Porno lobisi dikizleme özgürlüğü istiyor
- GİRİŞ11.02.2014 09:51
- GÜNCELLEME11.02.2014 09:51
Yeni internet yasası nedeniyle "Düşünce özgürlüğüne sansür getiriliyor, dünya sıralamasında Suudi Arabistan, Çin, İran ve Vietnam gibi ülkelerle birlikte yer aldığımız 'İnternet Düşmanları' sıralamasında üst basamaklara tırmanıyoruz" palavralarıyla ortalıkta gürültü kirliliği yapanların gerçekten okuma yazma bilip bilmedikleri konusunda endişeler taşıyorum.
Eğer gerçekten okuma yazma özürlüyseler, lütfen birilerinden yardım isteyip yasadaki şu ifadeleri kendileri için bir kez daha okumalarını istesinler. Bir iyilik yapıp özürlü arkadaşlara yardımcı olmak için ifadeyi aynen aktarıyorum: "İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiğinde..."
Parlamentodan geçen yasadaki ifade aynen böyle. Peki bu yasada ifade özgürlüğünü kısıtlayan bir madde ya da en küçük bir tanım var mı?
IQ'sü hepten iflas etmiş olanlar için bir şey söyleyemem ama normal zekâ düzeyine sahip bir insan yasadaki bu ifadenin özgürlüklerle ilgili değil, kişilerin özel hayatlarını dikizleyerek haysiyet cellatlığı yapan pornocuları sınırlamayı amaçladığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Ne zamandan beri 'pornoculuk' ifade özgürlüğü olarak tanımlanmaya başlandı?
Yasa son derece açık olmasına rağmen, "İnternete sansür getiriliyor" yalanlarına Avrupalıları da ortak ederek milletin zekâsıyla alay edenler öncelikle gerçek niyetlerinin pornoculuk mu yoksa özgürlükçülük mü olduğuna karar vermeliler.
Montaj-şantaj kasetlerine anında müdahale edilmesini sağlayacak olan yeni düzenlemeye karşı "Sansüre hayır, internete özgürlük" sloganıyla kampanya başlatan ittifakın içinde bakın kimler var... TÜSİAD, MHP, CHP ve Cemaat...
Malum TÜSİAD, bugüne kadar 'yerli' olan, 'Milli' olan her şeye karşı hep bir itibarsızlaştırma tavrı içinde olmuş, konjonktürel olarak özgürlüklerin yanındaymış gibi yapıp darbecilere ve vesayete selam çakmış bir kurum. Dolayısıyla, bugün pornocuların haysiyet cellatlığını savunması hiç de şaşırtıcı değil. Cemaat ise, devlet içindeki paralel yapının kaset ve şantaj operasyonlarını ölümüne savunmuş ve halen de savunmaya devam ediyor.
Bütün bunları anlıyoruz da CHP ve MHP'ye ne oluyor? Bilindiği gibi 2011 seçimleri öncesi MHP'nin 10 milletvekili şantaj çetesinin haysiyet cellatlığına maruz kalmış, CHP'nin ise o dönemdeki genel başkanı Deniz Baykal yine aynı şekilde porno çetesi tarafından mağdur edilmiştir.
O günlerde CHP ve MHP yetkilileri, bu ahlaksız şantajlara sert tepki göstermiş ve haysiyet cellatlarını durdurmak için yasal tedbirler alınmasını istemişlerdi. Bugün internetteki düzenlemeye karşı çıkarak porno çetelerine destek veren CHP ve MHP'ye, o dönemde şantaja uğrayan MHP İstanbul milletvekili İhsan Barutçu'nun şu ifadelerini bir kez daha okumalarını salık veriyorum: "Olayın ilk gelişim sürecinde Bakırköy Adliyesi'ne gittiğimizde muhatap bulamadık. Kasetin yayınlandığı gün saat 17.00'den gece 01.00'lere kadar adliyede bekledim. Bir muhatap bulamadık. Her biri bir başka yere yönlendirdi. Adeta bunu yapan çeteye zaman kazandırıldı. Tedbir alınma noktasında da ihmaller zinciri ortaya çıktı. Gece saat 01.00'de suç duyurumu verebildim. Bir de suçlu muamelesi gördüm."
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol