Uğur Mumcu neden öldürüldü?..
- GİRİŞ25.01.2011 09:00
- GÜNCELLEME25.01.2011 09:00
Yağmurlu, soğuk bir pazar sabahı Umur Talu’nun “Hatırla Ey Peri” başlıklı yazısını okurken, birden 18 yıl önceyi anımsadım...
Yanılmıyorsam yine yağmurlu bir gündü...
21 Ocak 1993 Perşembe...
Uğur Mumcu ve Cüneyt Arcayürek, Ankara’dan İstanbul’a gelmişlerdi birlikte...
Öğleden sonra Cağaloğlu’ndaki Cumhuriyet’in en üst katında Nadir Nadi’nin odasındaydık İlhan Selçuk ve diğer yönetici arkadaşlarla.
Uğur’un üzerinde lacivert bir ceket, bordo renkli balıkçı yeleği, mavi bir gömlek vardı... Konu bir ara Türkiye’nin siyasal gündemine geldi.
Uğur oldukça tedirgindi ve İlhan Ağabey’e dönüp şöyle dedi:
“İlhan Ağabey seni ve beni öldürecekler!”
O anı, yazımı yazarken anımsıyorum...
Odada buz gibi bir hava esti.
Akşam saatlerinde Arcayürek ve Uğur, Ankara’ya dönmek için Atatürk Havalimanı’na gittiler.
Uğur’u son görüşümdü...
***
24 Ocak 1993 Pazar saat ikiye geliyordu ve yine yağmurlu soğuk bir gündü...
Odamda gazeteleri okurken telefon çaldı... Ankara’dan Işık Kansu arıyordu:
“Uğur Ağabey’in arabasına bomba konuldu ve patladı...”
Işık ağlıyordu konuşurken...
Üç gün önce İlhan Selçuk’a “Ağabey seni ve beni öldürecekler” diyen Uğur, bombalı tuzakla alçakça katledilmişti.
18 yıldır aynı soruyu soruyorum:
“Uğur Mumcu öldürüleceği yolunda bir duyum almış mıydı? Aldıysa kim uyarmıştı Mumcu’yu?”
Ben bu olayı çok yazdım... Bugün bir kez daha yinelemek gereğini duydum...
Çünkü, Umur Talu Sabah’ta yazdığı yıllarda “bertaraf” edilmekle tehdit edilmiş bir albay tarafından. Gözdağı veren “emir subayı”na bugün Habertürk Medya Grup Başkanı olan Kenan Tekdağ, hak ettiği yanıtı verip kapıyı göstermiş.
***
Uğur Mumcu öldürüldükten sonra neler oldu?
Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis’in uçağı düştü, Behçet Cantürk, Savaş Buldan ve daha pek çok Kürt işadamı ile avukat Medet Serhat, Hiram Abas, Cem Ersever, Yusuf Ekinci, Ahmet Taner Kışlalı katledildi, çok sayıda faili meçhul cinayet işlendi, kanlı Sivas katliamı ve Gazi Mahallesi olayları yaşandı.
Uğur öldürüldükten yedi yıl sonra yine 24 Ocak’ta yurtsever emniyet müdürü Gaffar Okkan, Diyarbakır’ın en kalabalık caddesinde korumalarıyla birlikte öldürülmedi mi?
Uğur’a bombalı tuzak kurulmadan önce ise Çetin Emeç, Muammer Aksoy, Turan Dursun, Bahriye Üçok, Vedat Aydın, Musa Anter katledilmişti.
Uğur Mumcu, alçakça katledilmeseydi, Abdi İpekçi olayında olduğu gibi bu faili meçhul cinayetlerin üzerine gitmez miydi?
Giderdi!
***
Uğur’un devlet içinde yapılanan silahlı güçler tarafından öldürüldüğüne inanıyorum.
Uğur Mumcu, İslami Hareket ve Hizbullah’ın varlığından söz eden ilk gazeteciydi.
Hemen ardından Hizbullah’ın “ölüm mangaları” ortaya çıktı. 1994 yılında hazırlanan TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Raporu, nedense Meclis Genel Kurulu’na getirilmedi.
Türkiye’de yakın tarihi iyi okumak gerekir önce...
Kanlı 1 Mayıs’ları, Kahramanmaraş’ı, Çorum’u, İzmir İnciraltı katliamını, Sivas Madımak’ı, Gazi Mahallesi’ni...
Doğan Öz, Ümit Kaftancıoğlu, Hamit Fendoğlu, Gün Sazak, İlhan Darendelioğlu, İlhan Erdost, Çetin Emeç, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Vedat Aydın, Mehmet Sincar, Gaffar Okkan, Hrant Dink, Necip Hablemitoğlu cinayetlerini işleyen tetikçilerin kimler tarafından korunup kollandığını iyi anlamak gerekmez mi?
“Kelle avcısı” olduğunu söyleyen emekli Albay Arif Doğan’ın Silivri’de anlattıklarını iyi irdeleyip kavrarsak, bir sonuca ulaşabiliriz.
Gerisi boş laf.
***
Uğur Mumcu bir yurtseverdi.
Irkçılığa, dinciliğe, mezhepçiliğe karşı çıkar, Aydınlanma Devrimi’ni savunurdu.
1980 öncesi, Türk Silahlı Kuvvetleri içinde “ırkçı” yapılanmanın olduğunu, kimi subayların faşistlerle nasıl işbirliği yaptığını, el bombası ve silah sağladığını yazıp çizdi Uğur...
Bu ülkede çok insanımız öldürüldü.
Bunca katliamın, cinayetin, devlet içinde yuvalanmış karanlık güçlerce, sivil-asker bürokratlarca, dün olduğu gibi bugün de üstlerinin örtülmesi düşündürücü değil mi?
“Toplumsal Bellek Platformu” karınca kararınca bir şeyler yapmaya çalışıyor, faili meçhul cinayetlerin yaşanmaması ve yüreklerin bir daha yanmaması için.
Yüreğim onlarla birlikte...
Hikmet Çetinkaya - Cumhuriyet
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Yorumlar4