Gazze’de anlayış birliği yaşadığımız Amerika ile Suriye’de yine farklılaşıyoruz
- GİRİŞ07.10.2025 09:26
- GÜNCELLEME07.10.2025 09:30
Suriye’nin fiziki bütünlüğüne vurgu yaptı. “YPG artık kararını vermeli Şam ile bütünleşmeli” dedi. Güney’deki Dürzi meselesini de Suriye’nin toprak bütünlüğüne tehdit olduğuna işaret etti.
Hakan Fidan’ın TRT Haber’deki açıklamalarından bir gün sonra Suriye’de geçiş döneminde görev alacak geçici temsilcileri belirleyecek “stratejik” seçim yapıldı.
Seçimlerin yapıldığı gün Amerika’nın Suriye Özel Temsilcisi Barak, YPG’li Mazlum Abdi ile fotoğraf verdi.
AMERİKA GAZZE’DE TÜRKİYE İLE SURİYE’DE TÜRKİYE’NİN KARŞISINDA
Dün gece, Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Gazze konusunu bir kez daha konuştuktan sonra, “Hamas’ın ateşkes için anlaşmada önemli maddelere evet” dediğini açıkladı. “Hamas, Erdoğan’a saygı duyuyor” dedi.
Bu açıklamaların yapıldığı saatlerdeyse Suriye’nin önemli kenti Halep’te iki mahallede SDG yani Suriye PKK’sı sivil halka ateş açtı. Şeyh Maksut ve Eşrefiye’deki saldırılar nedeniyle Suriye ordusu harekete geçti. Gerginlik sabah saatlerine kadar sürdü.
***
Gazze’de ateşkes anlaşmasına ve hatta kalıcı anlaşmaya doğru ilerlenirken Suriye’de SDG’nin yepi bir provokasyon ile “hami”lerine işaret fişeği yaktığı aşikar.
Dahası Amerikan temsilcisi Barak’ın, yanına Centkom komutanı da alarak Haseki’de Mazlum Abdi ile görüşmesi ve fotoğraf vermesi SDG’yi harekete geçirmiş bile olabilir.
TÜRKİYE HEM İÇERİDE HEM DIŞARIDA BARIŞ İNŞA EDEBİLECEK DİRAYETTE
Terörsüz Türkiye sürecinde 1 Ekim 2025 günü Meclis açılışında verilen mesaj ve görüntü “Birlik” ve “Beraberlik” adına çok olumluydu.
Hatta resepsiyonda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önce DEM heyetinin yanına gitmesi ve onlar sohbet etmesi, sürecin ilerlemesi için çok büyük katkı olarak düşünüldü.
Ancak, Suriye’de işler karşıtı.
Suriye PKK’sının İmralı’dan gelen mesajlara kulaklarını tıkaması… İsrail’in yedeğine girmesi… Ardından Amerika’nın Suriye Temsilcisi Barak’ın yavaş yavaş söylem değiştirerek SDG’yi cesaretlendirmesi…
Türkiye ile Amerika’nın Suriye politikalarının ayrıştığına işarettir.
***
Türkiye ve Amerika kanın durması konusunda Gazze’de anlayış birliği içinde.
Soykırımın durması için Türkiye’nin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üstlendiği rol, azımsanamayacak büyüklükte.
Ve Amerika ile Hamas’ı belli noktada ikna ediyor.
Hatta, Netanyahu’nun Trump tarafından açıklanan planı Hamas reddetsin de daha fazla abanayım diye beklediğ bir ortamda… Türk diplomasisi ile istihbaratı Erdoğan’ın dirayetli duruşunun gereğini yapınca masanın devrilmesi önlendi.
Hal böyleyken Suriye’de Türkiye’nin “Sınırlarımızda bize tehdit oluşturacak bir yapının devletleşmesine ya da otonomisine asla izin vermeyeceğiz” çıkışına Amerika doğrudan destek vermiyor.
Suriye’de stratejik bir seçim yapıldığı günün akşamında Halep’te SDG sivillere yönelik saldırı düzenliyor.
Bu durumda…
Türkiye ile Amerika, Gazze’de birlikte ateşkesi inşa etmek üzereyken…
Suriye’de SDG üzerinden gerginlik yaşıyor.
SURİYE’DE SDG’NİN FİİLİ DURUM OLUŞTURMASINA TÜRKİYE SESSİZ KALMAZ
Hakan Fidan’ın dikkat çektiği noktadan bitirelim!
SDG ya da başka bir yapının Suriye’nin fiziki bütünlüğüne yönelik her türlü manevrası “tehdit” olarak algılanır.
O manevrayı yapanlar hangi şemsiyenin altına sığınırlarsa sığınsınlar er ya da geç Türkiye’nin hedefi olur.
Yakın geçmişte doğrudan PKK’nın, Rusya, Amerika, Almanya, Fransa, İran, Suriye gibi ülkelerin yedeğine girdiğini ama Türkiye’nin hedefi olmaktan kurtulamadığını hatarlamayanınız var mı?
Türkiye, barışı hem içeride hem yakın coğrafyamızda inşa edebilecek güçtedir.
Aynı güç, “terörle mücadelede” de vardır.
Gelin yol yakınken İmralı’daki Abdullah Öcalan’ın silah bırakma ve örgütü lağvetme çağrısına SDG olarak uyun. 10 Mart’ta Şara ile imzaladığınız anlaşmaya sağdık kalın.
Suriyeliler olarak anılın.
Ve Türkiye’nin dostu olarak yaşayın.
Hasan Öztürk / Haber7
Yorumlar30