Ülke çıldırdı! Ama bu eğitim yöntemleriyle az bile!
- GİRİŞ26.02.2014 08:19
- GÜNCELLEME26.02.2014 08:19
Anne, gayrimeşru ilişkisi sonucu doğurduğu çocuğunu tuvalette boğmaya çalışıyor. Gelin, yanına alarak korumaya çalıştığı kayınvalidesinin gözü dönmüş kocası tarafında öldürülüyor. Yolda eski sevgiliden dayak yiyen kadın, çantasından çıkardığı bıçağıyla adamı komaya sokuyor. Arkadaşları arasında prestij elde etmek isteyen genç kedi katlediyor. Seçim meydanlarında kocaman adamlar birbirine sataşıyor. Mecliste uçan tekmelerle burunlar kırılıyor..vs..vs..vs.
Ülkenin psikolojik gidişatı kafayı yemiş durumda..!
Her ne oluyorsa, her ne olacaksa eninde sonunda yatışacak biliyorum; bilemeyip endişelendiğim durum ülkemizin ruh sağlığının nereye gittiği konusunda! Lütfen, ne olur şu seçim dönemi bir an önce bitsin, taşlar yerine otursun ve herkes elele verip ciddi projeler üzerinde çalışsın. Çocuklarımızdan başlayarak insanımızın ruhsal sağlığını yakından ilgilendiren adam akıllı çalışmalar yapalım! Canlı hayvan yiyen, can çekişen maymunların beynini yediğinde kendi beyninin daha iyi çalışacağını zanneden, yolda bir insan araba altında kalsa dönüp bakmayacak kadar vicdansızlaşan çinlilere döneceğiz diye ödüm kopuyor benim.
Şiddetin a'sı b'si c'si olmaz sevgili okurlar! Şiddet şiddettir! Ha birini çekip vurmuşsunuz, ha birisiyle koyu kavgaya karışmışsınız, ha bir hayvana eziyet etmişsiniz, ha bir çocuğu terbiye adı altında hırpalamışsınız, ha size uygun düşünceye sahip değil diye insanlık onurunu zedeleyecek düzeyde girişimlerde bulunmuşsunuz, ha tehditler savurmuşsunuz... hepsi şiddet hepsi...
Son birkaç aydır etrafınızda en fazla ne görüyorsunuz? Şiddet... fiziksel, ruhsal, duygusal her türlü şiddet...
...
Şiddetle baş edebilmek ve şiddeti engellemek için değerler aktarımı konusunda söylenecek sözler tükenebilir. Anlatılanlar zamanla unutulabilir. Unutulmayanlar, hafızaya kazınanlar hep yaşanmış hayat öyküleridir. Yaşananlar, zamansal boyutta geride kalmış gibi görünse de, izleri geleceğe doğru akar gider. O nedenle yaşanan olayların günlük pratiği kalıcı öğrenmeler için çok daha etkilidir diye düşünüyorum. Tam da bu nedenle yaşadıklarımıza çok dikkat etmek zorunda olduğumuzu birbirimize hatırlatalım istiyorum.
...
Elinizde kalması iyi olur diye düşündüğüm bazı bilgileri bu yazıyla aktarmak istiyorum sizlere.
Şiddet nedir? Nasıl oluşur? Kısaca okumak ister misiniz? Çok tatlı bir şiddet doğuşu anlatımı bu. Mutlaka zihninize kazıyın bunu!
Büyümeye başlayan insan yavrusu, ortalama üç yaşlarına geldiğinde kendisini “özne” olarak tanımlamaya başlar. Bir anlamda kendilik bünyesini oluşturmaya başlar.
Bu kendilik bünyesinin ortaya çıkmasıyla birlikte “kimliklenme” süreci doğar. Onun başlangıçta, kendisine ait, kendi gözünden bir kimliği yoktur. Dünyayı annesinin penceresinden görür. Dahil olduğu ortamın tanımlamalarıyla değerlendirilir.
Bu tanımlamalar kendi insiyatifinde değildir ve öznelliğine yeterli alan ve imkan sağlamaz. Bazı durumlarda toptan “yok” bile sayılabilir. Ciddi bir “yokoluş bunaltısı” oluşturan bu durumların dışına çıkmak ve “öteki”nin kapsamından çıkmak için “tepkime” gösterecektir. “Ben kimim?” sorusuna yanıt verme süreci, önemli ölçüde “Kim değilim?” merakına verilen cevapla başlar.
Bu süreç şu anda anlatmaya çalıştığım kadar kolay aşılamaz. Çünkü evlatlarımızın yeni bir sınavı daha vardır: “İYİ-KÖTÜ” ikilemiyle tanışmak ve bu ikilemi aşmak!
Duygusal ayrışma ve bireyselleşme sürecinde, bütünüyle “kötü” olan “öteki”; bütünüyle “iyi” olan “kendisi”dir.
Sağlıklı, sağlam, esnek ve sürekli bir kimlik için “iyi” ve “kötü”nün bilinçaltında sağlıklı bir biçimde bütünleşmesi gerekir. Bütünleşmeden sonra sürekli, sağlam, esnek ve dayanıklı “kimlik” ortaya çıkar. Bütünleşmenin olmadığı bireylerde “kimlik karmaşası” veya “kimlik dağılması” yaşanır ve bizler bu sorunları çözmek için psikolojik destek verir dururuz!
Böyle bir sağlıksız kimlik yapılanmasına “KIRILGAN KİMLİK” diyoruz! Kırılgan kimlik, karşılaştığı sıkıntı ve sorunlarda tolerans eksikliği yaşar ve yansıtmalı düzeneklerle kendisini korumaya çalışır.
Hayal kırıklıklarının, üzüntülerinin, memnuniyetsizliklerinin sorumlularını “dışarı”da arar. Böylece “kötü” dışarıdadır. “iyi” kendindedir. Dışarıda “düşman” aranır! Dışarıdaki düşmana karşı yoğun kaygı, nefret ve dikkat gösterilerek (yani şiddet duyguları ile) “kırılgan kimlik” güçlendirilir.
Ve böylece şiddet “yapıştırıcı” olur! Yapıştırmaya engel olacak müdahalelerin tamamı daha da fazla öfkeye neden olur ve şiddeti artırır!
Özetle iç dünyamızdaki saldırgan dürtüler bütünleşmeyi önler. İç dünyadaki “iyi” imgeleri korumak ve muhafaza edebilmek için, iç dünyadaki saldırgan dürtüler ve kötü imgeler dışarıya yansıtılır. Ve şiddet oluşur.
...
Biraz bilimsel oldu, idare edin. Oldukça anlaşılır anlattım.
Şimdi gelelim "Peki Mehtap Hanım, ne yapacağız?" sorunuzun cevabına. "Niçin anlattınız bunları?"
Seçimlerden sonra ülkenin tamamını "Koruyucu Ruh Sağlığı ve Mutluluk Terapisi" cennetine çevirmek için yandaş toplamaya çalışıyorum. Mutluluk ve huzurumuz için birilerinin harekete geçmesi gerekiyor malum.
Ruhsal sağlığımız ve mutluluğumuz için yapılacak çalışmaların çok iyi organize edilmesi gerekir. Laf olsun torba dolsun cinsinden göstermelik manevraların işe yaramadığını görüyoruz. İnsanı tanıyan, kimliklenme sürecindeki iyi-kötü ayrışımının kalitesine yatırım yapan çalışmaların kazanacağını aklımıza yerleştirmeliyiz.
Başımıza ne geliyorsa bilinçdışımıza yerleşenlerden dolayı geliyor. O halde, eğitim ve kişilerin ruh sağlığına yönelik yapılacak çalışmaların, bilinçdışı süreçlerimizin sağlıklı hale getirilmesine yönelik projeler olması gerekiyor.
Daha başka nasıl anlatayım bunu sizlere bilmiyorum ki...
Sevgili Cem Yılmaz'ın söylediği gibi "Eğitim Şart!"
...şart tabii ki; ama nereyi eğittiğimiz de çok önemli değil mi?
Bilinçaltımızdaki “ben kimim” sorusuna cevap verme sürecinde; “iyi-kötü”nün sağlıklı bir biçimde yapıştırılması ve bütünleşmesine yönelik eğitim şart!
Sevgiler...
Mehtap KAYAOĞLU (Psikolojik Danışman &Psikoterapist)
Tlf: 0212 583 00 22
mehtap.kayaoglu@yuzlesme.tv
mehtapkayaoglu@gmail.com
http://www.facebook.com/psk.mehtapkayaoglu
htttp://www.twitter.com/mehtapkayaoglu
Yorumlar2