Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan ırkçılık ve yabancı düşmanlığına dair kritik mesajlar

  • GİRİŞ18.09.2023 09:01
  • GÜNCELLEME19.09.2023 08:28

2007’de girdiği TBMM’de 5 dönem boyunca AK Parti Bartın milletvekili olarak görev yapan Yılmaz Tunç, 67’inci hükümette Adalet Bakanı olarak yerini aldı.

Bakan Tunç’u, dün sabah Kanal 7’de 2006 yılından beri yaptığımız Başkent Kulisi programının 18’inci sezonun açılış programında ağırladım.

Gündemdeki konulara, yargıda yeni dönem hedeflerine dair kendisine sorular yönelttim.

Bir izlenim olarak şunları ifade edebilirim:

Bakan Tunç, Adalet Bakanlığı için bence tam isabet bir tercih olmuş.

Canlı yayın ve sonrasında yaptığımız sohbet sırasında yargının, hem sorunları, hem de o sorunlara dair çözüm yolları anlamında kendisinin yüksek bir farkındalık içinde olması dikkatimi çekti.

Dün Haber 7’de, yaptığımız programa dair geniş bir haber çıktı.

Sadece burada değil, habercilik yapan pek çok mecrada Adalet Bakanı Tunç’un açıklamalarından alıntılar yapıldı.

Benim en çok önemsediğim masajlarından bir tanesi, son dönemde ülkemizde yükselişe geçen ve arkasında iç ve dış bir takım karanlık odakların da kışkırtıcı rolleriyle rol aldığını düşündüğüm ırkçılık ve yabancı düşmanlığı meselesiyle ilgili mesajlarıydı.

Şu bir gerçek:

Özellikle Müslüman ülkelerden ve 300 milyonluk Arap dünyasından Türkiye’ye gelenlere dönük ırkçılık, nefret söylem ve eylemlerinde artış var.

Hükümetin bu konuda bir duruş göstermesi, tepki vermesi, yükselen ırkçı dalgaya cevap vermesi anlamında hem kamuoyunda hem de Arap ve diğer Müslüman ülkelerde bir beklenti oluşmuş durumda.  

ERDOĞAN ÜST PERDEDEN MESAJ VERDİ: SOSYAL DOKUMUZU TAHRİP EDEN SİNSİ OYUNLARIN KÖK SALMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 14 Eylül’de yaptığı konuşmada biraz da bu beklentilere cevap verme anlamında önemli bir açıklama yaptı.

“Bizim mazimizde sadece Balkanlar’dan, Kafkaslar’ay Irak’tan Suriye’ye kadar kimin başı dara düşmüşse, hiçbir ayrım yapmadan herkese kucak açma vardır.” Diyen Erdoğan, bu hasletlerin örselenmesine izin vermeyecekleri mesajını verdi.

Devamında da şu ifadeleri kullandı Erdoğan:

“Terör örgütlerinin ve kimi siyasetçilerin kışkırtmalarından, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı zehrine kadar sosyal dokumuzu tahrip eden sinsi oyunların kök salmasına kesinlikle müsaade edemeyiz. Sosyal medyada örgütlenen üç beş şarlatanın milletimizi birbirine düşürerek ülkemizi yangın yerine çevirme çabalarını başlarına çalacağız”

ADALET BAKANI TUNÇ: YABANCI DÜŞMANLIĞINA KESİNLİKLE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 14 Eylül mesajlarını hatırlatınca, yabancı düşmanlığı yapanlara dönük soruşturmaların başlatıldığı, devam ettiği bilgisini verdi.

Geçmişte, Bartın’da yaşadıkları bir örnekten bahsedip şunları söyledi:

“Geçmişte bir yalan atıldı ortaya. Bartın'a 15 bin Suriyeli otobüslerle girdi ve nüfusta bir günde kayıtlarını yaptılar ve geri döndüler, seçimde bunlar oy kullanarak orada demokratik yapıyı değiştirerek seçim kazandı dediler. Böyle bir saçmalığı yapabildiler. Ve buna Bartınlılar güldü. Oradaki CHP'liler de buna inanmadı. Bunu Ümit Özdağ gibi, tamamen yalan yanlış bilgilerle paylaştılar. Bu şekilde dezenformasyona yönelik mücadelemiz devam edecek.”

“CEZASIZLIK DURUMUNU ORTADAN KALDIRACAĞIZ”

Bakan Tunç, bu konuda yeni adımlar atılacağına dair mesajlar da verdi, şunları dile getirdi.

“Buradaki maksat, yalan haberlerle toplumun huzurunu bozmak. Yeni dönemde toplum huzurunu bozan ve toplum güvenliğine aykırı suçlar bakımından da birtakım hazırlıklarımız var. Özellikle cezasızlık durumunu ortadan kaldırma gibi bir çalışmamız var.Yabancı düşmanlığına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Bu suçları işleyenler bakımından gerekli yargılamaların ve hükümlerin verileceğini söyleyebiliriz.”

300 milyonluk Arap coğrafyasından Türkiye’ye dönük ilgiyi sabote etmeye dönük bir provokasyonla karşı karşıya olduğumuz aşikar.

Yabancı düşmanlığı derken bunun daha açık anlamının Arap dünyası ve diğer Müslüman coğrafyalardan gelenlere dönük düşmanlık olduğunu vurgulayalım.

Rusya’dan, Ukrayna’dan da savaş nedeniyle yüzbinlerce gelen oldu.

Ama nefret suçlarının hedefinde onlar yok.

Çoğunlukla Araplar ve diğer Müslüman halklar var.

Sinsice yürütülen bu kampanyanın aynı zamanda Türkiye’yi içe kapatma ve bölgesel liderliğine darbe vurma niyeti/amacı taşıdığı çok belli.

Yönetimleri tartışılır o ayrı konu ama Arap halklarının büyük bölümü ekilen nefret tohumlarına rağmen Türkiye’ye ve milletimize sempatiyle bakıyor.

Son dönemde artan ırkçılık dalgasının oralarda nasıl bir şaşkınlıkla karşılandığına dair haberler de düşüyor önümüze.

Hükümet makamlarının bu meseleyi ciddiye alıp net mesajlar vermeye başlaması bu bakımdan büyük önem taşıyor.

Yorumlar31

  • Bunyamin 1 yıl önce Şikayet Et
    Tek derdiniz suriyelilermi
    Cevapla Toplam 9 beğeni
  • anadolu... 1 yıl önce Şikayet Et
    Yargı denen hastalıklı yahudi kırması topluluğu temizlemedikçe birşey değişmez.. Eğitim yargı kökten temizlenecek...
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Bir Baba 1 yıl önce Şikayet Et
    Sayın Bakanım Lütfen Masanızdaki Atamaları biran önce onaylayın da evlatlarımızın yüzü gülsün İnşaallah.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Rutruso 1 yıl önce Şikayet Et
    Kitap güzel davranış rezil
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • deli dumrul 1 yıl önce Şikayet Et
    devletin miti biti yok mu kardeşim bu özdağ teröristiini almak bu kadar mı zor? sokak köpeklerini dahi çözememek nedir ulan. Reis kredi bitti artık halen chpkk iktidar halen en ufak sorunlar dahi çözülemiyor ++
    Cevapla Toplam 8 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat