“Çakma Bellini tablosu” olduğu belliydi!..

  • GİRİŞ06.07.2020 12:05
  • GÜNCELLEME06.07.2020 12:05

Antikayı, klasik eski eşyaları severim…

Mesela evimin salonunda Junghans (1915) duvar saati asılıdır. Sarkaçlı kurmalı çalışır durumda.

Taş baskı ve el yazması (Osmanlıca) kitaplarım da var. Rahmetli babamdan bana miras. Ahşap kasalı bataryalı radyodan tutun da antika golf sopasına kadar eski püskü ne varsa topladım. Küçük bütçelerle, kendi çapımda tabii.

Koleksiyoner değilim. Onun için çok paraya ihtiyaç var çünkü.

Mesela Bodrum’da ‘kayan villa’ alacak kadar param olsaydı çok değerli parçalarla ilgilenirdim.

Yağlı boya tablolarla hiç ilgilenmedim. Bir antika sever olarak haberleri takip ederim sadece. Rönesans dönemine ait yağlıboya tabloları anlamlı bulurum. Ama yakın dönemde ortaya çıkan “düşsellik, gerçeküstücülük” gibi çalışmalar, sürrealist ressamlar beni aşar.

Gelelim Bellini’nin Fatih portresine.

Yazdım ve aynı yerdeyim.

“Fatih’in Türbesi’nde babanın tarlasındaymış gibi “ellerin mabadında” gezeceksin. Yunanlılara; “Ayasofya’nın ibadete açılması gibi bir ihtiyacın bulunduğuna inanmıyorum” diyeceksin. Fatih’in vasiyetine mirasına ihanet edeceksin. Sonra da çıkıp; “Ama ben Fatih’in yağlıboya tablosunu satın aldım” diyeceksin. İmajı düzelteceksin, öyle mi?!..”

Bunlar İmamoğlu’nun mutat reklam ve PR çalışmaları. Vakayı adiye. Geçelim onu efendim.

Tablo da Gentile Bellini’nin değilmiş ya!..

Önce Fatih’in karşısındakinin kim olduğu tartışıldı.

İlber Ortaylı “Cem Sultan” dedi.

Murat Bardakçı, “Olamaz. Cem Sultan o dönemde Konya’daydı. Ayrıca, hükümdar babanın oğlu ile beraber resmedilmesi Şark’ın gelenekleri ve protokollerine aykırı” dedi. (Ortaylı cahil cahil konuşmuş işte!..)

Ve aslında en önemlisi tablonun kimin eseri olduğu meçhul. Gentile Bellini’nin atölyesinde yapılıp yapılmadığı bile belli değil.

Haberi ilk duyduğumda ben de inanamamıştım. Şahitlerim var. “Bir Bellini tablosu bu kadar ucuz olamaz” dedim. (Girizgahta o kadar antika sever olduğumuzdan boşuna bahsetmedik.)

Tamam, Leonardo da Vinci’nin bir “Salvador Mundi’si değil. (450 milyon dolara satıldı.)

Ama en azından Picasso’nun 150 milyon, ya da Van Gogh’un 90 milyon dolarlık tabloları kadar değerli olmalı.

Erken Rönesans’ın en önemli ressamlarından Bellini’nin 500 küsur yıllık yağlı boya tablosunu 770 bin Sterlin’e almışlar?!

CHP’li İlhan Kesici de inanmamış. “Tablo gerçekmiş gibi reklamını yapmaları çok ayıp” diyor.

Önce “Bellini’nin atölyesinden çıkan tablo” diye duyurdular.

İmamoğlu, “Bellini’nin gerçekten önemli bir tablosunun İstanbul’a getirildiğini” bizzat sözlü bir şekilde açıkladı.

Anlıyoruz ki tablo Bellini’ye ait değil.

Bellini’nin atölyesinden çıktığına dair hiçbir bilgi belge yok.

Kimin tablosu peki?

Tardelli, Altobelli, Rossi mi?.., Yoksa Salvatore Schillaci mi?!..

Fatih’in karşısındaki kim?

Şehzade Palamut mu?!

Ulan “Bunlar heykelde, tabloda iyidir” diyorduk,

O da çakma çıktı!

Akşam

Yorumlar2

  • Fatih Balcıoğlu 3 yıl önce Şikayet Et
    Muhteşem bir siyasi mühendislik devrede Üstad Halka şirin göstermek adına yapılan yapılan çalışmalardan biri bu üst akıl iyi bir portre ciziyor.. Malesef bazı vatandaşlarımız takdir ediyor ekofelaketi. Ama kendi cenahı bile bu tablonun alınmasının tamamen siyasi bir durum olduğunu biliyor ve şunu söylüyorlar biz Ekrem beyin gerçekten samimi bir şekilde o tabloyu aldığını hissetsek bizden oy bile alamaz diyorlar ..
    Cevapla
  • avşar 3 yıl önce Şikayet Et
    adam bir hastane yolunu yapmadı param yok diye .ama milyonlar verip ne üdüğü belirsiz bir tablo aldı.bellinini olsa ne olmasa ne. belediyede öncelik hizmet olmalı. israf dedid herşey güzel olacak dedi çakılmış bir çivisi yok ama yapılan anketlerde popilitesi yüksek çıkıyormuş. nasıl bir seçmen kitlesi varsa.
    Cevapla Toplam 6 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat