Kobani yaygarası

  • GİRİŞ06.11.2014 10:35
  • GÜNCELLEME07.11.2014 08:29

Peki, Batının Kürtlere yönelik hassasiyetinin sebebi ne? Pekaka’ya verdikleri desteği az çok anlıyoruz çünkü Pekaka onların kullandığı maşa. Ya Kürtler?

Çünkü Batı, bizden sadece bize karşı kullanabileceği unsurları sever. Müslümanı değil! Bir asır önce bu dönemdeki sevgilileri de Ermenilerdi!  Ermeniler, kullanılmayı ağır ödediler! İnşallah Kürt liderler bu tezgâhı görürler.

Esasında Müslüman Kürt halkının tabiatı, başkasının minnetiyle gelecek nimete ve devlete toktur. Acaba onların kimyasında mı bir değişiklik oldu yoksa biz mi yanlış görüyoruz.

Yahut da Bediuzzaman hazretlerinin onları uyardığı husus tahakkuk etti, Allah korusun!

Malum, Bediüzzaman Hazretleri, 1910-11’lerde kürt aşiretleriyle yaptığı münazaralardan sonra kaleme aldığı ve ‘reçete’ dediği Münazarat adlı eserinde, bu eserin yazılış nedenini, yazış nedenini özetler. Bu eser, Kürtleri, Türk kardeşi aleyhine kışkırtan, düşman yapmaya çalışan, komite, örgüt, parti v.b. gibi bölücü yapılanmaların gerçek zihniyet ve amacını ortaya koyarken mühim tesbitlerde bulunur. O kitapta yer yer gaybi bir takım muhataplara da cevap verir. Onların başına vurur. Bunun hikmetini daha sonra Emirdağ lahikasında anlatır:

" Anladım ki, Eski Said acip (şaşırtıcı) bir hiss-i kablelvuku (ön sezgi) ile, otuz kırk sene sonra şimdi (Bu şimdi kelimesi, bütün zamanlara bakar) vukua gelen vukuat-ı maddiye ve mâneviyeyi (maddi ve manevi olayları) hissetmiş.

Ve bedevî (göçebe) Ekrad aşâiri (Kürt aşiretleri) perdesi arkasında, bu zamanın medenî perdesini kendilerine maske yapan ve vatanperverlik (vatanseverlik) perdesi altında dinsiz ve hakikî bedevî ve hakikî mürteci (gerici) yani bu milleti (Kürtleri), İslamiyet' ten evvelki (önceki) adetlerine (Zerdüştlük, putperestlik vs. gibi) sevk eden hainleri görmüş gibi, onlarla konuşup başlarına vuruyor." (Emirdağ Lahikası - 2)

Şu anda Kürt halkının önüne çıkıp güya onun namına ve adına onun davasını güttüklerini iddia edenlerin gerçek yüzünü net ortaya koyuyor.  Zaten Pekaka’lı liderlerin çoğu ısrarla Kürtlerin İslam olduktan sonra köleleştiklerini ileri sürerek, din bağları gevşemiş Kürtleri dinlerinden uzaklaştırmaya çalışmışlardır.

Elbette Kürtlerin dinlerinden koparılmasında Laikçi Türkiye Cumhuriyeti idarecilerinin veballeri Pekakalılarınkinden az değil. Ama realite şu ki, Batı kürtlere sahip çıkmaya çalışıyorsa bunda ne kürtler için hayır vardır ne de islam’a onlar. Onlar bizim günahlarımızı ve hainliklerimizi severler. Hayrımızı istemezler.

Bunun en güzel örneği Araplardır. Araplar İngilizlere inandılar ve Osmanlııy arkadan vurdular. Sonra onlara İngilizler, bugün sadece kan ve göz yaşına neden olan şu sınırları çizdi.

Şimdi suru şu: Ecnebiler cidden Kürtlere acıdıkları için mi onlara sahip çıkıyorlar, yoksa onları İslam aleyhine kullanabileceklerine inandıkları için mi?

Benim kanaatim, o ki hakiki Kürt unsuru –şu veya bu sebeple- sesini çıkaramadığı için gemi azıya almış olan küçük bir gurup arkasına Amerika ve İsrail’i da alarak cozutturuyorlar.  Yahut ta demek ki, maksatlarını elde etmek için Kürtleri kullanılabilir hale getirdiklerine inanıyorlar. Yoksa onların insanlıkla, demokrasiyle huzurla hak hukuk aramayla ilgileri yok, yok, yok!  

Haa, Kürtlerin hakikaten de bazı mağduriyetlerinin bulunması, Batının onlara yönelik kayırmalarını insanileştiriyor olabilir ama öyle olmadığının en iyi şahidi Araplardır. Osmanlıyı arkadan vurmaya karşılık devlet sahibi olacaklarını sandılar. Şimdi perişanlık ve zillet içinde o ihanetin bedelini ödüyorlar.

Ben Kürtlerin nihayet noktada böyle bir ianeye tenezzül edeceklerine inanmıyorum. Ama gelişmeler de insanı ürkütüyor. Onlara yine kendilerinden biri; Sayda dedikleri Bediuzzaman hazretlerinin ifadeleriyle tembihte bulunacağım:

“ÜÇÜNCÜ MERAKLI SUAL: Bu yakında İngiliz ve İtalya gibi ecnebîlerin bu hükûmete ilişmesiyle, eskiden beri bu vatandaki hükûmetin hakikî nokta-i istinadı ve kuvve-i mâneviyesinin menbaı olan hamiyet-i İslâmiyeyi tehyîc etmekle şeâir-i İslâmiyenin bir derece ihyasına ve bid'aların bir derece def'ine medâr olacağı halde, neden şiddetle harb aleyhinde çıktın ve bu mes'elenin âsâyişle halledilmesini dua ettin ve şiddetli bir surette mübtedîlerin hükûmetleri lehinde tarafdar çıktın? Bu ise, dolayısiyle bid'alara tarafgirliktir?

Elcevap: Biz, ferec ve ferah ve sürur ve fütuhat isteriz. Fakat kâfirlerin kılıncı ile değil. Kâfirlerin kılınçları başlarını yesin; kılınçlarından gelen faide bize lâzım değil. Zaten o mütemerrid ecnebilerdir ki, münafıkları ehl-i imâna musallat ettiler ve zındıkları yetiştirdiler. Hem harb belâsı ise hizmet-i Kur'aniyemize mühim bir zarardır. (……)  

Kadîr-i Küll-i Şey', bir dakikada bulutlarla dolmuş cevv-i havayı süpürüp temizliyerek, semanın berrak yüzünde ziyadar Güneşi gösterdiği gibi, bu zulümatlı ve Rahmetsiz bulutları da izale edip hakaik-i şeriatı Güneş gibi gösterir ve ucuz ve dağdağasız verebilir. Onun Rahmetinden bekleriz ki, bize pahalı satmasın. Baştakilerin başlarına akıl ve kalblerine îman versin, yeter. O vakit kendi kendine iş düzelir. (16. Lem’a, 3. Meraklı Soru)

Acık bir şekilde Üstad, ecnebi eliyle gelecek bir refahı ve ferahı dahi reddediyor. Kürtler kendi istikballerinin inşasını nasıl şu murdar ellere bırakabilirler ki bilemiyorum.

En azından biz Türklerin, nasıl bir maceraya sürüklendiğimize baksınlar. Bize kurdurdukları devlet eliyle başımıza getirdiler bunca mesaibi. Düşünmüyorlar mı?

Mehmet Ali Bulut - Haber 7

mabulut@gmail.com

Yorumlar4

  • Recai Karahan 9 yıl önce Şikayet Et
    Eğer bugün okuduğum yazınızı 3 yıl önce okumuş olsaydım,size katılmadığımı beyan eden cevap yazıyor olurdum.Fakat Arap kardeşlerimizin günümüzdeki durumunu içlerinde yaşayarak müşahede edince yazık ki;ümmet birbiri boğazlarken birileri her gün yeni mevziler kazanıyor,oyunlarını derinleştiriyorlar. Rabb'ımız bir an önce Kur'anı anlamamız noktasında çapa göstermemizi biz Müslümanlara nasip etsin.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Sabit Kal 9 yıl önce Şikayet Et
    Hala ''Araplar bizi arkadan vurdu'' diyerek Osmanlının yıkılışını külliyen Araplara yüklemek gibi bir ön yargı, düşmanlık ve İslam'a gizli kin gütme tuzağı var. İttihad ve Teraki'nin Arap düşmanlığını es geçip, Osmanlının yıkılışında bilinçli olarak oynadıkları rolü ve azınlıkları Türkçülükle tahriklerini görmezden gelmek, İngiliz oyununa gelmektir. Kürtleri şimdilerde düştüğü tuzağa o zamanlar Türklerde düşmüş Arap memlketlerine Arapça bilmeyen ve Arapları aşağılayan valiler tayin ederek Arapların ayrılmak istemelerine zemin hazırlamışlardır. Sen İslam davası güderken sana 400 sene itaat eden Araplar, sen İslam düşmanlığına başlayınca ne diye sana itaate devam etsinki? Kürtlerinde düşmanlığı TC devletinin İslam düşmanlığı ile başlamıştır.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • seyit özcan giden 9 yıl önce Şikayet Et
    Muhteşem bir yazı
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • ahmet öztürk 9 yıl önce Şikayet Et
    evet evet hakikati ifade etmiş
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat