Güven!

  • GİRİŞ01.09.2023 08:23
  • GÜNCELLEME01.09.2023 08:23

Hiç test etmek zorunda kaldınız mı bilemiyorum.

Şahsen iki-üç defa çok anlamlı testlere tabi oldum.

Ve ne yazık ki meselenin üzüldüğüm tarafı; “Eyvah biz nasıl bu hale geldik” dediğim türdendi hepsi de.

Kendimi en azından “güvende” hissederken öyle olmadığının yüzüme çarpılması çok üzücü bir şeydi. 

Artık “müzelik bir değer” haline doğru hızla sürüklediğimiz ve olmadığında hiçbirimizin emniyette olamayacağı bir olgudan bahsediyorum; yani “güven” duygusundan.

Birbirini tanımayan insanların, birbirine ne denli potansiyel “güvenilmez insan” muamelesi yaptığını, herhangi bir zamanda ve herhangi bir yerde hatta isterseniz bir “sosyal deney” bile uygulayıp görebilirsiniz.

Büyük bir ihtimalle orada alacağınız sonuçlar da çok üzücü olacak…

“Abi, kimliğimi bırakayım isterseniz. Hemen, ileriye doğru gideceğim. Aracımın lastik tamiri için anahtar lazım” diyerek girdiğim birkaç tamircinin neredeyse umursamaz halleriyle hüsrana uğramıştım birkaç yıl önce.

Kendi başıma halledebileceğim basit bir iş için bir anahtar bulamayıp “pes ederek” ücreti mukabilinde aracımın lastiklerini ancak yaptırabilmiştim.

Aradan geçen birkaç yılın ardından, bu defa da başka bir imtihanla test edildim ya da test ettim şu “güven” denen cevheri.

Heyhat!

“Ne çok şey gitmiş bizden” dedim yine.

Sadece bana yapıldıysa hiç mesele bile değil bu.

Lakin öyle olmadığına inandığım için yazma gereği duydum.

Koskoca mahallede, bir takviye kablosu için imtihan olmak nasılmış onu da gördük.

Sadece on saniyelik bir işlem sonrası geri verilecek basit bir kablo için tam bir buçuk saat etrafı sorguladım. Hatta yol üzerinde bir tamirci de vardı ve aradığım şey orada duruyordu.

Yüz metre ilerideki bir iş için “Usta, iki dakika alıp geri versem olur mu?” dedim.

“Sormasak daha iyiymiş” dedim ardından.

“Ben eğitimciyim. Biz, bu milletin merhametli, cömert, iyiliksever olduğunu anlatıyoruz sürekli.” dediğim halde, cevap çok dokunaklıydı benim için.

Usta, “Abi, o işler artık bitti” dedi.

Ne acı bir itiraf değil mi?

Evet, aracım orada kalmadı şükür.

O sırada bir tanıdık denk geldi ve sorunu halettik; ama bu topluma ait en övünülecek duygulardan biri, bir kez daha cidden sorgulanmak üzere orada kaldı.

Oysa Kur’an ve hadisler, yolda kalmışa yardım etmeyi ne çok öğütlüyordu.

"Çorba pişirdiğinde suyunu biraz fazla koy, sonra komşularına bak, uygun bir şekilde çorbadan onlara ikram et." (Müslim, Birr, 143) diyen bir peygamberin ümmetinden bahsediyorum.       

Yine Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Zalim de olsa mazlum da olsa kardeşine yardım et." Bunun üzerine birisi, "Ey Allah'ın Resûlü! Eğer mazlum ise yardım ederim, ancak zalimse ona nasıl yardım edeceğim?" dedi. Bunun üzerine Resûlullah şöyle buyurdu: "Onu zulümden uzaklaştırırsın veya onun zulmüne engel olursun. İşte bu, ona yapacağın yardımdır." (Buhari, İkrah, 7)

“Kardeş” ile kimin kastedildiği açık değil mi?

Evet, belki de el birliği ile bu hale getirdik güven duygusunu.

Borç alıp zamanında vermeyerek, bir şeyi ödünç alıp işimiz bitince geri götürmeyerek, “bir” almamız gereken şey için “üç” alarak ve daha nice samimiyetsizlik örneği ile…

Fakat, “inadına iyilik” diyerek de bir yol izlenemez mi?

Yakın akraba ve eş-dostların bile birbirine borç vermekten (Karz-ı hasen) çekinir olduğu bir zamanı idrak ediyoruz.

İnsanların birbirine olan bu güven kaybının en büyük kazananı ise maalesef kredi kartlarının sahibi bankalar oluyor.

Güven kaybının “manevi maliyet”inin parasal bir değeri olamaz.

Lakin maddi kayıpların da hesap edilemez durumda olduğunu çok açık olarak ifade etmek lazım.

Bazı şeyler bir defa kaybedilmeye görsün.

Tekrar yerli yerine oturtulması neredeyse imkânsız hale gelebiliyor.

Hafızalar sıfırlanamayacağına göre, iyi ya da kötü tecrübeler geleceği şekillendirmeye devam ediyor ve edecek.

Mutluluğu bile artık bir “endüstri ürünü” olarak satın aldığımız dünyada ne çok şey kaybettiğimizin hesabını kim tutacak?

Böylesine ağır bir muhasebenin altına girmek için en azından doğru zamanı yakalama çabası bile büyük bir kıymet ifade ediyor sanırım…  

DİRİLİŞ POSTASI

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat