Şemdinli’ye intihara gelen yüzlerce PKK’lı

  • GİRİŞ07.08.2012 08:29
  • GÜNCELLEME07.08.2012 08:29

Şemdinli’ye intihara gelen yüzlerce PKK’lı
Günlerdir kafa yoruyorum, okuyabildiğim her şeyi okumaya çalışıyorum ama yine de PKK’nın Şemdinli’de başlattığı, şimdi de Çukurca kırsalında devam eden saldırısının arkasındaki mantığı anlamakta zorluk çekiyorum.

Birincisi, hiçbir kuşkum yok: Bu saldırılar intihar saldırıları. Ama öyle vücuduna bomba sarmış tek tek militanların intiharı gibi değil, toplu bir intihar bu.
Gerek Şemdinli’ye ve gerekse Çukurca’ya sevk edilen PKK’lıların pek azı geri dönebilecek; bu saldırıların sonunda sağ kalabilecek. Şimdiden pek çoğu öldürülmüş durumda zaten. Ve herhalde kendileri de sonucun böyle olacağını önceden biliyordu.

Toplamda kaç PKK’lının Şemdinli bölgesinde, kaç PKK’lının da Çukurca bölgesinde olduğunu bilmiyoruz. Bu konuda çelişkili açıklamalar var. Ama toplamı 500’den fazla 1000’den az olmalı.

Bu kadar insanla koca Şemdinli’de ve sonra da koca Çukurca’da alan hakimiyeti sağlanabileceğini, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin hiç değilse bir süre için geri püskürtülebileceğini düşünmüş olamazlar. PKK yöneticileri ne kadar dünyadan kopuk olurlarsa olsunlar böyle bir şeyi hayal etmiş dahi olamayacak kadar savaş tecrübesine sahip insanlar, Türk ordusunu ve gücünü bilen insanlar.

Kaldı ki böylesi bir alan hakimiyeti geçmişte (20 yıl önce) bir kez Şırnak merkezde sağlanabildi, bunun sonuçlarını da gayet iyi hatırlıyor PKK’lı komutanlar.
Tamam, uzaktan şu teşhisi koymak mümkün: Türkiye’nin 20 yıl önce Şırnak’ta yaptığı gibi Şemdinli’yi, kendi şehrini bombalamasına kadar varacak bir tırmanma istedi belki de PKK.

Ama 20 yıl önce ne insansız hava araçları vardı ne de bugünkü kadar geri çekilmişti PKK.
Esasen 1994 yılından itibaren bütün büyük çaplı, yani 20’den fazla militanın katıldığı PKK saldırıları birer intihar saldırısı. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri o yıl stratejisini değiştirdi, saldıran PKK grubunu mutlaka takip etti, mutlaka ya yok etti ya ağır hasar verdirtti.
Bu savaşı yakından izleyenlere sorun: PKK’nın büyük çaplı saldırı sayısını yılda iki üçe düşürmek zorunda kalmasının, militanlarını kalabalık gruplar halinde dolaştıramamasının arkasındaki temel sebep budur.

Peki bütün bunlara rağmen Şemdinli’deki intihar saldırısı neden yapıldı?
Sahiden mantıklı bir cevap bulmakta, 40 yıldır süren savaşın kendi mantığı içinde bir izah getirmekte ciddi zorluk çekiyorum.
PKK olsa olsa şunu ‘başardı’: Kürt sorununa akılcı ve barışçı ve adil bir çözümü savunanlar, bu saldırı yüzünden seslerini kısmak zorunda kaldılar.

Türkiye bu sorunu PKK ile değil PKK’ya rağmen çözmeli

ŞEMDİNLİ’deki anlamsız intihar saldırısını yapan PKK belki yeniden Oslo’daki gibi bir görüşmeci sıfatı kazanmaya çalışıyor ama korkarım bu şanslarını (en azından bu hükümetin nezdinde) çoktan kaybettiler.
Fakat yeni bir Oslo sürecinin görünür gelecekte olmayacak olması, Kürt sorununun da ilanihaye çözülmeyecek olması anlamına gelmez. Hele hele hükümetin ‘Artık Kürt sorunu yok’ şeklindeki görüşünün geçerli olduğu anlamına hiç gelmez.
‘Kürt sorunu’nun varlığının turnusol kağıdı, kısa zaman içinde öleceğini bile bile insanların PKK’ya katılmaya devam etmesidir.
Bakın, Çukurca’daki karakol baskını sonrası ölen PKK’lıları arayan köylülerin fotoğrafı vardı dün gazetelerde. Bu fotoğraf ‘sorun’un da özü: O köylüler biliyor ki ölen çocuklar kendi akrabaları, hatta çocukları belki.
PKK’ya katılımların önünü kesmek demek, o katılanları dağa yollayan şartların ortadan kaldırılması demektir. Dile kolay belki ama bir yerinden de başlamak gerek.
Madem hükümetimiz ‘PKK’sız çözüm’ü seçti ve PKK da kendini bir ‘çözüm ortağı’ olmaktan çıkardı; yapılması gereken belli: Kürtlerin kendilerini daha az eşit hissetmesine neden olan her şeyin ortadan kaldırılması için aktif tedbir alınması.
Hala ‘Analar ağlamasın’ diyorsak, önümüzde başka yol da yok...

