6’lı Masa’dan haberler

  • GİRİŞ13.11.2022 09:01
  • GÜNCELLEME13.11.2022 09:01

Kemal Kılıçdaroğlu;

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2019 Yerel Seçimlerinde kendi aday gösterdiği İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarıyla kıyasıya bir yarışa tutuşmuş durumda.

On iki yıllık CHP Genel Başkanlığı deneyimine rağmen gelinen son nokta, kendi belediye başkanlarıyla yarışan lider konumu...

Şu an itibarıyla Kılıçdaroğlu’nun rakibi Cumhur İttifakı’nın adayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan değil; seçim hızla yaklaşmasına rağmen Masa’dan bir türlü uzaklaştıramadığı Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’tır...

Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan karşısında cumhurbaşkanı adayı olabilmesi için ilk önce CHP içindeki iki belediye başkanını Masa’dan uzaklaştırması, sonra kurulmasında ana aktör olduğu Masa’daki rakiplerini geçmesi ve son olarak Erdoğan’ın karşısına çıkması gerekiyor. Anlayacağınız Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan karşısına çıkabilmesi için iki önemli engeli aşması zorunludur.

Kılıçdaroğlu adaylık konusunda daha ilk engeli bile aşabilmiş değil! Tam “Oldu bu iş, aldım biatı” dediği anda malum başkanlardan veya onları motive edenlerden yeni bir hamle geliyor. Bu yüzden Kılıçdaroğlu Masa’ya eli güçlü bir şekilde oturamıyor.

Meral Akşener;

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını istemiyor. Bu durumu Kılıçdaroğlu’nun yüzüne karşı “Seni aday olarak görmek istemiyoruz. Seninle bu iş olmaz” cümleleri dışında her türlü sözü dile getirdi.

İlk önce doğrudan kendisi konuştu. Adrese teslim cümleler kurdu. Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konu edildiğinde hiç tereddüt etmeden defalarca “Kazanacak aday olmalı” dedi. Bazen İmamoğlu’nu bazen Yavaş’ı işaret etti. Aradan geçen bunca zamana rağmen bir defa dahi olsa Kılıçdaroğlu’nun adaylığını ima etmedi.

Baktı olmuyor. Muhatabı mesajları almıyor. Akşener, bu defa da Kılıçdaroğlu’na mesaj alanlarını genişletti. Artık hem kendisi konuşuyor hem de parti temsilcileri. Eğer süreç böyle devam ederse, Kılıçdaroğlu’na parti kurulları üzerinden cevap verilecek gibi.

İmamoğlu ve Yavaş yüzünden eli Masa’da zayıf olan Kılıçdaroğlu’nun karşısına Akşener parti kurullarının desteğini alarak çıkarsa şaşmamak lazım. “Partime sizin adaylığınızı kabul ettiremiyorum” diyerek kendi adaylığını ileri sürebilir.

“Ben başbakan olmak istiyordum ama partim beni cumhurbaşkanı olarak görmek istiyor” diyerek Masa’da çoklu adaylığın önünü açabilir.

Masa’nın malum dörtlüsü;

Bunların 6’lı Masa’daki etkisi azalalı çok oldu. Nisan başında Seçim Kanunundaki değişiklikle beraber Masa’nın dörtlüsü artık Masa kurulduğundaki itibarı görmüyor. Zaman zaman söz konusu dörtlüden açıklama gelse de özellikle adaylık konusu Masa’nın iki güçlü partisi CHP ve İyi Parti arasında mevzu olmaya devam ediyor.

CHP ve İyi parti arasında adaylık konusunda artarak devam eden rekabetten endişe duydukları görülüyor. Esas kaygıları parlamentoya girmek olduğu için açıkça tavır almaktan çekiniyorlar ve Masa’ya yeni bir ortağın dâhil olmasına pozitif bakmıyorlar. Çünkü yeni ortak zayıflayan konumlarını daha da zayıf hâle getirir.

 

Siyasette vefa...

 

Kılıçdaroğlu’nun bizatihi aday göstererek seçilmelerini sağladığı iki büyükşehir belediye başkanı ile girmiş olduğu süreç siyasette vefayı tekrar gündeme getirdi.

Ama şunun bilinmesinde fayda vardı: Vefa İstanbul’da bir semt iken Ankara’da bir semt bile değildir. Bu yüzden siyaseti vefa üzerinden okuyanlar genellikle yanılgıya düşerler. Bakın, Kılıçdaroğlu tabandan ve teşkilatlarından gelen eleştirileri göze alarak daha üç yıl önce belediye başkanlığı için aday gösterdiği iki başkanla uğraşıyor.

Siyasette vefa aramayın, hele Ankara’da hiç…

Yoksa, üzülürsünüz...

Türkiye gazetesi

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat