Ateş çemberi

  • GİRİŞ07.03.2022 11:31
  • GÜNCELLEME07.03.2022 11:42

Türkiye’nin etrafındaki ateş çemberini seyretmekten başımız döndü. Irak, Suriye, Doğu Akdeniz-Kıbrıs, Libya, Yunanistan derken şimdi de kuzeyimizde Ukrayna yanmaya başladı. Yangının biri söndürülüyor bir başka yer yanmaya başlıyor. Etrafımızdaki ateş çemberi İsrail zulmü altında inleyen Filistin ve Kudüs’ü de unutturma noktasına getirdi bizleri.

Çatışmalar devam ederken, milliyetçi muhalefet yapığını iddia eden Meral Akşener’den canhıraş bir çıkış geldi. Akşener, Türkiye’nin Rusya ile kurduğu asimetrik ilişki modelinden sıyrılması gerektiğini kendisini kırılgan hale getiren S-400’lerden acilen kurtulmasını, Akkuyu nükleer santralini derhal millileştirmesini, bölgesel istikrara risk oluşturabilecek Kanal İstanbul projesini durdurmasını istiyor. Akşener hanım, ABD’nin kuyruğuna takıl, NATO’ya teslim ol diyor Erdoğan’a. Suriyelilere gösteremediği hoşgörünün yüzlerce kat fazlasını Ukraynalılar için sergiliyor. Putin’in işgal ve darbe girişimi ile Ukrayna’ya vali atamaya çalışmakla suçluyor. Türkiye’nin çekimser kalması durumunda Putin’in Kars, Erzurum ve Ardahan’ı isteyeceğini vurguluyor.

Meral Akşener’in her şeyimizi teslim edelim dediği Biden ise, Türkiye’yi hasım ülkeler safına oturttuğu için Erdoğan’ın yüzüne bile bakmıyor. Savaşın durdurulmasında aktif rol oynayacak Türkiye’nin kurdukları şeytani oyunu bozacağı endişesi ile üst düzey görüşmelerden kaçınıyorlar. Geçtiğimiz hafta Blinken-Çavuşoğlu ile görüştü. Önceki gün ise ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman, PKK terörüne verdikleri desteği unutarak ABD-Türkiye arasındaki tek sorunun S-400 olduğunu belirterek çözme vaktinden bahsediyor. Sherman’a göre, Putin kendilerinden Ukrayna’nın NATO’ya katılmamasını, Avrupa’dan tehlikeli silahların çekilmesini, NATO’nun 97 öncesi haline dönmesini istediğini bunların ise konuşulamayacak konular olduğunu belirtiyor.  

NATO’yu yöneten, ABD, İngiliz, Alman aklının 2030 vizyonunda konuşlanmayı Türkiye’nin etrafını ateşe vermek üzere yapmaları gayet manidar. Tüm bu gelişmeler yaşanırken Erdoğan-Putin telefon görüşmesi gerçekleşti. Akşener’in düşman ilan ettiği Putin, Türkiye ile konuşarak sorunların çözüleceğini gösterirken, kuyruğuna takıldığı Biden, dıdının dısınının dısı Sherman ile işleri halletmeye çalışıyor.

Putin operasyonların planlandığı gibi gittiğini, Rusya’nın isteklerinin kabul edilmesi durumunda çatışmaların duracağını belirtiyor. Bu arada Zelenskiy yönetimi kaçınılmaz sonun erinde sonunda geleceğinden emin olmalı ki, yurt dışında sürgün hükümeti kurma alternatifini gündeme getirdi. Ukrayna’da mevcut durumda hava hakimiyeti Rusların elinde, Ukrayna’nın abluka altındaki Odesa limanı dışında denizle bağlantıları kesildi. Karada ise sabırlı bir ilerleyiş var. Yahudi Zelenskiy’in ardındakiler olayı uzatabildikleri kadar uzatmayı, Rusya’ya yapılacak ekonomik ambargonun meşrulaştırılması için zemin hazırlanmasını bekliyorlar. Rusya’ya koydukları ambargonun kendi ekonomilerini de vuracağını hesap edemiyorlar.

Akşener’in süflörü  Sherman aklınca Türkiye’yi taraf olmaya zorluyor. Yani, S-400’ü gönderin, Nükleer santralden vazgeçin, Kanal İstanbul’u yapmayın. Bizim kontrolümüzde olun diyor.  Aynı çevreler Filistinlileri de Ukrayna’nın yanında saf tutmaya, Yahudi Zelenskiy’i desteklemeye  kendilerine yapılın zulümleri unutmaya Kudüs’ü İsrail’e teslim etmeye zorluyorlar. Türkiye, Rusya ile ilişkileri kesince Turizmi ne hale gelir. Enerji açığını nasıl kapatır, coğrafyada alacağı riskler nelerdir hesap eden yok.

 

ABD’nin ekonomik yaptırımlarına karşı Rusya’ya yardım eli yine Çin’den geldi. Rus bankaları, Visa ve Mastercard’ın ülkedeki faaliyetlerini durdurmasının ardından Çinli UnionPay ödeme sistemi kullanma kararı aldı. Malum daha önce de Çin ile enerji anlaşmaları yapılmıştı.

Türkiye dört bir yanından risklerle boğuşuyor. Ancak her bir riskte yeni bir fırsat doğurma potansiyeline sahip. Ukrayna’da savaşın Türk ekonomisini vurmasını bekleyenler, Hazar yolu üzerinde hızla gelişen Orta Kuşağın bütün Türk dünyasını ayağa kaldıracağından endişeleniyorlar. NATO’nun patronu ABD, dünyanın merkezinin Orta Asya’ya kaymasını, geleceğin mazlumlar çağı olmasını engelleyemeyecektir.

Yıllardır etrafımızda terör örgütü PKK’ya yaktırılan ateş artık uluslararası bir boyut kazandı. Dün Erdoğan’ı dostları eliyle indirmeyi planlayanlar bugün yaktıkları ateşi söndürmek için Erdoğan’a ihtiyaç duyuyorlar. Herkesin bir hesabı varsa. Allahın da bir hesabı var. Çekilen çilelerin tüm İslam alemi ile birlikte Kudüs’ün de kurtuluşuna vesile olacağını belirterek sözlerimizi milli şairimizin

Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz.
Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz;

Mısralarıyla bitirelim. Vesselam….

İsmail Zelvi / Milat Gazetesi

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat