''Milli mesele''miz olarak din
- GİRİŞ23.02.2009 07:57
- GÜNCELLEME23.02.2009 07:57
Kimi dostlarım var...
Siyasal analiz yaparken müthiş iddialıdırlar ama...
Sosyolojiyi kapılarından içeri sokmazlar.
Onlar için sanki toplum diye bir şey yoktur.
Varsa yoksa siyasal aktörler!
Geçmişte Demirel, Ecevit, Özal, bugün Baykal, Erdoğan ve partileri her şeyi açıklamak için yeter onlara...
Mesela CHP'nin tarikat açılımı, çarşaf açılımı, başörtülü belediye başkanı adayı açılımı falan...
Ya bütünüyle oy avcılığı içindir ya da liderde cisimleşen siyasal çözülüşün tezahürüdür.
Tamam. Diyelim ki, CHP'nin yaptığı oy avcılığı!
Fakat tam o noktada sormak gerekmez mi: Neden oy avcılığı hep bu alanda yapılır? Hatta neden zalim ve muktedir darbeciler bile ellerinde Kuran'la meydanlara çıkmak zorunda kalırlar?
Hayır! Bu soruyu akıllarından bile geçirmezler. Bu soruya cevap arayanlara da öfkelenirler.
Sözünü ettiğim dostlar AKP'nin % 47'sini anlamaya çalıştıkları zaman da aynı tavrı sürdürürler!
Şaşkın ve kızgındırlar. Bu sonucun arkasında hep bir bit yeniği kovalarlar!
"Din istismarı" kavramını İngiliz anahtarı gibi her kapıyı açmak için kullanırlar.
Fakat o da olmadığında...
Halkın oyunu üç kilo bulgura sattığına karar verirler ve bu kararlarından bir daha zerre şaşmazlar.
MHP'nin neden türbandan yana tavır aldığını da anlamak istememiştir bu dostlarım.
Bu partinin daha 1999'da Meclis'e başörtülü milletvekili taşıdığını unuturlar. MHP milliyetçiliğinin muhafazakâr temellerini ve toplumsal tabanının özelliklerini görmek yerine siyasal komplolara ve " hatalı liderliğe " bağlamak işlerine gelir.
Oysa toplum parti tezlerine göre biçimlenmiyor. Buna direniyor.
Siyasal aktörler gelip geçiyor; toplum kendi " yolunda " gidiyor!
Bu ülkede siyaset yaparken geniş kesimlere seslenmek ve etkilemenin yollarından en başta gelenlerinden birinin, din ve dinle ilgili değerler olmasının kaynağını anlamak için toplumun derin sosyolojisine bakmak gerekiyor.
Belki en önce Türklerin tarihsel ve toplumsal anlamda " milli meselesi "nin ne olduğunu anlamak zorundayız.
Okullarda okutulduğu gibi değildir; millet olmak basitçe din, dil, ırk, toprak ortaklığından kaynaklanmaz.
Kabaca söyleyecek olursam...
Milletler ya milliyetlerin çatışarak kendilerini ayrıştırmaları yoluyla tarih sahnesine çıkarlar.
Ya da dağılma veya dağınıklık halinden sonra bir " mesele " etrafında kendilerini kurgularlar.
Örnekse...
Kimi sosyologlar Amerika'yı anlamak için bu toplumun "milli meselesi"nin farklılıkları bir araya getiren " eşitlik ve özgürlük meselesi " olduğunu söyler.
Almanların "milli meselesi"nin devlet fikri ve düzeni olduğu ve bu özelliğin o topraklarda demokrasinin yerleşmesini uzun süre zorlaştırdığı iddia edilir.
Türklere gelince...
Daha en başında, üstelik İttihat Terakki'nin ırkçı arayışlarına rağmen...
Türk toplumunu oluşturan "milli mesele" dindir!
Çünkü hem Batı dünyası onları, hem de onlar kendilerini önce dinleriyle ve dini koruma kollama göreviyle tarif etmiştir.
Ekonomik, etnik, hukuki pek çok " temel mesele "ye rağmen...
Bu ülkede hâlâ siyasetin zeminini belirleyen birçok şeyin din alanı ve referanslarına ait olmasının kaynağı burada saklıdır.
Uzun ve derin konu.
Başlangıç olarak bu derin sosyolojik gerçeğin altını çizmiş olayım.
Sonra yine üzerinde dururuz.
HAŞMET BABAOĞLU - SABAH
hasmet.babaoglu@sabah.com.tr
Yorumlar11
-
Dogan Akbaba
16 yıl önce
Şikayet Et
Dini istismar ettirmeyin. Kardesim,bu dinin istismar edilmesini istiyorsan, ilk önce bu dini yasaklamayacaksin.Mesala Basörtüsü, Neden savunamiyorsun? Cünki senin özgürlügün degil.Kaldir bu problemleri.O zaman partiler neyle yarisacak,Ekonomi, Sosyallik Issizlik vesaire. Dini özgürlükleri vermezsen, carsaf acilimi yapan cok olur....
Beğen
Cevapla
-
Vasat Vatandas
16 yıl önce
Şikayet Et
Hasmet Bey olmamis bu yazi.... Yazi konuya intro yapmis, yaptigi yerde bitmis!? Hani insan acikliyacak, bir seyler anlatacak beklentisiyle okuyor. Tam onemli noktada yazi bitiyor: "Sonra yine üzerinde dururuz. "
Kose yazari olmak bu kadar kolay mi? Birsey yazman gerekmiyor. Konuyu ortaya at yeter. Ilerde bir gun yazarim diyeceginize, yarin bu k onuyla devam edecegim yazsaniz daha makbule gecerdi.
Beğen
Cevapla
-
Ali Haydar
16 yıl önce
Şikayet Et
Din Gerçeği. Biz kendimizi tarih boyunca dinimizi yaşama ve yaşatmada mücahit oluşumuzla birlikte tanıdık.Batı da bu gerçeği kabullenmiş,bizim sosyolojik açıdan değerlendirmiş.Okullarımızda bu tezi yeterince işlemek şart.Bugünkü monşer eğitimiyle yetişmiş siyasilere anlatmada güçlük çekiyoruz.Bunun doğal sonucu olarak da onları anlamamız mümkün olmuyor.
Beğen
Cevapla
-
Baybars ÖNAL
16 yıl önce
Şikayet Et
TEBRİKLER. Süper bir analiz süper bir sonuç. Güneşi sıvayanlara duyrulur
Beğen
Cevapla
-
isa ertuğrul
16 yıl önce
Şikayet Et
Hay eline sağlık Haşmet,im. NTV,de tartışma yaptığın arkadaşlarınada söyle bu yazdıklarını ve yorumları bilhassa m,yılmaz,h,uluç,a demokrasi ve insan hakları dersi verebilirsin bu konularda dediğin gibi siyasiler gelir geçer halkın manevi değerleri kalıcıdır bunlara sahip çıkan kim olursa başımızın tacıdır halkın dini ile maeviyatı ile alay edeni bu millet siyaset mezarlığına gönderir sanane benim bacımın örtüsünden banane senin şarabından git benden uzakda zık......selam ve dua ile.
Beğen
Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle