Türkiye siyasetinde son çeyrek yüzyılın en belirleyici aktörü şüphesiz ki Adalet ve Kalkınma Partisi oldu.

Hatta AK Parti için sadece son çeyrek yüzyılın değil Cumhuriyet tarihi boyunca en dikkat çeken en çok hizmet yapan parti diyebiliriz. İlave olarak da cumhuriyet mitingleri e-muhtıra, 17-25 sivil darbe girişimleri ve 15 Temmuz FETÖ’cülerin darbe girişimlerine direnen bir partidir.

14 Ağustos 2001’de kurulan AK Parti, ilk girdiği 2002 seçimlerinde tek başına iktidara gelip o günden bugüne Türk demokrasi tarihinde bir dönüm noktası yarattı. O günden bugüne serbest seçimlerle, kesintisiz iktidarını sürdüren parti, kimi zaman oy oranlarında inişler yaşasa da siyasi merkez olma konumunu korudu.

AK Parti’nin seçim serüveni, çoğunlukla artan oy grafiği ve güçlü liderlik algısı ile şekillendi. 2002’de %34,3 oy ile başlayan iktidar yolculuğu; 2007’de %46,6, 2011’de ise %49,8 ile zirve yaptı. Bu dönemde ekonomi büyüyor, AB ile tam üyelik müzakereleri ilerliyor, sağlık ve ulaşım başta olmak üzere altyapı reformları hayata geçiriliyordu. Recep Tayyip Erdoğan’ın karizmatik liderliği ve siyasi krizleri yönetme becerisi, partiye geniş bir toplumsal meşruiyet sağladı.

Son genel seçimler olan 2023 seçimlerinde ise %35,6 oy alarak ilk girdiği 2002 seçimlerindeki oyunun hala %1,3 üzerinde aldığını da göstermiş oldu.

2105 yılı 7 Haziran – 1 Kasım arası olduğu gibi inişler ve çıkışlar gördü

7 Haziran 2015 genel seçimlerinde AK Parti %40,9 oy alarak 13 yıl sonra ilk kez tek başına iktidar çoğunluğunu kaybetti. CHP %25, HDP %13, MHP %16,3 oy aldı. Seçim sonrası koalisyon görüşmelerinden sonuç çıkmayınca, siyasi belirsizlik ve terör olaylarının artışı ülke gündemine damgasını vurdu. Bu ortamda 1 Kasım 2015’te yenilenen seçimlerde AK Parti oylarını %49,5’e çıkararak yeniden tek başına iktidar oldu. Türk siyasetinde nadir görülen hızlı bir toparlanma örneğiydi.

AK Parti’nin oyları zaman zaman düşse de tekrar uyguladığı politikalarla oylarını yükseltmeyi başardı.

2024 Yerel Seçimleri: Ekonomi ve ücret adaletsizliği algısının bedeli

2023 seçimlerinde muhalefet sanki seçimi kesin kazanacakmış gibi bir hava içerisine girdi. Seçimi kaybedince de büyük bir yıkım yaşadı. Ancak, 2024 yerel seçimleri, AK Parti açısından son yılların en zorlu sınavı oldu. Yüksek enflasyon, alım gücü kaybı, ücret adaletsizliği ve hayat pahalılığı, seçmenin tepkisini sandığa yansıttı. Birçok büyükşehir CHP’ye geçti, bazı kritik illerde ise muhalefet oylarını konsolide etti. Buna rağmen, “Türkiye’nin sorunlarını kim çözer?” sorusuna verilen yanıtlarda AK Parti hâlâ birinci sırada yer aldı. Bu durum, seçmen nezdinde güvenin tamamen kaybolmadığını, ancak ekonomik reform beklentisinin çok yüksek olduğunu gösteriyor.

CHP’nin belediyelerindeki yolsuzluklar ve diğer taraftan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu gibi isimlerin CHP içindeki kavgalar sebebiyle AK Parti’ye geçiş yapması yerelde de tekrar bir toparlanma sağlayacak mı? Onu zaman gösterecek.

AK Parti, 24 yıl boyunca ulaşımdan sağlığa, savunma sanayisinden dış politikaya kadar birçok alanda köklü değişimler gerçekleştirdi. Marmaray, şehir hastaneleri, yerli İHA ve SİHA’lar, doğal gaz keşifleri ve Karadeniz gazının devreye alınması, büyük projeler arasında yer aldı. Ancak eğitimde kalite, gelir dağılımı adaleti, tarım politikaları ve hukuk reformu konularında beklenen düzeye gelinemedi. Bu alanlardaki eksiklikler, zaman zaman oy oranlarında dalgalanmalara yol açtı.

Sonuç: 24 yılın muhasebesi

AK Parti’nin 24 yıllık hikâyesi, sadece bir partinin değil, Türkiye’nin dönüşümünün de hikâyesidir. Oy oranlarında yaşanan dalgalanmalar hem iç hem dış faktörlerin etkisini gözler önüne serdi. Ancak parti, her düşüş sonrası toparlanma kapasitesi ve liderlik avantajıyla, siyasi merkez olma konumunu korudu. Önümüzdeki dönemde, terörsüz Türkiye sürecinin kazasız bir şekilde ilerlemesi, ekonomide güven tazeleme, adalet sistemini güçlendirme ve toplumsal beklentilere hızlı cevap verme kabiliyeti, AK Parti’nin gelecekteki oy grafiğini belirleyecek en kritik unsurlar olacak.

Diriliş Postası