Adi taifesinin musibetlerini ifşadır

  • GİRİŞ28.04.2011 16:45
  • GÜNCELLEME28.04.2011 16:45

Her ne kadar elimizin ayarını tutturamayıp Haber 7 Dayısının kemiklerini un ufak etmiş isek de kendisinin ukalalığı dışında kötü huyunu görmüşlüğümüz, bilmişliğimiz yoktur... Ve dahi eşraf-ı vükeladan hakkında tek bir saygısızlık ve densizlik şikayeti gelmiş değildir...

Bizim en büyük problemimiz Adi taifesiydi. Buna şek ve şüphe yoktu. Biz de diğer korsanlar gibi alem-i garaipte seyir halindeydik. Ancak sularımızdaki etkinliğimizden gocunan korsan kılıklı haydutlardan farkımızı göstermek zorundaydık.

Bizim seyrettiğimiz sularda geniş sülalesinden müteşekkil bir donanma kuran Adi taifesi suret-i haktan görünüp, bel altı vuruşlarla kendisini alemin kralı gibi gösteriyordu. Aslında bizim varlığımız sayesinde itibarlı hale gelen suları kirleten bir taife olmasına karşılık, dürüstlüğün geçer akçe haline gelmesinden dolayı kendisini dürüst ve asil gibi gösteren taifenin şefi Baş Adi, fırsatını buldukça kıyıda köşede sahipsiz bulduğu tüccar gemilerini yağmalayıp, taifesine tecavüzden geri durmaz idi. Ol kimesne, Devleti Muazzama yetkilileri ile Korsanlar hakkında pazarlık ederken dahi kendi şahsi hesapları doğrultusunda imtiyaz ve tavizler kopartmaktan geri kalmayacak kadar haristi...

Her ne kadar müttefikleri ve muhatabı olan devlet ricali, onlar hakkındaki şikayetlerden yılıp, dirliğini ve düzenliğini bozma noktasına gelmiş ise de yağma ve vurgunculuktan elde edilen hediyelerin ve vaatlerin tatlı getirisi işin nihayetlenmesine engel oluyordu...

Esasen bu sularda 4-5 korsan ocağından başka ehemmiyetli donanma yoktu. Düveli Muazzama öncesi bu sularda sorgusuz sualsiz, kanun tanımaksızın hüküm süren donanmalar eski ehemmiyetlerini külliyen kaybetmişlerdi. Arkalarını kafir birliklerine dayayıp bizimle gizli veya açık mücadele etmek yolunu tutmuşlardı. Kendilerini ilk fırsatta ortadan kaldıracağımı biliyorlardı.

Sanıyorlardı ki bizimkiler ezilebilir, sürekli aldatılabilir bir taifedir ve ilelebet zillet altında kalmayı kabullenebilir... Oysa bütün kudret Allahü Teala Hazretleri'nin elindedir ve takdir onundur. O bize bir dönem zillet altında kalmayı takdir etmişse bizim bu hükme muhalefet etmemiz mümkün değildir. Ama onun izni ile kükrediğimiz zaman da Arslan soyluluğun ne demek olduğunu bilen düşmanlarımızın titrememesi mümkün değildir...

Biznillah kükreyişimizin yetmesi suretiyle onların etkinlik ve hakimiyetlerini kolayca ortadan kaldırmamıza rağmen onların boşattığı sularda hakimiyet kuran Adi taifesinin donanmaları fırsatı ganimet bilip, kendilerine muteber bir yer edinmekle kalmamış, etraflarına topladıkları başı bozuk takımından oluşan küçük donanmalarla adeta bu suların en büyük donanması gibi davranır hale gelmişlerdi...

Biz de onların üzerine seyri sefer edip, suların gerçek hakimi kimmiş göstermek istedik...

Aman dilediler ve bizsiz bu sularda yelken açmalarının mümkün olmadığını beyan ederek bizi seferden vazgeçirdiler...

Biz onların sözlerinin güvenilmez ve taahhütlerinin itibarsız olduğunu bilir idik. Ama onların oyunlarına engel olacağına ve namertliklerine göz yummayacağına dair bize teminat veren itibarlı saydığımız bir Şahit var idi.

Sonradan idrak eyledik ki Adi'nin yanında duran ya huyundan ya suyundan etkilenirmiş... Bilahare bir fırsat bulup bu konunun detayları hakkında da yazmak inşallah nasip olur ya da Allah bize gıybet illetinden uzak durmayı nasip eyler de konuyu burada kapatır, detaylarına girmeyiz...

Ol vakte kadar ganimetimiz bereketli, yağmamız bol, kadırgamız sağlam, ufkumuz açık olsun...

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat