Bilgisayar teknolojilerini yakından takip eden biri olarak, eş dost tarafından iletilen ilginç sorularla karşılaşıyorum.

Bunlar arasında; "Hangi cep telefonu, TV veya dizüstü bilgisayarı alsam iyi olur?" gibi klasik sorular ilk sıraları alsa da bir soru var ki, bazen ne cevap vereceğimi bilemiyorum.

"Çocuk, bilgisayarın başından kalkmıyor. Ne yapmam lazım?"

Yapılması gereken şey belli aslında ama bunu suali ileten kişiye anlatmak mesele. Çünkü çoğu kimse çocuğun bilgisayarda ne yaptığını bilmiyor.

Daha acı olanı; görse bile anlamıyor…

Sağdan soldan bir şeyler öğreniyor, belki şifre koymayı beceriyor ama çocuk, kısa sürede o şifreyi nasıl aşacağını öğrenebiliyor.

Bu yazıda size iki önlem anlatacağım.

Birincisi çok kolay ve hızlı çözümlerden biri.

Evinizdeki internet hattını “Güvenli İnternet” profiline çevirmelisiniz. Bu sayede, şifre koymanın da bir adım ötesine geçerek bazı önlemleri almış olursunuz.

Arama motorlarından, siteler içerisindeki gizli yönlendirmelerden ulaşılabilen ve yetişkinlere özel içeriklerden tutun da intihara ve zararlı maddelere teşvik eden içeriklerle karşılaşmak an meselesi. Bu filtre, çocuğunuz için kalkan vazifesi yapacaktır.

Peki bu profile nasıl geçilir?

Yanıtı çok basit.

İnternet servis sağlayıcınızın müşteri hizmetleri için belirttiği 444’lü numaradan ulaşarak kolayca halledebilirsiniz. Numarayı, son gelen fatura üzerinde görebilirsiniz.

Aradıktan sonra “Ben güvenli internet profilimi kullanmak istiyorum” demeniz yeterli.

Peki bu çözüm, kesin işe yarar mı?

Maalesef hayır.

İşin kurdu olan çocuklar, bazı yöntemlerle bu filtreyi de geçebiliyorlar. Bu sefer de zararlı içeriklere ek olarak, finansal bilgilerinize göz diken korsanların ağına düşmek gibi bir başka tehlike çemberine daha yaklaşılmış oluyor.

Gelelim ikinci önleme.

Ebeveynler, en az çocukları kadar bilgisayar öğrenmeliler. İşletim sistemleri, eskisi gibi zor değil. Tarayıcılar ve güvenlik yazılımları, en az telefon yönetmek kadar kolay.

Bu yenilikleri ebeveynlere öğretmek için hükümetin ve yerel yönetimlerin bazı teşvikleri olmalı.

Tıpkı meslek edindirme kursları gibi, hem hayatı kolaylaştıran yeni teknolojileri öğreten hem de çocukları bekleyen tehlikelerden korumak için bilinmesi gerekenlerin anlatıldığı kurslar olmalı.

Bu önlemler alınmazsa, ailesiyle sağlıklı iletişim kuramayan çocukları bekleyen tehlikelerin neler olacağını tahmin edebiliyorsunuzdur.

Bu yazdıklarıma “sen de sansürcüsün” veya “sansürcülerin maşasısın” diyenlere bir sorum var.

“8 yaşında bir kızın olsa, sen ne yapardın?”

Hakkı Alkan
http://twitter.com/hakki_alkan