Rusya’nın Kırım’daki yasa dışı ilhak kararına karşı çıkan tüm siyasilere ve çeşitli kuruluşlara yönelik Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB)’nin uyguladığı hukuk ihlalleri tüm uyarılara rağmen devam etmektedir.

Moskova’dan yönlendirilen Kırım’daki Kievskiy Bölge Mahkemesi,  Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı Neriman Celal’in ve 2 Kırım Tatar Türkü’nün tutuklu yargılanma süresi 23 Ocak 2022’ye kadar uzatılması kararı hukuki değil siyasidir.

Çünkü insanların; vatanını sevmek, mensubu olduğu milletinin haklarını savunmak ve ülkesindeki işgale karşı çıkmak suç değil, aksine bir haktır. 

Neriman Celal ve arkadaşlarının anavatanları Kırım’ı sevmek ve mensubu olduğu Kırım Tatar Türklerinin hak ve özgürlüklerini savunmanın yanında Kırım’daki yasadışı ilhaka yani işgale karşı çıkmaktan başka bir suçları yoktur.

Ayrıca bu karar, Rusya güvenlik güçlerinin Kırım’da uyguladığı, korkutarak sindirme operasyonunun bir devamıdır.

Bu kararı Ukrayna ve Türkiye’nin yanında ABD ve AB ile uluslararası insan hakları örgütleri tarafından kınanması elbette önemlidir ancak yeterli değildir.

Hem Kırım’ın hukuk dışı ilhakına hem de Kırım’daki insan hak ve örgütlerini hedef alan mahkeme karaları ile sindirme operasyonlarına daha sert bir tavır alınmalı.

Rusya’ya yönelik ekonomik yaptırımlar ve siyasi baskılar artırılmalı ve Kırım Tatarları ile Ukrayna’nın desteğiyle oluşturulan ‘Kırım Platformu’ desteklenmelidir.

•

Konunun daha iyi anlaşılması için bir hatırlatma:

Kırım Tatarları Milli Meclisi Başkan Yardımcısı Neriman Celal, 4 Eylül’de sabaha karşı Kırım’ın Akmescit şehrindeki evine düzenlenen baskın sonrası gözaltına alınmıştı.

Bilinmeyen bir yere götürülen Neriman Celal ve onunla birlikte gözaltına alınan 4 Tatar Türkü’nden uzun bir süre haber alınamamıştı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, “Gelişmeleri endişeyle takip ediyoruz. Neriman Celal ve onunla birlikte tutuklanan dört Kırım Tatarının bir an önce evlerine ve ailelerine kavuşmalarını diliyoruz” başlıklı yazı ile Moskova’dan bilgi istemesi üzerine Celal’in Kırım’daki Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) binasında tutulduğu ve yakında mahkemeye çıkarılacağı bilgisi verilmişti.

Tutukluluk halinin devamına karar verilen Neriman Celal, “sabotaj” iddiasıyla 12 ila 15 sene arasında hapis cezasıyla yargılanıyor.

Birleşmiş Milletler (BM)’in kabulüyle kararlaştırılan ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)’nin de temel esas kabul ettiği “yaşam hakkı, işkence yasağı, özgürlük ve güvenlik hakkı, adil yargılanma hakkı, özel ve aile hayatına saygı, düşünce, vicdan, din, ifade, toplantı ve dernek kurma özgürlüğü, eğitim hakkı, serbest dolaşım özgürlüğü ve ayrımcılık yasağına” ilişkin maddelerin Rusya tarafından ihlal edildiği açıktır.

BM’nin 27 Mart 2014 tarihli ve 68/262 sayılı Genel Kurul Kararına rağmen 16 Mart 2014’te Kırım ile Akyar’ı (Sivastapol), kendi federal bölgesi olarak ilan etmesinden bugüne Kırım’da halen Kırım Tatarları Milli Meclis’i, Kırım’da faaliyet gösteren Ukraynalı siyasi parti ve STK’ların temsilcilerine yönelik ev baskınları, gözaltı, tutuklama ve işkence gibi suçlar, Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) tarafından işlenmeye devam ediyor.

Unutulmasın ki Kırım, Uluslararası Toplum’un ihmalleri ve BM’nin çarpık yapısının kurbanıdır. 

Kısacası; BM’nin çarpık yapısı ve Uluslararası Toplumun ihmalleri devam ettikçe ne Kırım, Rus işgalinden kurtulmuş olur, ne de Kırım’daki Rusların insan hakları ihlalleri son bulur.

Mehmet Koçak / Yeni Akit Gazetesi