Yaşamın Rengini Unutan Çocuklarımız...
- GİRİŞ29.01.2011 09:39
- GÜNCELLEME29.01.2011 09:39
Bir tuhaf iç çekiş, haykırış, kelimelerin gölgesinde yaşanan yalnızlık, hüzün... Aşkın yitip gittiğini görüp buna bir türlü inanamamak...
Denizin üzerinde bir ışık da yok kıpırtı da...
Zamanın sapağından geçiyoruz sanki...
Savaş tanrılarının acımasızlığında kan gölünde beslenenler aydınlığı değil karanlığı severler.
Çocuk gözlerinde yeşeren çiçekler, kirpiklerine düşmüş çiy...
Zavallı yüreğim bilinmeyen dehşetin içinde hızla çarpıyor.
İşkenceden geçmiş, sorgulanmış, demir parmaklıklar arkasına atılmış çocuklarımızı düşünüyorum...
F tipi cezaevlerini, yaşamın rengini unutmuş o genç insanları...
Bağlaşık bir çığlık gibi yankılanan ses, anaların gözyaşları.
Çığlık gibi sanki her şey, pıhtılaşmış bir sabahın ilk saatlerinde...
***
Mavi bir bulutun altından çıkan güneşi görmek, kuru bir yerin karanlığında ölümün yüzünü görmek, 12 Mart’ları, 12 Eylül’leri yaşamak.
Umudun ve umutsuzluğun suluboya resimlerinde görüntüsü, ağaçların yaprakları üzerinde bildik yağmuru alıp götürmesi...
Üç yıl önce, “Çığlık, Korku ve Acı”, ardından “Ölümün İnce Gülü” başlıklı iki yazımda anlatmışım, o hüznü, yalnızlığı...
Şöyle demişim: “Çığlık çığlığaydı kadınlar... Genç kızlar yerlerde sürükleniyordu... Coplar inip kalkıyordu... Otoyol sanki bir savaş alanıydı...”
Aynı görüntüleri önceki gece yine televizyonlarda izledim, Erzurum’a gitmek isteyen gençlerin başına gelenleri gördüm...
Ankara’da ve İstanbul’da panzerlerden su sıkılıyor, kız ve erkek üniversiteli gençler yerlerde yuvarlanıyordu...
Bununla da yetinmiyordu polisler...
Ardından biber gazı...
***
Televizyon ekranlarına yansıyan görüntüler ve Başbakan Erdoğan’ın Erzurum’da öğrenci konseyleri başkanlarıyla bir araya gelip toplantı yapması...
Ankara’dan Erzurum’a giden otobüslerdeki öğrencilerin sürekli durdurulup kimlik denetiminden geçirilmesi, eylemci öğrencilerin “bir terör örgütü” üyesi gibi gösterilmesi.
Gençlik Federasyonu üyeleri Ferhat Tüzer ve Berna Yılmaz 14 Mart 2010’da, Abdi İpekçi Spor Salonu’nda düzenlenen “Roman Çalıştayı”nda Başbakan Erdoğan konuşurken bir pankart asmışlardı:
“Parasız eğitim istiyoruz!”
Ferhat Trakya Üniversitesi’nde, Berna ise Ankara Üniversitesi’nde öğrenciydi.
Hep yazarım, unutkan bir toplumuz!
Ferhat ve Berna 10 aydır Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde tutuklu.
İddianamede, Gençlik Federasyonu’nun Dev-Genç ve DHKP-C’nin yasal kolu olduğu belirtiliyor.
Yine iddianamede Ferhat Tüzer’in “silahlı örgüt üyesi” olduğuna ilişkin ilginç savlar yer alıyor. 1 Kasım 2009’da Burger King’e “İncirlik Üssü Kapatılsın” pankartını asması “silahlı örgüt üyesi olmak için” yetiyor.
***
Laik demokratik hukuk devletinde “yasal eylemler” nasıl oluyor da “yasadışı silahlı örgüt eylemi” olarak görülebiliyor?
İki kişiden oluşan silahlı terör örgütü mü olur?
NATO, Dünya Bankası’nı protesto etmek, Engin Çeber için Bakırköy Adliyesi önünde eylem yapmak, TEKEL işçilerinin direnişlerine destek yürüyüşü yapmak, Galatasaray Lisesi önünde Dev-Genç’in 40. yıldönümü nedeniyle basın bildirisi okumak suç öğesi oluşturur mu?
Çok uzaklarda kalan gençlik yıllarım, kurduğum düşler, demokrasi ve özgürlükler üzerine annemin ninnisi gibi dinlediğim masallar...
Bunca yıl bu masalları dinledik Türkiye’yi yönetenlerden ve hâlâ dinliyoruz.
Bir dönem Demirel anlattı, bir dönem Ecevit, Turgut Özal, Çiller, Yılmaz...
Şimdilerde ise Erdoğan.
***
Kelimelerin gölgesindeki iç çekiş, hayatın sayfalarında gözümüzden kaçıyor, hüzünlerimiz ve acılarımız çoğalıyor...
Bir yıldız kaygısı gözyaşımızın ışığı oluyor çoğu kez... Çoğu kez kumlara yapışık kökler, bir gerçeğin neden kaynaklandığını anlatamıyor bize...
Bir denizin ufuk çizgisinden geçen kuşları bile göremiyoruz...
Gecenin içinde yankılanan çığlık, bir ölüm sancağı çekilmiş dudaklarda fırtınanın habercisi oluyor.
Söyler misiniz neden düşlerini çoğaltamıyor bizim çocuklarımız, neden geleceğe umutla bakamıyorlar?
Türk’üyle, Kürt’üyle, Alevisi ve Sünnisiyle bizim bu çocuklar, bizim!
Hikmet Çetinkaya - Cumhuriyet
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol