“Terörsüz Türkiye” konusunda her bir viraj şu ana kadar kazasız atlatıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın deyimi ile, “Müjdeler an meselesi!”

Belki de siz bu yazıyı okuduğunuz saatlerde PKK terör örgütü, fesih için topladığı kongresine dair kapsamlı açıklamayı yapmış olacak.

Gerçi dün gece fesih kongresine ilişkin 4 ila 8 madde arasında değişen tevatürler yayınlandı.

Ama biz açıklamayı beklemeyi uygun bulduk.

***

Türk milliyetçiliğinin merkez aktörü Sayın Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim 2024 tarihinde Meclis Genel Kurulu’nda “el uzatarak” barışa gönül indirdiği anda yanında Ak Parti’nin kurmay akıllarından Genel Başkanvekili Efkan Ala vardı.

Bahçeli ile Ala’nın DEM sıralarına yönelip el uzattığında, Tuncer Bakırhan’ın uzatılan eli tutması, arka sıralardan koşarcasına öne atılan Sırrı Sakık’ın çabası, bugün yaşadığımız heyecan ve mutluluğun işaret fişekleriydi.

***

En ileri görüşü en ileri cümlelerle ifade eden Bahçeli’nin adımlarına DEM’in İmralı Heyeti ayak uydurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bahçeli’nin adımlarını, “öncülük” olarak nitelendirdi, “Terör örgütünün silah bırakması” olarak çizdiği çerçevenin gereğini yaptı.

PKK ele başı Öcalan görüşmelerin üçüncüsünden sonra “Örgüte gerek kalmadı. Ne reel sosyalizm kaldı, ne örgüte gerek kaldı. Ne federalizm, ne kültüralizim” diyerek bir çıkış yaptı. “Bir an önce kongreyi toplayın kendinizi lağvedin” dedi.

Devletin ilgili kurumları, ekipleri, isimleri ince işçilik yaptı.

PKK’nın Suriye kolunun başındaki isim ile Suriye Cumhurbaşkanı Şara arasında mutabakat metni imzalandı.

İKİ İSİM, TÜRKİYE’Yİ BİRLEŞTİRDİ: BAHÇELİ VE ÖNDER

İşler yolundayken maalesef önce Bahçeli, kalp ameliyatı geçirdi ve uzun bir nekahat dönemine girdi. Sonra Sırrı Süreyya  Önder rahatsızlandı.

Ama iki isim Türkiye’nin neredeyse tüm kesimlerinin ortak paydası oldu.

Devlet Bahçeli’nin sağlığına kavuşması için, Diyarbakır’da, Van’da, Muş’ta, Batman’da, Bingöl’de, Ağrı’da, Hakkari’de, Şırkan’ta geceler boyu dua edildi.

Sırrı Süreyya Önder’in yattığı hastaneye koşan Ülkücü gençler “kan verelim” dedi.
Hele ki Önder’in vefatından sonraki ortam…

Cenaze töreni ve  namazında her kesimden insan buluştu. Dualar edildi, helallik verildi.

Bahçeli ve Önder, eğer “taraflar” diye kodlayacağımız bir mevzu varsa o “tarafları”ı bir araya getiren isimler oldu.

***

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın DEM heyetini Külliye’de kabul ettiğinde, MİT Başkanı İbrahim Kalın ile Efkan Ala’yı da yanına alması, fotoğrafı tamamladı.

Proje, “devlet projesi”ydi. Bürokrasi ve siyaset eş güdümlü çalışıyordu.

***

Biz, CHP lideri Özgür Özel’e yapılan tokatlı saldırıyı tartışırken PKK, Süleymaniye’de iki ayrı yerde kongresini toplamış kararlar almış, sonuçlarını açıklamaya hazırlanıyormuş.

5-7 Mayıs’ta Öcalan’ın çağrısına uyan PKK terör örgütü kongresini topladı. Fesih kararı aldı.

Açıklama Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ifadesiyle, “Biraz daha zaman alacak” görünüyor.

Anlayabildiğimiz kadarıyla, “teknik konular”da ince işçilik yapılıyor arka planda. Veya PKK’nın alt uzantılarında konsensüs tam sağlanamadı, çalışılıyor!

Ve dün!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, anneler günü programında, “Her an müjdeleri alabilirsiniz ve alacaksınız” dedi.

Önüne de ekledi; “Temelinde demokrasinin, kalkınmanın, huzurun ve adaletin olduğu Türkiye Yüzyılı’nı hep beraber inşa edeceğiz.”

Bugün, dünden daha iyiyiz.

Yarın çok daha  iyi olacağız. (inşallah)

Sırrı Süreyya Önder, Meclis Kürsüsü’nden, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve MHP lideri Bahçeli’yi selamlıyorum” dediği gün, “Ben de seni selamlıyorum” diye mesaja  atmıştım.

Şimdi, onun ruhaniyetini selamlıyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı selamlıyorum. Devlet Bahçeli’yi selamlıyorum.
Yutkunup, sabredenleri selamlıyorum.

Memleketimizin taşını, tozunu, tuzunu selamlıyorum.

Terörsüz Türkiye için emek veren herkesi ayakta selamlıyorum.

Amiş Efendi’nin kulağımıza bıraktığı şu tılsımla bitiriyorum;

“Olan olmuştur, olacak olan da..!”

Şehitlerimizin ruhu şad olsun;

Başta şehit anneleri olmak üzere evladını toprağa vermiş bütün annelerimizin gönlü şad olsun.

Hayırlı olsun!

Hasan Öztürk / Haber7