Sosyal paylaşım sitelerinin hızlı yükselişi, sadece gelir elde etmek isteyen büyük kurumların değil, aynı zamanda devletlerin ve stratejik hedeflere hizmet eden haber alma teşkilatlarının da hedefinde.

Günlük hayatı kolaylaştırmak ve internet kullanıcılarını sanal ortamda sosyalleştirmek için kullanılan bu adresler, ne kadar büyürlerse o kadar ağır sorumluluk alıyorlar.

Ticari hayatlarına devam etmek ve büyümeyi sürdürmek için hizmet verdiği ülkelerin resmi kurumları ile uyum sağlamak zorunda olan sosyal ağlar, uygun yolla gelen taleplerden sonra kullanıcı bilgilerini paylaşarak, adaletin yerine getirilmesi için üzerine düşeni yapıyor.

Bilgi paylaşımında izlenen resmi yollar ve insan haklarının korunması, herhangi bir sorun teşkil etmiyor. Ancak konu, haber alma teşkilatları seviyelerinde incelendiğinde bu hakların ihlal edilme ihtimali her zaman var.

Tıpkı, yasal olmayan yollardan dinlenen telefonlar veya kaydedilen görüntüler gibi…

Geçtiğimiz günlerde gelen özel bir davet, bu konuyla ilgili olarak dikkatimi çekti. Çırağan Kempinski Otel’de ünlülerin de katılım sağlayacağı bu etkinlikte, Salamworld.com adlı bir internet sitesi tanıtılacaktı.

Projenin en önemli özelliği “helal sosyal ağ” olması…

Hedefte, sadece interneti aktif olarak kullanan Müslümanların yaşadığı ülkeler değil, internet kullanımının %2,5 olduğu Irak gibi ülkeler de var.

Başarılı olur mu olmaz mı bilinmez ama sosyal ağların farklılaştırıcı değil, birleştirici olması gerektiğini düşünüyorum.

Adı üstünde “sosyal” ağ…

Tüm bu düşünceleri bir süreliğine kenara bırakalım ve projeye daha objektif bir gözle bakalım.

Fikir, yeni bir fikir değil. Facebook, zaten almış başını gidiyor. Facebook’un helal olanı diye yeni bir proje sunmak ne kadar başarılı olur bilinmez.

Bu çaba; Arap dünyasının, sahip olduğu petrolle dünya ekonomisine yön vermek istemesine benziyor. Trilyon dolarlık yer altı kaynakları var ama süper güç değiller.

Petrol akıyor ama fikirler tıkanıyor.

Bu proje de petrolle dünyaya hükmetme rüyasına benziyor. Oysa internette başarılı olan adresleri, sınırsız kaynaklar ve gösterişli kokteyller değil, garajlarda üç beş gencin bir araya gelerek oluşturduğu enerji ve fikirler ortaya çıkarıyor.

Sosyal ağlarda Müslümanları filtrelemenin taşıdığı bir tehlike daha var. Gizli bilgilerin, kaynağı belli olmayan internet devleriyle değil de “helal sosyal ağlar” ile paylaşıldığının sanılarak tedbirsiz davranılması, yağmurdan kaçarken doluya tutulma ihtimalini gerçeğe dönüştürebilir.

Sitenin daha açılmadan çok pahalı organizasyonların düzenlenmesi, lüks ofislerin hızlıca kurulması, gizli ortaklarla projenin hayata geçirilmesi, haber alma teşkilatlarıyla sosyal ağlar konusundaki garip etkileşimiyle ilgili düşüncelerimi bir kez daha gözler önüne seriyor.

Planlarda, günlük hayatlarına dair tüm bilgilerin elde edileceği Müslüman internet kullanıcıları var.

Bunlar, bazıları için çok değerli bilgiler değil mi?

Hakkı Alkan - Haber7.com
http://twitter.com/hakki_alkan