Sevgili okurlarım, Sarkozy akıllısının (!) Fransız meclisinde minyatür bir gruba çıkarttırdığı  demokrasiye, bilime, fikir özgürlüğüne ve de akla ziyan yüzyılın en büyük sansür  yasasının ardından ne dense az kalıyor.

Bu trajikomik saçmalığın sahibi hakkında Aydemir Akbaş dahi “Sahi o p….nin adı ne idi? Dur hele p…. bile az gelir ona” deyiverdi.

Fransa’yı birdenbire çok övündükleri Fransız Devrimi öncesi dönemlere götüren bu irtica yasası ile muhteşem (!) Sarkozy ve meclisteki azınlığın da azınlığı şürekâsı tarihe geçti de…

Altın harflerle değil, organik başka materyalden harflerle…

Dolayısı ile Fransa şimdilerde Amerika’dan, İngiliz medyasından, Afrika’dan, Meksika’dan, tüm dünyadan gelen kınama mesajlarından başını kaldıramıyor.

Bu fıkra gibi gayri ciddi Fransız komedisi enternasyonal siyaset alanında ciddi ciddi kınanmak zorunda kalınıyor.

Fakat komedi alanına yaptığı mühim katkı dolayısı ile ister istemez bu alanın önemli aktörleri tarafından da, olsa yüzyılın sürrealist kreasyonu dalında ödüle aday gösterilebilecek sansür ve dikta kararına mizah ve komedi alanından da önemli itirazlar var..

Örneğin Sarkozy’nin Fransa’sını kınayanlara dün Temel de bomba bir açıklama ile katıldı. Temel bundan böyle hiçbir Fransız ile aynı fıkrada yer almak istemiyorum diyerek konuyu önemli bir noktaya taşıdı.

Gazetecilerin ısrarlı soruları karşısında Temel çalıştığı dönemlerdeki bir anısını naklederek açıklamalarını sürdürdü. O dönemde bir Fransız’ın siz Türkler sadece para için çalışıyorsunuz ama biz onurumuz için çalışırız sözüne Temel haklısınız neyiniz eksikse onun için çalışırsınız demiş.

Konuyu uzattıkça uzatırız elbet de…

İşin esprisi bir yana zavallı Sarkozy içteki ekonomik başarısızlığını halkının gözünden saklama, halkının dikkatlerini başka yöne çekme uyanıklığı peşinde koşarken bu kez gerçekten çetin cevize tosladı.

Karşısında sıradan bir hükümet yok. Haksızlıklarla mantıksızlıklarla sabırla ve inatla boğuşmaya alışmış üyelerden oluşan bir hükümet var.

Sarkozy, darbe girişimleri, antidemokratik uygulamalar, parti kapatmaları, türban baskıları, imam hatip sorunları diye diye uzayıp giden bir listeyi delip geçen bir başbakana kolay lokma olacak.

Ağır ekonomik bunalıma koşar adım ilerleyen ülkesini düze çıkarmak için çaba harcayacağına boş hayaller peşinde patinaj yapan,

Uyanık (!) Sarkozy başarılı bir uluslararası ekonomi politikası izleyen Erdoğan’ın enerjisini böyle ucuz numaralarla emebileceğini sanıyorsa onda da fena halde yanıldığını görecek.

Göreceğiz el mi yaman bey mi yaman.

Vah Sarkozy vah.

Prof. Dr. Kenan Ulualp - Haber 7
ulualp@kenanulualp.com