İsrail’in gurur kaynağı olan demir kubbe sistemi neden yetersiz kaldı?

  • GİRİŞ13.05.2021 09:55
  • GÜNCELLEME14.05.2021 08:47

Kudüs’te İsrail’in Mescid-i Aksa saldırıları sonrası tırmanan gerilim, hızlıca büyüdü.

Bir yandan İsrail’in Arapların yoğun yoğun yaşadığı yerleşim yerlerinde iç savaş görüntülerini andıran görüntüler ortaya çıktı.

Öbür yandan da İsrail, dünyanın en büyük açık cezaevi olarak nitelendirilen abluka altındaki Gazze’ye yeniden ağır saldırılar başlattı.

 

Fakat bu defa yeni bir şey de karşımıza çıktı.

Filistinli direnişçilerin İsrail’in canını acıtan füzelerinden söz ediyorum.

 

Malum, gece saatlerinde Tel Aviv semalarından gelen görüntüler, bir tür ‘Yıldız savaşlarını’ andırıyordu.

Hâlbuki gerçekte orada gördüklerimiz, Gazze’den fırlatılan yüzlerce füzenin İsrail hava savunma sistemi Demir Kubbe (Iron Dome) tarafından karşılanmasına dair görüntülerdi.

 

İsrail’in övünç kaynağı olan ve hiçbir zaman kurtulamadığı güvenlik paranoyasına karşı, elindeki en etkili silahlardan biri olarak gördüğü Demir Kubbe sistemi, fırlatılan füzelerin büyük bölümünü yine havada imha etmeyi başardı.

 

Ama hepsini değil.

 

Bu füzelerin bir kısmı hedefini buldu, Aşkelen’daki Petrol ve Elektrik tesislerinde yangınlar çıktı.

Aşdod Liman vuruldu, Gazze’deki kayıplarla karşılaştırmak mümkün olmasa da, İsrail’in canını yakan ve caydırıcı etkileri olan sonuçlar üretti bu gelişmeler.

 

Gazzeden tek tek ya da az sayıda füze aynı anda fırlatılmış olsaydı, bu durum Demir Kubbe sistemi açısından büyük ihtimalle problem olmayacaktı.

Ancak, kısa süre içerisinde yüzlerce füze fırlatılınca, İsrail’in savunma sistemi bunların hepsini birden karşılamada zorlandı.

Öyle olunca, Tel Aviv’in ya da İsrail’e ait kritik tesislerin yüzde yüz güvenlik garantisinin olmadığı anlaşıldı.

 

Caydırıcı etki dediğimiz şey bu.

 

Önceki gece İsrail radyosu yaşananların yorumlarken, kuruluşundan buyana İsrail’e yapılan en büyük füze saldırısı tabirini kullandı.

Anadolu Ajansına konuşan Filistinli siyasi analist ve yazar İbraihm el-Medhun ise, şöyle bir değerlendirmede bulundu:

 

"İsrail'e bir kerede bu denli büyük bir saldırı ilk kez yapıldı, bu önemli bir gelişme. İsrail'in vahşi saldırı politikası varsa Filistin direnişinin de caydırma politikası var. İsrail'in Gazze'ye kara operasyonu başlatmayı düşünmesi direniş kuvvetleri için fırsat olur. O zaman hava saldırıları eriyecek ve bu da Filistinliler için ilk zafer olacak. İsrail, 2012 yılında bunu denemiş ve geri çekilmişti."

 

Bu böyle olsa da, İsrail’in askeri anlamda net bir üstünlüğü var.

Bu durumda önümüzdeki günlerde neler olabileceği üzerinde dururken iki seçenekten bahsedilebilir.

Birincisi, İsrail Filistinli direnişçilerin bu etkili hamlesini bahane ederek, intikam duygusuyla Gazze’ye yönelik katliamlarının dozunu artırabilir.

 

Bu kötü senaryo.

 

İkincisi, kullandığı sistemin zafiyetlerinin daha büyük maliyetler üretebileceği korkusuyla geri adım atabilir, bir ateşkes sağlanabilir.

 

Bu da iyi senaryo.

 

Geçmişte bu türden alevlenmeler olduğunda gelişmelerin iki türlü de ilerlediğine dair örnekler var.

Buna karşın, hükümet kurmakta zorlanan, girdiği seçimlerde net zaferler elde edemeyen Başbakan Netanyahu, bu olup bitenleri iç siyasette ve karşı karşıya olduğu yolsuzluk suçlamalarını kamufle etme niyetiyle kullanmak isteyebilir.

 

Diğer yandan, Gazze’den fırlatılan füzelerle ilgili önemli bir bilgi daha gün yüzüne çıktı.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları, Gazze'nin İsrail tarafından vurulmasının ardından Tel Aviv'i hedef alan saldırılarda ilk kez İran'ın 'SH85' tipi füzelerinin kullanıldığını açıkladı.

 

Bu bilgi şu anlama geliyor:

İran, Filistinli direnişçi gruplara bu füzeleri temin ederek, İsrail’e Gazze’den cevap vermek istemiş olabilir.

Tahran yönetimi, İran’ın nükleer araştırma sırlarına sahip olan Fahrizade suikastı ve Natanz saldırısı sonrası, İsrail’e misillemede bulunulacağına dair açıklamalar yapıyordu.

Geçen hafta İran Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Hüseyin Selami, İsrail’in çok küçük olması nedeniyle büyük bir taktik operasyona karşı savunmasız olduğu yönünde açıklamalar yapmıştı.

 

 

Yorumlar1

  • Hakkı An 2 yıl önce Şikayet Et
    Tam bir ahmaklıktır DEMİRKUBBE. Önce suriye den gelen füzelerle vuruldular ki Antenlerinin baktığı bölge dışında işe yaramıyormuş. Sonra Gazze den gol yediler; ki antenleri e algoritmaları yüksek yapıların en tepesine göre kendini köreltiyor. ve en önemlisi; bütün savunma baştan hatalı. BAŞKA hataları bizde kalsın:)) Her doğr her yede söylenmez. Düşünün bir sürahiyi kum çakıl taşı su ile nasıl doldurursunuz. Bunlarda bir taş var nerde su nerde kum nerde çakıl.. TIRIVIRI, birde İRAN a saldırı hazırlığı yapıyorlar ki Nükleer tesislerini vuracaklar?! SOCATRA adasında Girit SUDA da Nükleer denizaltı ile üsleniyorlar.Uçmasını bilmeyen şempanye hikayesi. Bunların MAZERETİ Kafalarındn büyük.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat