Batı-Rusya: Garip bir dost düşman hikayesi
- GİRİŞ17.11.2025 09:11
- GÜNCELLEME17.11.2025 09:11
Bakmayın siz şu Batı ile Rusya’nın bitmeyen peşrevlerine.
Onlar, çıkarları ne ise hep ona göre oynadılar şu dost-düşman oyununu.
İşlerine geldiğinde en güvenilir dost Rusya değil miydi?
Çok uzak bir geçmişe -istesek de- gidemeyeceğimiz bu hikâye, Rusların dünya sahnesine çıktığı bin yedi yüzlerin sonundan beri böyle aslında.
Ne demek istediğimi biraz daha açayım isterseniz.
Napolyon Fransa’sına karşı en sadık dostluk, İngiliz-Rus dostluğu idi; bin sekiz yüzlerin başında.
Hatta İngilizler, dostları için İstanbul önlerine kadar dayanmış ve başarısız bir girişimleri dahi olmuştu.
Yine aynı Rusya bu defa da I. Dünya Savaşında Almanlara karşı İngilizlerin en öneli müttefiki oldu.
Yine Çanakkale’ye kadar onlar için gelmediler mi?
Tabi, eski düşman Fransa ile de artık dost olunmuş ve aynı safta yer alınmıştı.
O Almanya ki, aynı zamanda Rusya Bilimler Akademisinin temellerini de atan “dost” Almanya idi; bir zamanlar.
Bu defa Batı’ya uzaklardan bir dost daha eklendi.
Bu dost, ABD’den başkası değildi tabi.
Ve bundan böyle, Batı bloğunun her zaman destekçisi ve akıl hocası olmaya da devam edecekti; başkanların o meşhur doktrinleriyle.
Birinci Dünya savaşı sonrasında oluşan/oluşturulan “Kızıl Korku” ise artık ABD’nin Rusya’ya karşı hep kullanacağı bir argüman olacaktı.
Savaşta müttefik olan Rusya, artık devrimle birlikte bir tehdit olacaktır zira.
Yine II. Dünya Savaşını hatırlayalım.
İngilizler, Fransızlar ve Ruslar yine aynı safta ve Almanlara karşıdırlar, bir kez daha.
Bu arada ABD savaşa girmemiş ama, “Demokrasinin en büyük silah deposu ABD’dir.” şiarıyla, silah desteğini esirgememiştir, dostlarından.
Öyle anlaşılıyor ki aynı ABD’nin, “Kızıl Korku”su da -tabi muhayyel bir korku olduğu için hiç zor olmamıştı- bir anda buharlaşmış ve yerine “Hitler Korkusu” gelmiştir.
Rusya artık düşman değil dosttur bir süreliğine.
Öyle ya: “Yaşasın çıkarlar.”
Daha savaş sona ermeden çatlayan blokta Ruslar yeniden düşman olacak ve komünizm bir kez daha, “Kızıl Korku” olarak pompalanacaktır etrafa.
Çünkü Hitler’e karşı başarı sağlayan ve tehdidi bertaraf eden Rusların kendisi bu defa da dengeleri değiştiren bir tehdittir.
Bakmayın siz Batı’nın bu dostluk pozlarına.
Denge çok hafif diğerine kaydığında görün siz, nasıl “dost” olduklarını.
Rusya da artık çevrelenmesi gereken çok büyük bir düşmandır.
O yüzden de “Cephe Ülke” konseptiyle kendi coğrafyasına hapsedilmeli ve daha yerinden çıkamadan engellenmelidir.
Bu ülkeler sayesinde tehdit Batı’ya ulaşmadan bu cephe ülkeler tarafından engellenmiş olacaktı.
Türkiye’nin de bunlardan birisi olduğunu hepimiz biliyoruz.
Ve bu faturayı hangi ağır bedellerle ödediğimizi de.
Şimdi bu işlerine gelince dost, gelmeyince düşman olan güçler, BM’nin beş daimî üyesi konumundalar.
Sahada ne yaşanırsa yaşansın arkada, II. Dünya Savaşının pekiştirdiği, bu muhteşem ittifak hiç yara almıyor.
Çin’in de -yeni ve en güçlü tehdit olarak- içinde yer aldığı bu beş işbirlikçi -varlıkları yaşatmak adına- sürekli korku ve şiddet yayarak servetlerine servet katmaya devam ediyorlar.
Bu dost-düşman oyununda kaybedenler ise hep mazlumlar ve zayıflar oluyor ne yazık ki.
Dostluk, düşmanlık bahane, ganimetler şahane!
Diriliş Postası
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol