DTP yöneticilerine yönelik operasyon genelde Ergenekon gözaltılarının bir benzeri gibi, yani "muhalefeti sindirme" gibi yorumlandı.

Neymiş! AKP G.doğu'da seçimlerde DTP'ye karşı ezildiği için düğmeye basmış! Operasyon seçim sonrasına ertelendi denilse inanacağım da, bu iddiaya inanmam gerçekten çok zor. Ve diğer eleştiri...

Ergenekon gözaltılarına karşı çıkanlar iş DTP'ye gözaltılara gelince "demokratlığı" unutuyorlarmış...

Hiç sesleri çıkmıyormuş... Alın, size yine bir elmalarla armutları karıştırma vakası daha... Kardeşim! DTP operasyonu aslında PKK operasyonudur. Ve, yok AB, yok demokratikleşme, yok "yanlış anlaşılmama" ayaklarına sürekli ertelenmiş bir operasyondur. Nasıl mı?

Dünya alem biliyor, PKK'nın ayrıca il-ilçe- mahalle sorumluları yok. Hepsi DTP teşkilatlarının içinde çalışıyor. Düşünsenize, PKK Türkiye'nin bir numaralı sorunu haline gelmiş illegal bir parti. Benim bildiğim geçmişte böyle Dev- Sol'u da vardı, Dev-Yol'u da vardı. Hepsinin il-ilçe-mahalle sorumluları vardı.

Siz hiç PKK'nın şura sorumlusu, bura sorumlusu diye duydunuz mu? PKK'nın Türkiye örgüt şeması diye bir şema hiç çizilmedi! Olmadı ki zaten!

Çünkü dağda illegal mücadele, Türkiye içindeki şehirlerde ise legal mücadele imkanlarından yararlanma yolu seçildi.

Hadi bunları geçtim. Kardeşim sabah akşam PKK'yla örtülü savaş halinde bir ülkeyiz. Ve bu ülkede açılmış bir tane ana PKK davası yok! Böyle ülke mi olur? Demek ki, PKK diye terörist bir örgüt yok. Demek ki hukuken PKK terör örgütü diye bir derdimiz yok? İşte mesele de burada işte! Sağır sultan bile biliyor ki, PKK'nın ayrı bir örgütlenmesi yok.
Zaten legal DTP şemsiyesini kullanmak varken, neden Türkiye'de il il ayrıca örgütlensin ki! Bu satırların yazarı DTP düşmanı değil. DTP'nin Meclis'te etnisiteci parti olarak bile yer almasını sonuna kadar savunurum. Sorun, DTP'nin PKK terörüne teslim olması, PKK'ya karşı korkudan dik duramaması. İçinde PKK terörünü benimsemeyenler olmasına karşın maalesef PKK'nın kontrolünde olması...

Daha da kötüsü, PKK'nın şehir gerillası örgütlenmesinin içinde saklanabileceği legal fiziki yapı durumuna düşmesi. Kuruların yanında tabii ki, yaşlar yanmasın ama, gözaltıların ardından açılacak dava maalesef DTP değil PKK davasıdır! Üzgünüm Leyla!

Ak saçlılardan Numan Kurtulmuş'a destek!

Dünkü "Numan Kurtulmuş yerine Fatih Erbakan" önerime Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şevket Kazan'dan itiraz geldi. Kazan'ın itirazları satır başları halinde şöyle:

Partide ak saçlılar gençler çekişmesi hiç yok. Eğer olsa ak saçlıların arasında yer alan bendeniz burada Numan Kurtulmuş'un genel başkan yardımcısı olarak bulunmazdım.

Erbakan Hoca'nın partinin başına geri dönme gibi bir isteği yok. Çünkü biz ak saçlılar biyolojik bir ömrümüz olduğunun farkındayız ve gençleşme şart.

Numan Kurtulmuş partiye büyük hareket getirdi ve çok başarılı. Önümüzdeki genel seçimlerde yüzde 10'u geçme gibi sorunumuz falan yok. Asıl derdimiz ve tek hedefimiz tek başına iktidara gelmek. Seyredin bakın öyle olacak.

Bizim partide ayrı-gayri yok. 7 yıl önce (Erdoğan ve arkadaşlarının kopuşu) ağzımız bir kere yandı, bundan sonra yanmasına izin vermeyiz. n Bundan yıllar önce Numan Kurtulmuş liderlik düşündüğünde "dur daha olmadın" demiştim.

Şimdi zamanı geldi. Erbakan Hoca İran gezisinde Fatih Erbakan'ı yanında götürdü. İyi yetişsin istiyor. Fatih çok iyi bir genç ama onun için de henüz erken, daha zamanı var. İşte böyle. Şevket Kazan, yorumuma çok üzülmüş. "Eski kardeş" olarak da beni böyle uyardı. Artık yorumu okuyucuya kalmış.