Yazının devamını özgün kaynağından okumak için tıklayınız

Yorumlar7

  • yanlışlara karşı duran şahıs 11 yıl önce Şikayet Et
    kemal tebrizliye. kardeşim sen kürt olarak yurt dışına pasaportunla gittiğinde sana kürt hoşgeldinmi diyorlar havalimanında senin türkiyede yaşıyorsan bu ülke kimliği taşıyorsan herkes türktür alt kimliğin kürt laz çerkezdir o ayrı.ingiltere vatandaşı türkiyeye geldiğinde ingiliz demiyormusunuz bu ülkeyi bölmek için yırtınmayın size pabuç bırakmayız bu ülkede yaşıyorsan türksün. sizin apartmanınızın ismi yok mu o apartmanda laz çerkez kürt alevi oturmuyormu ama apartmanın girişinde apartman adı olarak tüm oturanların ismimi yazıyor yoksa tek ortak bir isim mi bilmem anlatabildim mi o sığ bakış açınıza
    Cevapla
  • ALAİ KOC 11 yıl önce Şikayet Et
    tebrizli... hadi git bunu tebrizde söylesene sallandırsınlar seni ayaklarından..sonra da boynundan..yediğin ekmeğe ihanet etmeyeceksin.çok istiyorsan ıraktaki kürt kardeşlerinin yanına gideceksin aslanım..
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • rüstem zaloğlu 11 yıl önce Şikayet Et
    sayın kemal tebrizli...... bu tür ırkçı söylemleri kulanbilmek hak kapsamında le alınıyorsa bu işin sonu olmaz zaten,yani yanışa karşı yanlışlamı karşılık verecez,türkçülük ne kadar yanlış ve inancııza aykırı ise kürtülük de aynı şekilde yanlıştır.yaratşlıtan varolan haklarımzı dilimizi kültürümüzü güzelliklerimizi elbete aşayaaz ama ırkçılığa şöenizme kaçamayacak şekilde olmalı...kürtler hak arama mücadelesinde daha fazla hakzılıklar yaratarak haklarını alamazlar......
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • kemal tebrizli 11 yıl önce Şikayet Et
    kürtlerin her türlü hakkı var diyenlere cevap. gerçekçi dürüst ve doğru olmalıyız. kürtler türk kimliği altında türk olduklarını beyan ettikleri sürece hakları var. kürtler ne zaman kürdüm derse işte o zaman hakları bitiyor. örneğin sabah okulda çocukları sıra ediyorlar.. türküm doğruyum çalışkan. ne mutlu türküm diyene dedirtiliyor. kürt çocukları da kürdüm daha doğruyum daha çalışkanım diyebiliyormu? ne mutlu kürdüm diyebiliyorlarmı? hani kürtler her türlü hakka sahipti
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • rüstem zaloğlu 11 yıl önce Şikayet Et
    ağzı olan konuşuyor... hepiniz koltuğunuzda oturup heybeden sallıyorsunuz bölgenin siaet uzamnalrı kesildiniz,her bir oaın eylemnin ardından maç kritiği yapar gibi yazarların bu kadar cümle kurup felsefe yapmasından nefret ediyorum bıktım..devletin halkı kazanması veya kaybetmesinin yolu ne ise söylede bilelim,kaçak elktrik ve su had safhada,çocukları yaşlıları hastalar sürekli yardım alma sıralarında.1 pkk lı eylem yapıp herhangi birinin evine sığınabiliyor ve o kişi şikayette bulunamıyor korkudan,peki devlet israil gibi bir pkk lı elem yaptı die tüm mahaleyi bobardımana tabi tutuyormu,bunlar hepsi pkk ya karşı başarı için dezavantaj..sade halkın devletle bir alıp veremediği yok.örgüt onların arasında hakimiyet kurmuş bizim güümümüzde olacaksınız devletin değil.yoksa sen halka ne verirsen ver bişey değişmez,devlet bu silahlı çeteleri altetmediği müddetçe halkın tarafını belli etmesi zor...
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat