Avrupa’da enerji krizi ve tedbirler

  • GİRİŞ06.09.2022 08:13
  • GÜNCELLEME06.09.2022 08:13

Avrupa’nın hâlihazırdaki en büyük meselesi, şüphesiz enerji krizi… Soğuk bir kışa hazırlanan Avrupa ülkelerinde, enerji tasarrufu için tabir yerinde ise sinekten yağ çıkarma misali çok detaylı tedbirler alınıyor... 
 
İngiltere’de başbakanlığı Boris Johnson’dan devralacak isim belli oldu… Hâlen Dışişleri Bakanı olan Liz Truss. Maliye Bakanı Rishi Sunak’a karşı epey farkla yarışı kazandı. İngiltere, bir önceki başbakan (2016 -2019) Theresa May’den bir Margaret Thatcher çıkaramadı. Bakalım Liz Truss beklentileri ne kadar karşılayabilecek… Bayan Truss, başbakanlık için yarışırken, en büyük vaat olarak enerji meselesini kısa zamanda hâl yoluna sokacak önemli bir plan uygulamaya koyacağını ilan etti. Ama bu planın ne olduğunu açıklamadı. Bakalım dediğini yapabilecek mi? İngiltere enerji krizinden en fazla etkilenen ülkelerin başında geliyor. Bu krizle baş etmek için çok sıkı tedbirlere başvuruyor. Okulların eğitimini üç güne indirmek de dâhil bütün radikal tedbirleri tartışıyor! Parti liderliği ve başbakanlık yarışını kaybeden Rsihi Sunak’ın daha önce açıkladığı 15 milyar Sterlinlik destek paketi, muhalefet tarafından gecikmiş ve yetersiz bir tedbir olarak değerlendirildi. Sunak, enerji şirketlerinin bu krizde çok yüksek kârlar elde ettiğini ve bundan dolayı yüzde 25 oranında ek vergilendirmeye gidileceğini, fiyatlar normale dönünceye kadar bu ek vergi uygulamasının süreceğini belirtmişti. Her hâl ve şart altında, diğer Avrupa ülkeleri gibi İngiltere’yi de uzun ve soğuk bir kış bekliyor. Bunun için klimaların çalıştırılmasından, kamu binalarının aydınlatılması ve havuzların ısıtılmasının yasaklanmasına kadar, birçok tedbir birlikte hayata geçiriliyor. Fakir hanelere de 400 Sterlinlik bir enerji desteği verilmesi kararlaştırıldı. Ancak bütün bunların yaşanan krizi hafifletmek için yeterli olacağına ihtimal verilmiyor. Şayet Liz Truss vadettiği gibi enerji krizini yönetebilirse, selefi Theresa May’dan daha kalıcı olarak başbakanlık koltuğunda oturabilir…
Fransa’da Macron ikinci defa başkanlık seçimini kazandı, ancak pek çok konuda başarısızlık yaşadığı için, rakiplerinin zayıflığından istifade ile koltuğunu koruyabildi. Tabii en büyük şansı veya avantajı, aşırı sağcı adaylara karşı halkın kerhen ondan yana tercihte bulunması oldu. İşte bu Macron, şimdi yine çözemediği problemlerle boğuşmaya devam ediyor. Ukrayna meselesine dair politikada da hep başarısızlık yaşadı. Bilhassa Putin ile yaptığı temaslarda beklediğini bir türlü elde edemedi. Şimdi enerji krizi hepsinin üstünde kendisini zorluyor. Fransa da, diğer Avrupa ülkeleri gibi kısıtlamalarla sonuca gitmeye çalışıyor… Fakir hanelere 100 avroluk yardım hiç de yeterli görülmüyor bekleneceği üzere! Mağaza vitrinlerinin gece 01.00-06.00 arası karartılması da hakeza. Avrupa kıtası çapında, bu gibi tedbirlerle ortalama yüzde 15’lik bir tasarruf sağlanmaya çalışılıyor. Bunu başarabilse dahi, genel ihtiyaç karşısında şüphesiz çok yetersiz kalacak. Almanya her zamanki farkıyla bu tasarrufu yüzde 20 seviyesinde hayata geçirmek istiyor. Aldığı tedbirlerle bunu başarma ihtimali en yüksek olan ülke. Yani Alman disiplini farkı. Velakin Rusya tarafından da bu konuda en fazla sıkıştırılan ülke yine o!.. Almanya tasarruf için tedrici bir şekilde sonuca gitmeye çalışırken, Rusya iyice sıkıştırdı ve Kuzey Akım 1 üzerinden bu ülkeye akan gazı, önce yüzde 80 azalttı, daha sonra tamamen kesti. Her ne kadar geçici olsa ve sebep olarak teknik arıza gösterilse de, Almanya’nın nasıl bir zorlukla yüz yüze olduğu ortada. Aslında bu bütün Avrupa’nın kaçınılmaz sıkıntısı. Alternatif kaynaklarla tedarik zincirini çeşitlendiremedikten sonra, yalnızca kısıtlamalarla, kamu binalarını ısıtmamakla bu problemin altından kalkamazlar. Almanya şimdi kamu binalarının koridorlarını ve toplantı salonlarını ısıtmayı devreden çıkararak, sinekten yağ çıkarmaya çalışıyor âdeta! Tabii ki bu yetmeyecek ve asıl büyük problem kriz daha da büyüyüp fabrikaların çalışmasını etkilediği vakit yaşanacak. Dananın kuyruğu o vakit kopacak… Almanya’da, özel konutlarda bulunan havuzların ısıtılması da yasaklanıyor. Tedavi maksatlı olanlar muaf tutulacak. Reklam Panoları akşam saat 22.00-06.00 arası karartılacak.
Nereden nereye… Düne kadar nükleer enerjinin bolluğu sayesinde şehirler arası yollarını bile ışıl ışıl aydınlatan Belçika, şimdi umumi mekânlardaki fazlalık ampulleri söndürerek krizi göğüslemeye çalışıyor. Aynı şekilde İspanya yaz boyunca soğuk kışa hazırlık olmak üzere, bir dizi tedbir aldı. Bunların arasında klimaların 27 derece ile sınırlandırılması, kamu binaları ışıklarının ve alışveriş merkezleri vitrinlerinin tamamen karartılması da uygulandı... Evet, bütün Avrupa’yı genel olarak dondurucu bir kış korkusu sarmış durumda. Öbür tarafta da Rusya, kendisine karşı yaptırım uygulayan Avrupa’yı cezalandırmak için, günbegün vidaları daha da sıkıştırıyor. Bakalım sonuç ne olacak?

TÜRKİYE GAZETESİ

Yorumlar1

  • Kaan 1 yıl önce Şikayet Et
    Çok teşekkürler
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat