugün