Onu son kez Ordu’da görmüşler.

50 yıllık hukuki kariyerinin sonunda “yeni yetme” bir raportör tarafından yenilmiş olmanın verdiği sıkıntı yüzüne yansıyordu.

Halbuki o değil miydi bir sözü ile Cumhurbaşkanı seçtirmeyen. O değil miydi her sözü anayasa hükmü gibi kabul gören.

Sabih Kanadoğlu’ndan söz ediyorum elbette.

Uzun zamandır ortalarda görünmüyor. Son olarak Atatürkçü Düşünce Derneği’nin davetlisi olarak Ordu’da katıldığı konferansta takıldı kameralara. Aradan tam bir ay geçti.

O güne kadar her hafta en az bir konferans, panel ya da sempozyumda boy gösteren bir ismin bir aydır ortalıkta görünmemesi garibime gitti. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’la ilgili fırtınalar kopuyor ama o ortalıkta yok.

Üstelik bu süre içinde bir kez olsun Uğur Dündar’ın sunduğu haber(!) programına bile çıkmadı(!). Merakta bıraktın bizi Sabih bey.

Başınıza bir iş mi geldi diye düşünmeye başladım.

Yaz ayları geldi, güney sahillerine mi indin yoksa sayın emekli başsavcım. Sağlık sebepleri mi ayırdı sizi bizden?

Yoksa... Yoksa başka sebepler mi var perde arkasında...

O eşsiz(!) bilgilerinden yararlanmak istiyoruz.

Üstelik Anayasa Mahkemesi tam da önemli bir dönemece gelmişken emekli bir başsavcının bu kadar suskun kalması normal değil bizim memlekette. (aslında normali bu ama)

Anayasa Mahkemesi raportörlerinden yeni yetmesi(!) Doç. Dr Osman Can’dan yediği “yumruk” kendisini yeni yeni gösterdi sanırım.

Anayasa Mahkemesi’nde üyelerin istifası tartışılırken, Referanduma giden bir Anayasa değişiklik paketinin iptal edilip edilmemesi tartışılırken, iptal edilirse Meclis’in mahkeme kararını yok hükmünde sayıp saymaması tartışılırken, 367 garabetini ortaya atan bir eski başsavcının konuşmaması garip geldi bana.

Biri size sus mu dedi? Öyleyse kim size sus dedi Sabih bey?

Atatürkçü Düşünce Derneği’nin organize ettiği toplantılara katılır bizi engin bilgilerinizle(!) şaşkına çevirirdiniz. Ağzımız hayretler içinde açık sizi dinlerdik. Ne oldu?

Sizi artık o toplantılara çağırmıyorlar mı yoksa.  14 Haziran’da Atatürkçü Düşünce Derneği yeni yönetimini seçti.

Sizin en büyük destekçiniz olan YARSAV’ın eski başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun desteklediği başkan adayının kaybetmesi mi sorun oldu? Başkanlığa Tansel Çölaşan seçildi.

Danıştay’ın eski başsavcısı Tansel Çölaşan, Yargıtay’ın eski başsavcısı Sabih Kanadoğlu ile pek geçinemiyor mu?

Ne kadar çok soru var böyle.

Ama biz sizi merak ettik Sabih bey. Özlediğimden değil, sadece böyle bir zamanda neden suskun kalıyorsunuz onu merak ettim.

Bir ses verin ne olur.

Çatlatmayın insanı.

Bakın emekliliği yaklaşan Genelkurmay başkanı bile çıktı Uğur Abimin haber(!) programına. Siz neden susuyorsunuz?

Mehmet Kıvanç - Haber 7
mehmet.kivanc@kanal7.com