Yargıtay kanatlandırır!
- GİRİŞ18.06.2010 18:13
- GÜNCELLEME18.06.2010 18:13
Eski adalet bakanlarının çevirdiği işlerden, savcıların kirli ilişkilerine. Ordu millet elele yerine ordu-yargı elele kampanyalarına. Al gülüm ver gülüm şeklindeki atamalara. Ben yaptım oldu mantığına. Halk için değil belli bir zümre ve kast için verilen çabalara. Anayasa’ya rağmen anayasa adına kararlara.
Türkiye öyle bir süreçten geçiyor ki artık hiçbir şey gizli kapaklı yapılamıyor. Hadi gücün yetiyorsa meydan okumaları şeklinde kararlar alınıyor.
Kör topal bir yargımız vardı. Sağ olsunlar o da kalmadı. Yargılamalarda artık delil, kanıt, belge kullanılmıyor. Suçlu olup olmamanın değeri kalmadı. Çünkü kimin referansı iyiyse, kimin arkası sağlamsa, kimin dayısı varsa, kimin derecesi yüksekse, kimin hatırı sayılır dostları varsa, o davayı kazanıyor.
Bize bunu yapmaya hakkınız yoktu.
Refah, teknoloji veya gelir ne kadar yüksek olursa olsun bir ülkede adalet ortadan kalkıyorsa, yargıya artık güven kalmadıysa çöküş başlamıştır demektir.
Böylesi bir karamsar tablo çizmek istemezdim. Ama “yuh artık!” demekten başka çarenizin olmaması bazen böylesi cümleler kurdurtuyor insana.
Öyle ki eski bir adalet bakanımız savcı ve hakim atamalarında HSYK üyelerine talepleri iletmeyi normal karşılıyor. Referans oluyor “bu iyi çocuktur diyor”. Şemdinli olaylarında da iyi çocuklar vardı. İyi çocukların referansları da iyiydi. O kadar iyiydi ki iddianame hazırladı diye bir savcının tüm hayatını kararttılar. TSK içindeki iyi çocuklar ise serbest kaldı. İyi çocuklara dokunmak işte o gün yasaklandı. Dokunduğun an yanıyorsun. Son olaylar gösterdi ki iyi çocuklar Yargıda da varmış.
İnşallah bu gelişmeler gerçek adaletin tesisi için bir doğum sancısı, bir düzelmedir. Buna tüm kalbimle inanmak istiyorum. Gerçek adaletin inşası için inşallah temel oluşturulma çabalarıdır. Çünkü bu ülke bizim. Hepimizin...
Yargının merkezi Ankara. Ama birçok konuda olduğu gibi yargının merkezi bizzat yargının önünü tıkar hale geldi.Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi... Sanki üçü birden elele vermiş, bu ülkeyi nasıl kaosa sokar, nasıl önünü tıkar, nasıl karamsarlığa iter, nasıl çöküşünü hazırlarız diye çaba harcıyorlar. Onların içinde samimi olanlar var ama bir elin parmakları kadar az. Sağ olsun bazı eski Adalet bakanlarımız öyle militanca işler yapmışlar ki meyvelerini şimdi alıyoruz. Bol bol iyi çocuk yerleştirmişler yargının içine.
Cuma günü yaşananları görünce bunlardan biri de İlhan Cihaner mi diye sormadan edemiyor insan.
Silahı olmayan terör örgütlerini(nasıl oluyorsa) soruştururken, aslında başka bir projeyi uyguladığı belirtildi Cihaner'in. Hayali örgütler üreterek kaos yaratmak, böylece darbeye ve hükümeti devirmeye zemin hazırlamak vs...iddia bu...
Baya olaylı bir şekilde tutuklandı.
Onu tutuklayan "kötü çocuklar"ın yetkileri tırpanlandı. "İyi çocuk" Cihaner ise hemen Yargıtay'ın himayesine alındı. Sonra.. Sonrasında ise kör göze parmak mı dersiniz, rutin dışına çıkmak mı dersiniz, yoksa adalete tecavüz mü dersiniz bilemem ama bence bir yargı faciası yaşandı.
Cihaner’i serbest bırakmaya odaklanmış Yargıtay heyeti, dava dosyası elinde olmamasına rağmen, sanık avukatlarının verdiği bilgilerle (sanığın avukatı herhalde müvekkilim suçlu demez) Cihaneri’in suçsuz olduğuna karar verdi. Yargıtay’ın müdahil olduğu ilk günden itibaren bilinen ve beklenen karar açıklandı; Cihaner dahil tüm sanıklar serbest bırakıldı.
Kutluyorum Yargıtay’ı... Alkışlar Yargıtay’ımızın verdiği bu güzel(!) ve adaletli kararına.
Dosyayı görmeden karar verme uzak görüşlülüğüne sahip olan Yargıtay üyelerimize bravo diyor şapka çıkarıyorum. Yargılanan kişinin sadece ismine ve ünvanına bakarak, olmayan dosyaya rağmen, sanık avukatlarının verdiği bilgilerle böylesi isabetli(!) ve adaletli(!) karar verilmesi beni çok ama çok mutlu etti. Türkiye’nin geleceği için çok mutluyum.
Peki bu gözyaşları neden? Yok canım ben mutluluktan(!) ağlıyorum. Öyle dövündüğüme falan bakmayın ben mutluluktan(!) uçuyorum.
Enerji içeceği de içmedim ama Yargıtay gerçekten kanatlandırıyormuş(!)...
Mehmet KIVANÇ
mehmet.kivanc@kanal7.com
Yorumlar5