Avrupa Fatihiymiş...

Süper lig lideriymiş...

Sivas galibiymiş...

Ligin en pahalı takımıymış...

Miş miş miş...

Bu kadar unvan'ı olan bir takım için PTT  1.Liginden bir takımla oynanacak Ziraat Türkiye Kupası eleme maçı da çantada keklik...

Rakip hem bir alt ligden hem de maç Arenada...

Tur'u çantada keklik gören Galatasaray'ın aklı yanlış yerdeydi...

Elazığ'da

Braga'da

Sivas'ta...

Yanlış yerde diyoruz,çünkü Galatasaray'ın bu maçlarda  nasıl oynadığı ve nasıl galip gelindiği malum.Özellikle Elazığ ve Sivas maçlarındaki oyun ve hakemlerin katkıları.

Fatih Terim ve talebelerinin çok uzağa gitmelerine gerek yok.Arena'da ki Karabük ve Gaziantepspor maçlarını bu kadar erken unutmasalardı Ziraat Kupasına devam edebilirlerdi...

Bu iki karşılaşmada rakiplerinin ligdeki konumlarına bakarak sahaya çıkan ve onları hafife alan Sarı Kırmızılılar Karabük'e 3-1 mağlup olmuş,Gaziantepspor karşısında da mağlubiyetten kurtulmuştu...

Avrupa'da yoluna devam eden,Süper ligde onca kayba rağmen hala lider olan Galatasaray , 1461 Trabzonspor maçına da bir öncekilerden ders almamış olacak ki rakibini küçümseyen bir anlayışla çıktı...

Kim oynadı, nasıl oynadı,kim hata yaptı,goller nasıl geldi.direklerden niye döndü Falan filan...

Bunların çok önemi yok artık...

Önemli olan rakibe saygıda kusur etmemeyi öğrenmemiş olman

Önemli olan Ziraat Türkiye Kupasında tur atlayan takımın 1461 Trabzonspor olması...

Trabzon'lu Futbolcular analarının ak sütü gibi bir galibiyetle tur atladılar,helal olsun.Yürekten tebrikler.

Kimse; kadroda o yoktu bu yoktu mazeretine sığınmasın,bu futbolcular Galatasaray'ın A2 Takımından gelmediler.Hepside bu takımın as futbolcuları.

Ve sadece Hamit'in değeri beklide Trabzon takımının 4 veya 5 katı!

Karabük ve Gaziantep maçındaki rakibi küçümseme hatasından ders almayan Fatih Terim ve ekibi bu anlamsız anlayışlarını sürdürünce telafisi olmayan bir ceza yediler 1461 trabzonspordan...

Hadi lig bir maraton olduğu için kayıplar telafi edilir düşüncesi vardı.

Ya kupa maçı?

Telafisi de yok rövanşı da...

Ve bu kupayı en çok kazanan takım gruplara kalamadan hem de bir alt ligde mücadele eden takıma evinde 2-1 yenilerek acı bir şekilde veda etti...

Burda tabi ki tek kusurlu Fatih Terim ve Futbolcuları değil!...

Hakem Ali Palabıyık!

Neden mi?

Bu genç hakemimiz,nasıl olsa Galatasaray tur atlar benimde başım ağrımaz diye futbolun kurallarını uygulayarak maç yönetmeye çalıştı.Ve böylede olunca rakibe penaltı vermek zorunda kaldı.Olmayan pozisyonda Galatasaray'a penaltı vermedi.Hakem kararlarını tek tek yazmaya gerek yok.Adil maç yönetmeye çalıştı.

Hem nasıl olsa tur atlarız düşüncesiyle maça çıkan hem de hakem desteği görmeyen bir İstanbul takımının mağlubiyeti kaçınılmaz oldu...

Galatasaray'a hakem beklentisi konusunda hak vermemek elde değil.Çünkü Beşiktaş'ın Ankaragücü karşısında nasıl tur atladığını herkes biliyor.Rakip kim olursa olsun bu takımların maçlarında hakemler kendilerine biçilen rolü oynamalı,yoksa sonuç dünkü gibi olur...

Yeri gelmişken tekrar belirtelim.Süper ligde İstanbul takımlarının yaptığı maçlar iyi irdelenirse sıralamada hakemlerin ve yandaş medyanın rolünün çok büyük olduğunu göreceksiniz.(Bunları ligin devre arasında teker teker yazacağım)

Bu kısa anekdot dan sonra yazımızı futbolun gerçekleriyle bitirelim...

Anlayana tabii...

Rakip ve saha ne olursa olsun,ya rakibi küçümsemeyeceksin yada haddini bilerek oynayacaksın.

Çünkü hiçbir maç oynanmadan ne kazanılır nede kaybedilir...

Arena'da haddini bilerek oynayan kazandı,rakiplerini küçümseme alışkanlığından ders çıkarmayanlar ise kaybetmeye devam etti...

Tebrikler 1461 Trabzonspor...

Tebrikler Hakemler... (İnşallah ağabeyleri tarafından kulakları çekilmez)

Not:Dünün tek üzüleni sadece Galatasaray olmadı tabi...

Yayıncı kuruluş(Reyting ve reklam),Ziraat Bankası(Kupanın marka ve reklam değeri) ve TFF!

Halit Akgül-Tümspor

halitakgül23@hotmail.com