Vatanım devletim bayrağım ve dinim için
- GİRİŞ15.05.2023 09:42
- GÜNCELLEME15.05.2023 09:42
Vatanımın, devletimin, bayrağımın ve dinimin bekası, selameti, istiklali için reyimi, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a verdim.
İslam âlemi açısından da Haçlı âlemi açısından da Türkiye olarak çok stratejik bir coğrafyada yer almaktayız.
Bu gerçeği, bu toprakların bir Kelime-i Tevhid toprağı olduğunu bilen amentü sahibi aklıselim sahibi herkes bilir.
Böyle olduğuna inanmayanlar için de şu kadarını hatırlatalım.
“Acaba Haçlı Batılı, sanki kendi memleketlerinde bir seçim varmış gibi asla üstlerine vazife olmayan bize ait bir seçimde neden muhalefete destek vermektedirler?” Geçelim.
Coğrafi olarak sahip olduğumuz topraklarımız ve üzerinde kurulan devletimiz, İslam karşıtı bütün ülkeleri ve milletleri rahatsız etmekte ve bir türlü bu topraklarda Müslüman bir milletin ve kurduğu devletin varlığını kabul edememektedirler.
Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan’a karşı ve tabi Cumhur İttifakına karşı yapılan bütün propagandalara bakıldığında, esas meselenin bu husus olduğu meydandadır.
İşte bu hakikatler muvacehesinde Müslüman her ferdin yaptığı gibi; vatanına-devletine- milletine-bayrağına-dinine samimiyetle bağlı birisi olarak, ailemle birlikte vazifemizi ifa ettik.
Amentü sahibi her Müslüman bilir ki, biz seferden sorumluyuz, netice Allah’a aittir. Kalpleri evirip çeviren O’dur ve O’nun ezelden yazdığı bir netice vardır. Amenna…
•
Yaklaşık 40 yıldır siyaseti sahadan ve salonlardan takip etme imkânım oldu. Oy verme yaşım müsait olmadığı dönemlerde bile siyasetin içindeydim.
Milli Selamet Partisi kurucu ve milletvekillerinin çoğunun yakınında bulundum. Tabi Erbakan hocanın dizinin dibinde de oldum.
Mesela Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan’ı, 1977 yılında ilk defa Ankara Demetevler’deki sinema salonundaki parti programında görmüş ve tanımıştım.
İstanbul teşkilatıyla gelmişti. O tarihlerde bile lider olacağı belliydi. Erbakan hocamızdan sonra en çok alkışı alan ve ilgiyi gören Tayyip Bey’di.
Zatım da programın sunucusuydu. İşte o yıllardan itibaren bu davanın eri olarak; yolumuzdan, yönümüzden şaşmadan ve inanç kodlarımızı zaafa uğratmadan bugünlere geldik.
Neler gördüm, neler yaşadım, neler duydum, neler dinledim. Kimlerin saptığını, kimlerin sapmadığını, kimlerin mürai olduğunu, kimlerin imanında sabit kaldığını gördüm.
Yani R. Tayyip Erdoğan bugünlere gelirken; vatanına-devletine-bayrağına ve amentüsüne olan inancındaki, teslimiyetindeki ve sadakatindeki güç ve inançla geldi.
•
Ezcümle:
Bütün bunlara şahit olan birisi olarak 2002 yılından bu tarafa elbette vicdanımın ve imanımın gereği R. Tayyip Erdoğan’a oy vermeliydim.
Haçlı Batıya muhtaç olmayan bir ülkenin özlemini çekmenin ne demek olduğunu, kendisini bu topraklara ait hisseden Müslüman yürekler anlayabilirdi.
Erdoğan, bu yüreklerin sahibinin lideri olarak 1970’lerden bu tarafa yolundan ve imanından taviz vermeden, tüm şeytani engellere rağmen sefere çıktı ve zaferin sahibine teslim olarak yoluna devam etmektedir.
YENİ AKİT
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol