Dün, Başkent kulislerinde dikkatler, 6 Şubat depremleri sonrası ilk defa yapılan AK Parti grup toplantı üzerinde toplanmıştı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ne diyeceği, seçim takvimi dışında, deprem yaralarını sarma anlamında ne tür vaatlerde bulunacağı merak konusuydu.

Seçim takvimi anlamında 14 Mayıs tarihi bir tür ‘açık sır’ haline gelmişti zaten.

Erdoğan, bunun adını koydu, seçim takvimini ilan etmiş oldu.

Erdoğan’ın Adıyaman’daki ‘helallik’ sözleri de muhalefet çevrelerinde eleştiri konusu olmuştu.

Cumhurbaşkanı o sözlerinin ‘zafiyet’ olarak nitelendirilmesine karşı çıktıktan sonra, ‘helallik’ istemesini, “Milletimizle aramızdaki samimiyetten, muhabbettendir. Deprem turisti edasıyla bölgeden gelip geçen bu muhabbeti anlayamaz” sözleriyle değerlendirdi.

ERDOĞAN DEPREM YARALARINI SARMA ANLAMINDA İYİ BİR MOTİVASYON YAKALAMIŞ

Konuşmasına baştan sona bakıldığında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın deprem yaralarının sarılması ve evlerini kaybeden depremzedelerin kalıcı konutlarına kavuşması için net bir kararlılık içinde olduğu görüldü.

İşin açıkçası, bu, Erdoğan’ın en iyi bildiği işlerden biri.

Ta, İstanbul belediyesinden bu yana, imar, iskan meselelerinde, binaların dönüşmesi, kentsel dönüşümlerin hayata geçirilmesi, depreme karşı sağlam binaların inşa edilmesi konusunda güçlü bir performansı var kendisinin.

Hatırlatayım.

Belediye başkanı iken İstanbul’da yaptırdığı KİPTAŞ konutlarında 1999 depreminin sonrasında bir çizik bile oluşmamıştı.

TOKİ’nin depremden alnının akıyla çıkmasını, son 20 yıl içinde yapılan kamu binalarının çok büyük bölümünün ayakta kalmasını, buna ilaveten yıkılan konutlar arasında son 20 yılda yapılan konutların oranının %1’ler seviyesinde olmasını Erdoğan hükümetlerinin bu alandaki başarılı icraat performansıyla ilişkilendirmek pekala mümkün.

Dünkü konuşması, Erdoğan’ın deprem bölgesinin yeniden imarı için güçlü bir motivasyon elde ettiğini gösteriyor.

BİR YIL İÇİNDE YAKLAŞIK 500 BİN KONUT İNŞA EDİLECEK

Takip edenler fark etmiştir.

Erdoğan, 1 yıllık süre istediği her konuşmasında, bu süre içerisinde yapılacak olan kalıcı konutlar için düzenli bir şekilde artan sayılar verdi.

İlk konuşmasında "199 bin civarı konut yapacağız" dedi.

Sonra bu sayılar arttı.

Birkaç gün önce 309 bin gibi bir sayı verdi.

Dünkü konuşmasında ise, “Toplam 468 bin 031 hane inşa etmeyi planlıyoruz” dedi. 

Bu ne demek oluyor?

Evleri yıkılan, ağır hasarlı olan, orta hasarlı olan, yani içinde oturulamayacak hale gelen herkesin yeni evlerine kavuşturulması demek.

Dikkat ettiyseniz zaten kimse bu kadar konutu nasıl yapabileceksiniz diye sormuyor.

Çünkü zaten yapılan yapılmış, yapılanlar, ileriye dönük güçlü bir referans sunuyor.

ERDOĞAN’IN GRUPTA MİLLETE GÖSTERDİĞİ KENTSEL DÖNÜŞÜM VİDEOSU TAM BİR İBRET VESİKASI

6 Şubat depremleriyle alakalı çıkarılacak dersler listesi yapıldığında en tepeye neyin konulacağını şimdiden biliyoruz.

Eski binaların mümkün olabilecek en hızlı şekilde yenilenmesi.

Bunun adına Kentsel Dönüşüm diyoruz.

Geçen hafta sonu Antakya’da kendi gözlerimle de gördüm.

Yıkılan binaların çok çok büyük bölümü 2000 öncesi yapılmış olan binalar.

Hükümet 2012 yılından bu yana odağında ‘deprem farkındalığı’ olan Kentsel Dönüşüm projelerini yürütüyor.

Dün Erdoğan açıkladı.

Bu süre zarfında 3 milyon 200 bin konut yenilenmiş durumda.

Şu anda da 250 bin konutun yenilenme süreci devam ediyor.

İstanbul’da 300 bini acil olmak suretiyle 1,5 milyon bağımsız bölümün yani konut, dükkan vs. dönüştürülmesi gerekiyor.

Hükümetin 2035 yılına kadar bütün konutları depreme dayanıklı hale getirmek gibi bir hedefinin olduğunu da dün tekrarladı Erdoğan.

KENTSEL DÖNÜŞÜME TAKOZ OLANLAR UTANÇ İÇİNDE KALMALI

Peki, bu işler daha hızlı olabilir miydi?

Evet, olabilirdi.

Peki şimdiye kadar niye daha hızlı ilerlemedi?

Bu sorunun cevabı da dün AK Parti grubunda yayınlanan video veriyordu:

Muhalefetin Kentsel Dönüşümü oy avcılığına dönüştürerek, istismar etmesi, yer yer mahkemeler üzerinden bu dönüşümü durdurması.

Dün, Erdoğan’ın konuşmasından hemen sonra deprem konulu bir toplantıda açıklamalar yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, deprem bütçesinin artırılmasından söz etti.

6 Şubat depremleri İstanbul’u yöneten belediye başkanı için de iyi bir ders olmuştur ümit edelim.

Şunun için bunu söylüyorum.

3 yıl 8 aydır iş başında olan İBB yönetimi, deprem duyarlılığı konusunda şimdiye kadar ciddiyetten uzak bir tutumla hareket ettiği gibi, seçimden önce verdiği sözleri de yerine getirmedi.

Yılda 20 bin, 5 yılda 100 bin konut vadeden İmamoğlu, bir kısmı zaten AK Parti döneminde bitme aşamasına gelen 3500 civarı konut yapabildi.

AK Parti’nin İBB Grup Başkanvekili ve Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, senelerdir anlatıyor.

İmamoğlu yönetiminin bütçeden depreme ayrılan payın dramatik bir şekilde düşürülmüş olmasını.

Ümit edelim, bu defa gerçekten İstanbul için durumun ne kadar ciddi olduğunu fark etmişlerdir.