Penaltı kaçtı , maskeler düştü…

  • GİRİŞ27.11.2012 12:28
  • GÜNCELLEME27.11.2012 12:38

Önemli bir atasözümüz vardır bilirsiniz. Şapka düştü kel göründü diye… Bu atasözünün neyi kastettiğini bilmeyeniz yoktur…

Spor Toto Süper ligde Elazığda oynanan SB Elazığspor-Galatasaray maçının uzatma dakikalarında kaçan Penaltı bir çok insanın maskesini düşürmüş oldu…

SB Elazığspor'lu Göksunun kullandığı penaltı golle sonuçlanmayınca spor medyasınada önemli malzeme oldu ve ekranların ve gazete köşelerini meşgul eden bazı isimlerinde ne kadar adil ve taraflı olduklarını ortaya çıkardı…

Goksunun kaçırdığı penaltının bırakın Türkıyede, Dünyada dahi konuşuluyor olmasının tek nedeni Kalede Melonun olması… Kaçan Penaltı Türk Futbolu için bir milat olabilirdi ama bu fırsat kaçtı…Fakat Spor medyası, Fatih Terim ve yardımcıları için milat oldu…

Nasıl mı? Şimdi maçta olanlara ve sonrasından bugüne yaşananlara bir göz atalım..

Galatasaray'ın  1-0 önde olduğu bir maçın son dakikasında hem penaltı  düdüğünü çalan,hemde kırmızı kart göstererek çok cesaretli bir karara imza atan hakem Özgür Yankaya kaçan penaltıyla kendisine nasip olacak Türk hakemliği için milat niteliğindeki düdüğü çalmaya cesaret edemedi…

Şöyle ki : Göksu topa vurmadan Melo kale çizgisini en az bir metre terk ettiği için kendisine büyük bir avantaj sağlayarak yedi metrelik kaleyi, dört metreye düşürerek  Göksu'nun atışını kurtardı. Kurallar gereği penaltı tekrarlanacak ve kural ihlalinden dolayı sarı kart görecek olan Melo İkinci sarı karttan oyun dışı kalacaktı…

Fakat hakem Özgür Yankaya her zaman İstanbul takımlarına (FB,GS,BJK) eyyamcılık yapmakla itham edilen hakem camiası adına milat nıteliğinde olacak karara imza atamayarak ,Önemli bir fırsatı kaçırdı. Çünkü penaltıyı tekrarlatıp kartı gösterebilseydi belkide futbol tarihimizde ilk olacaktı.

Maçın hakemi, büyük takımlardan birinin aleyhine  maçın son dakikasında kuralı uygulama cesaretini gösterebilseydi, bugün hakemlerin Bu takımlara karşı ne cesaretsiz olduğunu ne de eyyamcılık yaptıklarını söylenirdi…Maalesef Özgür Yankaya kendi camiasının bu takımların maçlarında ne kadar zor durumda olduklarını ispatlayarak, bırakın hatalı karar vermeyi bu takımların maçlarında futbolun kurallarını dahi uygulayamadıklarını göstermiştir…

Peki ya kendilerini duayen olarak gören, köşelerinden veya ekranlardan asıp kesenlere ne demeli…Fanatiklikleri gözlerini O kadar çok kör eden isimler vardı ki pozisyonun nizami olduğunu iddia eden formalı yazarların yanı sıra şeytan gibi kıvıran  isimlerde vardı…

Almanyadan ithal ettiğimiz eski hakem bakın neler söyluyor: Melonun penaltı kullanmadan önce çizginin 1 metre önüne çıktığını görüyoruz. Eğer kural kitabına bağlı kalacaksak,tabiî ki erken hareketlenmiş. Yani kural olarak nizami değil. Çizginin bayağı dışına çıkmış. Penaltının aslında tekrar edilmesi gerekir ama kural kitabına bakacak olursak. Uygulamada çok farklı şeyler görüyoruz.bu penaltıların tekrar edilmediğini görüyoruz. Yani teori ve uygulamayı ayırmak durumundayız. Melo çizginin dışında ama,tekrar edilmemesini doğru buluyorum…Evet dünyanın bir numaralı hakemi diye lanse edip,yabancı diye tarafsız konuşur dediğimiz adamı bile kendilerine benzetmişler. Sen hem kural bu diyeceksin hemde kuralın aksini onaylayacaksın. Anlaşılan bu eski hakem Futbol kuralları kitabından değil, EYYAMCILIK Kitabından Konuşmuş…Bu pozisyon Galatasaray lehine olsaydı o zaman Futbol kitabından konuşacaklardı…

Birde şeytani yorumlar yapan var.hem nalına hem mıhına

Penaltının tekrarlanması gerektiğini belirten bu skor yorumcusu,program partnerinin Meloda sarı kart görüp ikinci sarıdan atılmalıydı deyince birden hiddetlenerek şu cevabı veriyor:

Hadi canım sende o kadar değil. Bari fırıncıya söyleyelim bunlara ekmekte vermesin.

Bunun anlamı şudur:Hiçbir hakem haklıda olsa Galatasaray aleyhine bu pozisyonda kuralları uygulama cesaretini gösteremez…SB Elazığspor kalecisinin kurtarışlarını görmezden gelerek Galatasaray'ın tarihi farkı kaçırdığını iddia eden acaba hangi maçı izlediler.Çünkü 3 pozisyonla tarihi fark olmayacagi gibi evsahibi takımın da kaçırdığı önemli fırsatlar vardı.  Bu yorumcular Futbolseverlerin zannettiği kadar bu işi çok iyi bilen ve tüm takımları takip eden insanlar değil.Onlar için varsa yoksa İstanbul'un büyükleri,ve onlara şirin görünmek…

Göksu'nun SB Elazığspor'un penaltıcısı olduğunu bilmeyerek O nıye atmadı Bu niye atmadı diye atıp tutanların hafızaları o kadar küçük ki Bu penaltının SB Elazığspor'un bu sezon ki ilk penaltısı olduğunu ve çok tecrübeli olan Faubert'e neden penaltı attırılmadığını söylediler…Şimdi  bu günübirlik yorumcuların hafıza ve bilgizisliklerinin durumunu okuyunca vay beee diyeceksiniz…

Çok değil sadece 1 hafta önce SB Elazığspor İstanbul'da Büyükşehir Belediyespor'la karşılaştı ve Bordo Beyazlı takım ligde ki ilk penaltısını bu karşılaşmada kazandı,ve penaltı atışınıda neden attırılmadı dedikleri Faubert kullandı.Fransız futbolcu penaltı atışını kaçırarak belkide takımının 2 puan kaybetmesine sebep oldu…

İşte bunların gerçek yüzleri böyle…

Penaltıdan sonra konuşulması gereken bir diğer konuda Fatih Terim ve kulube…

Penaltının verilmesinden sonra Kameralara yansıyan o çirkin görüntülere ne demeli…

 Herkesin kariyerine saygı gösterdiği bir teknik adamın ağzından çıkan galiz küfürler ve sonrası.

Terimin küfürleri ekranlardan çok sosyal medya ve bazı gazetelerde yer aldı…Şimdi Terime sormak lazım Gol kaçırdığı için  Emre'ye veya maçın hakemine küfür ederek gerçek karekterinizimi ortaya koydunuz yoksa son dakika stresinemi yenik düştünüz.Hiç bir durum sizi haklı çıkarmaz fakat maçın üzerinden 4 gün geçmesine rağmen hala bir açıklama yapmamanız,Terim şöyle küfürler etti ,böyle küfürler etti,şuna dedi buna dedi diyenleri haklı çıkarır…

Göksu'nun penaltıyı kaçırmasından sonra çirkin hareketlerinde hız kesmeyen Fatih Terim bu kez SB Elazığspor tribünlerine dönerek acizliğini onlarada gösterdi.Hocasının yolunda ilerleyen yardımcısıda ondan geri kalmayarak oda tribünlere kendine yakışan! davranışlarda bulundu…

Eğer şartlar tam tersine olup,aynı şekilde penaltıyı sarı-kırmızılı bir futbolcu kaçırsaydı demek ki o zaman Fatih Terim'i basın toplantısına dahi almak tehlikeli olabilirdi!..

Annesi Babası belli olan isimlere  üç harfli kelimeyle hakaret edenler bakalım kamuoyu önünde bu isimlerin ailelerinden ve Elazığlılardan özür dileme erdemliliğini gösterebilecek mi? Yoksa ben buyum diyerek yoluna devam edecek mi?

Son bir sözümüzde bordo-beyazlı formayı hasbel kader giyen Sezer Badur'a…

O soyunma odasında kızmaya çaliştiğin Göksu sayesinde bu takımda olduğunu unutma.Çünkü o pırlanta gibi futbolcunun attığı gollerle SB Elazığspor süper lige yükseldi.Sadece benim nazarımda değil Tüm Elazığ'ın gözünde bin tane Sezer Badur 1 tane Göksu Türkdoğan etmez.Hala Sivasta'ki kredisiyle forma bulan Sezer'in tepkisi kaçan puandan ziyade kaçan prim için olsa gerek…

Evet Göksu sadece bir penaltı kaçırmakla kalmadı,Bir çok kişininde maskelerinin düşmesini sağladı…Belki SB Elazığspor 1 puan kaybetti ama Bu aziz şehrin insanlari sevip saydıkları bazı isimlerin ne kadar eyyamcı olduklarını ve medyada takip ettikleri kadarıyla tanıdıkları şahıslarında o sevgi ve saygıyı hak etmediklerini gördüler…

İşte futbolumuzun hali bu…

Skora göre yorum,takımına göre yorum…

Halit Akgül-Tümspor

halitakgul23@hotmail.com

 

 

Yorumlar1

  • Abdulkadir Özdemir 11 yıl önce Şikayet Et
    işte farklı bakış acısı budur. harika bir tespit olmuş ellerinize sağlık
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat