İşte YGS'nin şifresi budur!

  • GİRİŞ09.04.2011 07:45
  • GÜNCELLEME09.04.2011 07:45

Yazık Geçen Saatlere’ mi desek yoksa ‘Yorgun Gençlerin Sıkıntısı’ mı?

 Bir bağlılığın ilanı da pekâlâ olabilir: Yıllar Geçse Seninleyim!

 ‘Yenilmenin Galata Sarayı” desek acaba GS taraftarlarını üzmüş olur muyuz?

Çok çağrışımlı bir simge bu YGS.

Çektikçe uzuyor, uzadıkça iki yakası ne yapsak bir araya gelmiyor.

Yalancı Gönlün Sevdası” desek herhalde imge dünyasına doğru yelken açmış oluruz.

Mesela “Yaşlı Gözlerini Sil” gibi arabesk bir çağrışıma ne dersiniz?

Lafı uzattığımın farkındayım.

Ama uzun lafın kısası meramımızı anlatmıyorsa kısa lafın uzun tarafını denemek de hiç fena olmaz.

Yükseköğretime Geçiş Sınavı mı daha anlamlı yoksa YGS mi?

Bence birincisi çağrışımlara kapalı olduğu için anlamsız.

Sınavdaki önlemler o kadar abartılıyor ki sınav kelimesi bile bundan nasibini almış gibi.

Onun için hiçbir çağrışım yaratmıyor insanın zihninde.

Çağrışım his, sezgi ve ilham perilerini yardıma çağırmak sayıldığı için etkili ve yetkili kişilerce kopya listesine dâhil edilmiş olabilir.

Mademki kopya çekilmesine karşı önlemler bu denli abartıldı o halde biz de bu abartıyı rahatlıkla abartabiliriz.

 ‘ Yüksek Öğretime Geçiş’in açık anlamı, herhangi bir üniversiteye girebilmek için uygulanacak sınava (LYS) girmeyi hak edebilmektir.

Diğer bir tabirle sınava girme sınavıdır.

Bu furya sürdüğü müddetçe ileride ‘bu da oldu!’ denilecek şeylere hazır olmamız gerekiyor. Belki mizahçılara malzeme olabilir bir durum olsa da sınavla ilgili her türlü gelişim artık öngörü olmaktan çıkmıştır.

Yurdun dört bir yanında açılacak sınava girme sınavları şimdiden kendini hissettiriyor bile.

Bu sınavların insana bir bilgi katkısı olduğunu söylemek safdillik olur. Çünkü sınav için öğrenilen bilgiler sınav biter bitmez nisyana terk edilen bilgilerdir.

 Sıkıntıyla öğrenilen şeyler rahata kavuşulan ilk istasyonda pencereden fırlatılır.

Olağanüstü tedbirlerin alındığı son YGS sınavı sonrası yaşanan şifreli kopya iddialarına bakınız.

Sakınılan göze çöp batar misali o kadar sıkı önleme rağmen ortalıkta bir sürü iddia dolaşıp duruyor. Tozun dumana karıştığı kimsenin kimseye güven duymadığı bir manzaraya karşı karşıyayız. 

Sınav yapanlar sınava girenlere ne denli güvenmediklerini sıraladıkları evlere şenlik yasaklar listesiyle gösterirlerken bu kez sınav yapanlar şifreli soru kitapçığı iddiasıyla kuşku ve zan altında kaldılar.

 Demek ki “dünyada en bulaşıcı şey kuşkudur” diyenler haklıymış.

 Kuşku ve şüphenin bir sınır ya da insaf çizgisi yokmuş.

 Hâlbuki asıl olan şey insanın insana güvenmesidir.

 Güven yoksa ne kilitli kapınızdan emin olabilirsiniz ne de gözkapaklarınızı gecenin karanlığına rahatça kapatabilirsiniz.

Sınavlar bize hiç öğrenmek istemediğimiz bir şeyi, babamıza bile güvenmememiz gerektiğini neredeyse döve döve öğretti.

Sahi, yüz binlerce öğrencinin girdiği bu sınavlar acaba bu gençleri nereye hazırlıyor? Korkuya, endişeye, ümitsizliğe, karamsarlık ve kötümserliğe mi yoksa giderken ülkeyi de yanlarında götürebilecekleri gelecek güzel ve anlamlı yarınlara mı?

Problemi olan gençler test çözerler, meselesi olan gençler ise çözümleri teste tabi tutarlar.

Beş şıkla sınırlandırılmış kısır muhakeme sonucu gösterilen seçeneklerden birini işaretleyen YGS kuşağı için bilgi işine yarayanı karalamaktan ibarettir.

Bir hakikatin o an için doğru olup işimize yarıyor oluşu onun dünyaya saldığı bilgi ve hikmet ışığından daha önemlidir artık.

 Hayatın pin kodunu doğru girememiş gençlerin elbette YGS şifresini çözmeleri öyle kolay değil.

Harflerin sırt sırta dizilişlerinden ve her sözcükte mahfuz dudak okumalarından edindiğim çağrışıma göre YGS’nin şişen avurt ve havaya kalkan yumruk kıvamındaki açılımı şudur: Yanlış Gidişata Son!

Hüseyin Akın - Haber 7
akinakinhuseyin@hotmail.com

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat