Kılıçdaroğlu az farkla önde...

  • GİRİŞ26.09.2008 07:51
  • GÜNCELLEME26.09.2008 07:51

Çünkü "negatiflikleri" tartışılan AKP'li Mir Dengir Fırat'tı. Bu tür tartışmalarda şöyle bir genel kural işler. Kimin hakkında iddia varsa, kendisini ne kadar iyi savunsa bile üzerinde "gölge" kalır. Böyle bir tartışmadan sonra Fırat'ın AKP içinde daha fazla yükselme şansı kalmamıştır diyebiliriz.

Çünkü "geçmiş tartışmaların yeniden ısıtılmasından" korkulur. Kimse durduk yere başına bela almaz! Kılıçdaroğlu için ise "CHP'nin yükselen değeri yükselmeye devam edecek" saptamasını bir kez daha yinelemekte fayda var. Kılıçdaroğlu, muhalefetin "asıl yapması gerektiğini" yapıyor. Geçmiş dönemdeki "sadece laikliğe odaklı puan kazandırtmayan muhalefet saçmalığı" artık geride kalmış görünüyor.

Zaten muhalefetin asıl işlevi, iktidardakilerin icraatlarını takip ederek halkın vergilerinin nasıl harcandığını denetlemektir. Şimdi Kılıçdaroğlu olması gereken "asıl işlevi" yerine getiriyor. Genel saptamaları yaptıktan sonra, iddialara gelelim. Valla, ekran başından belgeleri göremediğimiz için "kim haklı"yı anlamak zordu. Ben dahil herkesin "yanlış anlama" olasılığından ötürü, yapabileceğimiz yanlış yorumlar için baştan özür dileyerek, "genel kanı"mı aktarabilirim.

 Anladığım şu, Fırat'ın henüz Menas şirketinden kopmadığı günlerde "hayali ihracat yaptığı" Danıştay kararıyla kesinleşmiş. Ama zaman aşımı devreye girmiş. Menas başka hayali ihracat davalarından aklanmış. Burada Kılıçdaroğlu Menas'ın kazandığı davadaki Ukrayna bağlantısı ile Menas'ın kaybettiği davadaki İngiltere bağlantısını birbirine karıştırdı ya da anlatamadı.

Ya da benim kafam karıştı! Kılıçdaroğlu, evraklara fazla boğulduğundan olsa gerek "zamanaşımı" meselesinin üzerine fazla gidemedi. Tartışmanın sonuna denk geldiği için üzerine gidemediği bir diğer önemli nokta da, hisselerini devrettiği Menas'ın "suçlu görülmediği uyuşturucu yakalatma meselesi yüzünden gümrüklerde kırmızı hatta aranmaktan kurtarılması" için devreye girmesiydi. Bu "siyasi nüfuzu" kullanmaya girer. Hele de geçmişte o şirketle bağın varsa "tam bir ihtiyatsızlık"tır. Zaten Fırat da belgeyi gördü ve durdu gibi geldi, ya da süresi yetmedi, bilemiyorum...

Ama ekranda verdiği görüntü buydu. Mir Dengir Fırat'ın çok iyi bir polemikçi olduğunu söyleyebiliriz. O kadar iyi ki, haksız olduğu bir tartışmadan haklı çıkabilecek kadar kuvvetli bir söylemi var. Ama bu söylem kuvveti daha çok "ideolojik" konularda geçerli. Tartışma Kılıçdaroğlu'nun "uzmanlık alanı"nda gerçekleştiği için hakimiyet kurmakta zorlandı. Kılıçdaroğlu dersine biraz daha çalışıp, zamanaşımı, Ukrayna-İngiltere karışıklığındaki farklı davaları önceden öğrenebilse ve Menas'ın kırmızı hattan kurtarılması için yazılan yazının üzerine gidebilseydi, sonuç çok daha farklı olabilirdi...

Fırat'ın "eroin işiyle suçlanması"nda abartı var. Şöyle sağa sola bir yoklama çektiğimde, Fırat sülalesinin bu ayaklarda bezi olmadığı söyleniyor. Zaten bu tarz işlerin "kokusu" fazla olur, ancak bilinir de kolay ispatlanamaz. Fırat için böyle bir "koku" yok. Öyle ya, ne milletvekilleri biliyoruz, ailece bu işlerin içindeydiler. Maalesef, sırf aşiret oyları var diye yıllarca bazı partiler kendi çatılarında barındırdılar.

Yine de Fırat'ın eroin yakalanması işini "Menas'ın ürünlerini taşıyan şoförün bu konularda zaten mahir olmasına" havale etmesi, puan kaybettiriciydi. Tıpkı Ukrayna gibi dandik eski Sovyetik ülkelere "çift faturalı iş yapma" zorunluluğunu söylerken "aslında dürüst tavır sergilemesi"ne rağmen, bu itirafın pek de "artı hanesine" yazılamayacağını tahmin edebileceğiniz gibi...

Dün Meclis'te gerçekleşen tartışmada, "ağız dalaşsız" ne kadar medeni bir tartışma yapılabileceğini görmemiz, "en büyük kazanç"tı... Fırat'ın daha önce öfkesini kontrol edememesinin nedeni sanırım "eroinci suçlaması"ydı. Valla bana haksız olarak benzer suçlama yapılsa ben ağzımı hiç tutamazdım, bu noktada Fırat'a hak veriyorum...

Bir insana "eroinci" demeye getirmek "alçak-müfteri" demekten de beter bir şey! Sonuç: En başta da belirttiğim gibi bu tartışmadan Kılıçdaroğlu hafiften "galip" çıktı. Çünkü Fırat hakkındaki iddialar konuşuldu. Dünkü tartışma hiç yapılmasa, AKP'li Fırat, çok daha farklı bir skorla "hükmen yenik" sayılacaktı...

HAKAN AYGÜN - BUGÜN

haygun@bugun.com.tr

Yorumlar11

  • abdulkadir 15 yıl önce Şikayet Et
    2 ekran. bizim izlediğimizle bu aygünün izlediği aynı ekran değildi galiba bunlar nasıl gazeteci kardeşim herkesin görebildiği basit bir sonucu göremiyorlar vede gazetelerin köşelerinde yer kaplıyorlar toplumsal hayatımıza bunun gibi tavsiyecilerin tavsiyeleriyle yön veriyorsak yanmışız demektir bizim gördüğümüz sonucu görmemesi için gözünü kapatmış olması gerek oda öyle yapmış herhalde
    Cevapla
  • abraham çemic 15 yıl önce Şikayet Et
    dingiş aygün. hastır be dangalak aygün... 60 milyonun en akıllısı sen misin? sonbahar odunu...
    Cevapla
  • hasan kurt 15 yıl önce Şikayet Et
    at gözlüğü. bilmem farkındamısın hakan aygün kılıçdaroğlunun atığı sekiz iftiranın yedisi belgeri ile çürütüldü sen at gözlüğü takarakmı izledin bilemem ama senin beklentinin tersi çıkması seni şaşırtmış olabilirmi acaba hakaretler küfürler yaşanmadı diyemi böyle konuşuyorsun kılıçdaroğlu mir mehmet dengir fıratın ağırlığı altında ezilmiştir.bence kılıçdaroğlu müfteri ilan edilmiş olup hemen siyeseti bırakmalıdır.önder sav gibi yada susmalıdır.
    Cevapla
  • Ali Haydar 15 yıl önce Şikayet Et
    Fırat. Dengir Mir Mehmet Fırat,Kılıçdaroğlu'nun iddialarını sunduğu belge ve söylemleriyle boşa çıkarttı.Eroin kaçakçılığı iftirası sadece Sayın Fırat'ı değil tüm soyunu devreye sokmuş oldu.Hakan bile yazısında bunu kabul etmiş.Yorumcu Karaşahin'e katılıyorum.Az fark ne kelime tam tersi gerçekleşti.
    Cevapla
  • karaşahin 15 yıl önce Şikayet Et
    :). Hakanım Kılıç az farkla önde diyorsa Fırat ezmiştir
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat