'Tanrı Türk'ü korusun...'

  • GİRİŞ13.05.2009 06:52
  • GÜNCELLEME13.05.2009 06:52

Gerçeklerin konuşulması...

Sorunlarla yüzleşme...

Ezberlerin bozulması...

Statükodan kurtulma...

Barışla buluşma...

Değişimin gücü...


Engellerin aşılması...Hataların sorgulanması...’ Bunlar ne?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye göre yukarıdaki kavramlarla kamuoyunun karşısına çıkan ve mesafe almaya başlayan ‘mihrakların’ sloganlarıymış...

Gene Bahçeli’ye göre bu ‘mihrakların maksatları, en büyük teminatımız olan millet vicdanını ve şuurunu sarsmak, kavram ve kafa karışıklığı ile milli direnç noktalarını zayıflatmak’mış...

MHP Genel Başkanı’nın grup toplantısını dün yolda dinledim ve doğrusu dehşete düştüm.

* * *

Neden mi?

Sadece, kendisi gibi düşünmeyen herkesi çok ağır bir biçimde itham ettiğinden dolayı değil...

Sadece, hiçbir parlamenter demokratik rejimde rastlanmayacak bir soğuk savaş üslubu kullandığı için değil...

Sadece, kan gövdeyi götürürken ‘çözümsüzlük’ yanlısı olduğu için değil...

Sadece, toplumsal ilişkileri geren ve sertliği ön plana çıkaran bir yöntemden medet umduğu için değil...

Sadece bunlardan değil...

Bunlardan da öte, parti başkanı olmuş birinin ‘millet vicdanı’ ve ‘milli direnç’ kavramını algılama biçiminden...

* * *

Siz bir ‘millet vicdanı’ ve ‘milli direnç’ düşünün ki...

‘Gerçeklerin konuşulması, sorunlarla yüzleşme, ezberlerin bozulması, statükodan kurtulma, barışla buluşma, değişimin gücü, engellerin aşılması, hataların sorgulanması’ gibi kavramları içermesin.

Vicdansal ve beyinsel bir sorgulama ‘milli direnci’ pekiştirir, güçlendirir, çağa uygun hale mi getirir?

Yoksa zayıflatır mı?

Örnekler üzerinden bakalım...

Çok yakın zamana kadar Güney Afrika’da ‘ırk ayrımı’ politikası vardı...

Dönemin Güney Afrika Cumhurbaşkanı De Klerk, bu ‘vicdansızlığı’ ortadan kaldırmak için zencilerin lideri Mandela’yla işbirliği yaparak Güney Afrika’yı bu ayıptan kurtardı.

O ‘ırk ayrımı’ politikasını ortadan kaldırırken De Klerk’e ‘milli direnç’ adına muhalefet etmek ‘millet vicdanına’ sığar mıydı?

Bugün de ‘ana dilini’ yasakladığımız, yerleşim merkezlerinin adlarını değiştirdiğimiz, kamuda kimi mevkilerden uzak tuttuğumuz ‘vatandaşlarımıza’ haklarını teslim etmeye karşı durmak, bunu isteyenlere ‘mihrak’ olarak bakmak, ‘ yurtseverliğin, vatanseverliğin, milliyetçiliğin’ neresine sığar?

Bunun...

Daha insancıl...

Daha barışçı...

Daha demokratik...

Dolayısıyla daha huzurlu, daha sağduyulu, daha dayanışmacı bir yapıyı reddetmekten ne farkı var?

* * *

Dün gerek ana muhalefet liderinin...

Gerekse yavru muhalefet liderlerin grup toplantılarındaki konuşmalarını dinleyince derin bir umutsuzluğu düştüm.

Parlamentoya olan güvensizlikleri...

Siyasal hasımlara olan düşmanlıkları...

Kendi gibi düşünmeyene olan tahammülsüzlükleri inanılmazdı.

Kıyameti koparıyorlardı...

Çünkü... Mart ayında İran’a giderken ‘Kürt sorununda iyi şeyler olacağını’ söyleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Prag dönüşü de önemli mesajlar vermiş...

Ve, ‘ister terör, ister Güneydoğu, ister Kürt meselesi deyin, bu Türkiye’nin birinci sorunudur. Halledilmesi lazımdır’ demişti.

Şöyle devam etmişti:

‘İyi gelişmeler olması lazım ve olabilir. Herkes işin çok daha farkında. Önce böyle bir çalışma anlayışının olması lazımdı. Devletin içinde herkes birbiriyle çok daha açık seçik konuşuyor.

Herkes derken, asker, sivil, istihbarat, hepsi için söylüyorum. Böyle bir ortamda iyi şeyler olur. O yüzden iyi şeyler olacak diyorum. Bir fırsat var, fırsatın kaçmaması lazım.’

Muhalefet, Kürt Sorunu’nda asla bir çözüm istemiyor, sertliği yeğler gibi duruyordu...

Çoluk çocuğun ölmesi onları ırgalamıyordu.

* * *

Bizim muhalefet dünkü konuşmalarla...

Daha ziyade...

‘Irk ayrımının’ resmi politika olarak uygulandığı Güney Afrika Cumhuriyeti’ne yaraşır haldeydi.

‘Tanrı Türk’ü korusun’ diye içimden geçirdim.

Kimden mi?

Tabii ki muhalefetin sergilediği ve demokrasilere hiç yakışmayan savaşçı zihniyetten.

Mehmet Altan - Star
mehmetaltan@stargazete.com

Yorumlar150

  • ALPEREN 16 yıl önce Şikayet Et
    ALLAH Turku korusun ve yuceltsin!. bu duayi elestirenlere soruyorum bu duanin neresi kotu? makedonyada,endonezyada,pakistanda.cecenistanda Turk olmayan bi Musluman bu duayi ictenlikle edebiliyorken,kendilerinin ve manevi-milli degerlerinin yegane savunucusu olarak Turkleri goruyorken size noluyo? size ne duser!... Allah Turku korusun ki Islam yayilsin,yucelsin,muslumanlar zulum gormesin,dine fitne ve batil dusuncelerini karistiranlar temizlensin... AMIN
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • damaroperasyonu 16 yıl önce Şikayet Et
    BİZ FİLİSTİNDE HAMAS'A DUA EDİYORUZ LAİK VE MİLLİYETÇİ EL FETİH'E DEĞİL. Siz milliyetçiler kime neden ve nasıl dua edeceğinizi bile bilmiyorsunuz. Dua ederken kafir, müşrik, yahudi,hristiyan,milliyetçi,kominist herkesi çorba yapıyorsunuz.Allaha düşman olan filistinli müslümanları satan,İsrail ile işbirliği yapan El-Fetih'e dua ediyorlar olaya bak.Tanrı Türkü korusun derken de 18 sene boyunce Türkçe ezanı ulutturanlara ve başörtüsünü yasaklatanlara da dua ediyorsunuz.Sizin tanrınız türkse tanrınız türkleri koruyabilir ama bizim Rabbimiz ALLAH'tr ve sadece müslümanların Mevlasıdır
    Cevapla
  • Dogancan ÖZTÜRK 16 yıl önce Şikayet Et
    Vatana Millete hayır gelmez!. Vatanın evlatları şehit oluyor, kandırılıp dağa çıkarılan marksist leninist, bölücü ideolojilerle beyni yıkanan yine bu vatanın çocukları da bir bir ölüyor. Bu vatanda kan akıyor kan! Analar ağlıyor, feryat ediyor her gün al bayrağa sarılı tabutlar geliyor, diğerlerinin ölüleri dağda taşta kurda kuşa yem oluyor. Birileri de bu kirli savaş böyle devam etsin, vatanın evlatları hiç pahasına ölsün istiyor, bundan nemalanıyor, bunun üzerinden siyaset yapıyor.
    Cevapla
  • HAKAN TÜRKEŞ 16 yıl önce Şikayet Et
    algılayamayan,yalan ile yanılmayı anlayamayanlar. kalkmış burada milyonlarca üyesi olan bir camiayı dinsiz ilan edebiliyor.bumudur sizin müslümanlığınız yazıklar olsun sizlere.sen kendine ne diyorsan de ama müslümanım diye ortalıkta dolaşma damaroperasyonu.
    Cevapla
  • HAKAN TÜRKEŞ 16 yıl önce Şikayet Et
    kafirdir müslüman ölür,müslümandır kafir ölür. hayattaki bir kulu nasıl yargılayacaksın.yada ölmüş birisini kafir olduğunu nasıl ispatlayacaksın,müslüman olarak öldüyse ne yapacaksın.işte sizler islamda kati konular koyuyorsunuz.bir kul bir kulun müslüman olup olmadığını hangi hakla yargılayacaksınız,yakından tanımadığınız sürece nasıl.sizler gerçekten islam bilgini olmuş sonra fetva makamı olmuşsunuz.yazık islam sizin gibi ellere kalmış.yazık bu zihniyete.bir müslümana iftira atmak ona sen müslüman değilsin,şirk yapıyorsunuz demek ne demektir bunu bile
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat