Üniversite sınavı öncesi önemli hatırlatmalar!

  • GİRİŞ19.03.2014 08:27
  • GÜNCELLEME19.03.2014 08:27

Kapılar aralandı aralanmasına ama yüksek ihtimalle kalplere kaygı yerleşti bile. Kaygı, insanı harekete geçiren bir süreçtir biliyorsunuz. Fizyolojik, düşünsel, zihinsel ve duygusal yönleri vardır.

Kimi gençler rahat. Hiç kaygı yok. Kimileri aşırı kaygılı, kimileriyse normal sayılabilecek ruh hali yaşıyor. En iyisi bugünkü yazı gençlere ve ailelere gelsin.

...

Sınav kaygısı normal şartlarda dozunda ve kıvamında yaşanıyorsa şayet çok işe yarayan bir duygu. Çünkü gençler minik kaygılar taşımasalar, kendilerini kaldırıp ders çalışmazlar. Her şeyde azın karar çoğun zarar olduğu ilkesinden yola çıkacak olursak, masa başına oturtan, ortalama belirli disiplin çerçevesinde ders çalıştıran kaygı iyidir iyi.

Gelin görün ki, sıkıntı oluşturanı gençleri bitiren tür kaygılar!

Nasıl mı?

Yapılan araştırmalar, üniversite sınavına girecek olan gençlerin, kalp ameliyatına girecek ağır hastalardan daha fazla kaygılı olduğunu gösteriyor. Ne kadar korkunç değil mi?

Nedir bu aşırı kaygının belirtileri hemen sıralayayım:

  • Aşırı heyecanlanma,
  • Kalp atışlarının hızlanması,
  • Ağızda kuruluk,
  • Başta, ellerde, bacaklarda titreme
  • Konuşmada bozulma, kelimeleri toparlayamama, ne diyeceğini kestirememe,
  • Bedende üşüme ve sürekli tuvalete gitme ihtiyacı, bu ihtiyaç yüzünden derse konsantre olamama,
  • Bedende meydana gelen bitmeyen tiklerin başgöstermesi. Örneğin tırnak yeme, saçlarla rahatsız edici şekilde oynama vs gibi.
  • Sınav günü hastalanma, ateşlenme, gerilme, mide bulantısı, baş ağrısı gibi.
  •  Çalıştığı dersi anlayamadığını düşünme ve verdiği emeğin boşa gideceği düşüncesine odaklanıp strese girme
  • Sürekli olumsuz düşünme. Kazanamayacağım, başaramayacağım, rezil olacağım korkusu.
  • Endişe ve kaygının yüksek olmasından dolayı hata yapma riskinin artması. Sınavda yanlış işaretleme, cevapları kaydırma riskleri.
  • Bilenen konuların unutulması, sanki hiçbir şey öğrenmemiş gibi ciddi bir durumla karşılaşılması.
  • Bunlara ilaveten öfke patlamalarının ortaya çıkması. Ev içinde sinirlilik hali.
  • Kimse beni anlamıyor kaygısıyla ortaya çıkan yalnızlık hissi.
  • Gereksiz yerlerde gereksiz tepkiler verme. Hem kendisini hem çevresini rahatsız eden tepkilerle ev ortamının havasını bozma.

Gençlerin ve anne/babaların hatalı tutumları sınav kaygısını artırır.

Sınav kaygısının oluşmaması için doğru düşünme kalıplarının uygulanması şart sevgili okurlar.

...

Şimdi sırayla önce gençlere sonra ailelere bazı tavsiyeler yazacağım. Lütfen okuyun ve uygulamaya çalışın.

* Sevgili gençler! Siz bu sınava yıllardır hazırlanıyorsunuz. Kendinizi bildiniz bileli iyi bir çaba göstererek hazırlandıysanız, size düşenin en iyisini yaptığınızdan eminseniz, sınav öncesi içinizi ferah tutun. Çünkü üniversite sınavı, son dakika mantığıyla hareket edenler için sıkıntılı bir süreçtir. Uzun vadede, çalışma sistemini zamana yayarak sistematik çalışan herkes gibi siz de sınavı başarıyla atlatacak ve dilediğiniz puanı alacaksınız.

* Elinizden gelenin en iyisini yaptıysanız, sınav kaygısı geliştirmemek için şimdiden “Hakkımda hayırlı olanı neyse o olsun” demeye başlayın lütfen. Elinden geleni yaptığını düşünmek ve geri kalanı için hayırlı olan sonuca teslim olma duygusu sınav kaygısını yatıştırmak için en iyi yoldur.

* Sınav öncesi kafanızı karıştıracak sosyal durumlardan uzak durmaya çalışın. Zihninizin yorgun olmasını istemeyiz. Bununla birlikte ders ve konular anlamında da yapamadığınız, kafanıza takılan her türlü soruyu dershane veya okul hocalarınıza mutlaka sorun. Öğrenin. Utanıp sıkılmanın, acaba insanları bunaltıyor muyum diye endişelenmenin zamanı değil. Hiç çekinmeyin ve soru işaretlerinizi yok ederek sınava girin. Böylece sınav öncesi anlamadığınız konu kalmayacak ve sınav anı daha az stresli geçecektir.

* Tüm çabalara rağmen bazı konuları anlamamış olabilirsiniz. Bugünden itibaren anlamadığınız konularla kendinizi yorup zaman kaybedeceğinize, daha kolay soru çıkarabileceğiniz konulardaki pratiğinizi artırmanızı öneririm. Bu durum sınav öncesi süreci daha aktif kullanmanızı sağlayacaktır.

* Sınava girmeye yaklaştığınız şu günlerde, elinizden gelenin en iyisini yaptığınızdan da eminseniz tabii, sınav öncesi kendinizi lüzumsuz yere heyecanlandırmamaya özen gösterin. Her ne olacaksa olacak zaten. Endişe ve kaygı, sınav performansınızı düşürmekten başka işe yaramaz. Elimden geleni yaptım, hayırlısı Allah'tan diyerek kendinizi motive etmeyen başlayın.

* Etrafınızdaki insanlarla, arkadaşlarınızla sınavı ve sonuçlarını konuşup durmayın. Dünyada sohbet edebileceğiniz milyonlarca konu var! Bugünden itibaren mümkünse sohbetlerinizin içeriğini değiştirmeye gayret edin!

* Dershane ve okullarda sınav odaklı birbirinizi kışkırtan kıyaslamalardan kaçının! “Ayşe şu kadar net çıkarıyor, Mehmet bu kadar” demeyin. “Bana ne kim ne kadar yaparsa yapsın! Ben kendi işime bakayım.” diye düşünün.

* Sınav sırasında: Alacağınız puanı düşünmeyin. Soruları yapın ve geçin! Deneme sınavları sonrası kendinizi değerlendirmeniz için yapacağınız hesaplamalar iyidir. Ama artık sınava yaklaştınız. Puan hesabı yapıp durmak sinirlerinizi bozmaktan başka işe yaramaz. Bu durumdan kendinizi uzaklaştırın.

* Sınavdan bir iki gün önce çalışmayı bırakın. Mümkünse bedensel olarak yorulmayacağınız, sizi mutlu edecek tatlı saatler geçirin. Sınavla ilgili konuşmayın bile. Buna ilaveten kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın. Pikniğe gitmişsiniz eğlenmek için, “Ayy acaba Ayşe'yi geçebilecek miyim?” gibi talihsiz sohbetler yapmayın sakın. Manzaranın ve yeşilliğin keyfini çıkarın yeter.

* Sınavdan bir gün önce, ertesi gün karnınızı ağrıtacak, bağırsaklarınızı bozacak tür yiyecekler yememeye dikkat edin. Ee sınavda karın ağrısıyla uğraşmanızı istemeyiz değil mi?

* Gün içinde sevdiğiniz şekilde stres atın.

* Sınavdan önceki gece ılık bir banyo yaparak uykuya dalın. Gevşemenize ve derin uyumanıza yardımcı olur. Sabaha dinç kalkarsınız.

* Sınav yerini önceden ziyaret etmek, gidiş yolunu öğrenmek; sınav için gerekli olan evrak ve kalem türü eşyaları geceden hazırlamak gibi zaten bildiğiniz durumları söylemiyorum bile!

* Sınav anında zorlandığınız her soruyu atlayın. Yapabildiklerinizi çözdükten sonra başa dönerek tekrar çöz yöntemi uygulayın. Çözülemeyen soruda zaman kaybetmek farkında bile olmadan sinirlerinizi bozabilir. Kendi kendinizi provake etmiş olursunuz. Bir sonraki soruyu okuyan beyin, sinirleri bozulmuş bir beyin haline gelir Allah korusun!

* Ve en önemlisi… sınav ortamı dışındaki seslere odaklanmayın! Kendi sınavımdan hatırlıyorum, dışarıda ne patates soğancı kalmıştı geçmeyen yoldan, ne kavga edip ortalık karıştıran tipler! Üstelik Pazar sabahının orta yerinde… seslerden etkilenen arkadaşlar bir türlü sorulara adapte olamadılar. Ben ve benim gibi sesleri takmayanlar ve sadece kendi işine bakanlar sınavı kazandı sanırım. Aklınızda olsun.

...

Ve şimdi sıra ailelerde! Aileler ne yapsın?

*Öncelikle lütfen ama lütfen sınav sabahı çocuğunuzla okula gidip de tam sınava giriş anında heyecanlı gözyaşları içinde, asker uğurlar gibi çocuğunuzu sınava sokmayın! En kızdığım manzara! Kızın durumu iyi, anne fenalık geçiriyor, ayılıyor bayılıyor! SAKIN SAKIN…!

* Sınavın ucunda ölüm yok! Bu durumu çocuklarınızla paylaşın. Hayatta mutlu olmak, huzurlu olmak üniversite sınavıyla kazanılan bir imtiyaz değil. Üstelik laf aramızda yıllarca üniversitelerde dirsek çürütüp iyi okullar kazanan bir sürü insan işsiz ve sıkıntılı halde aramızda dolaşıyor. Sadece okul okuyan ekmek parası kazanmıyor!

* Şu aşamadan sonra kızarak bağırarak ders başına göndermeye çalışmayın.

* Başka insanlarla kıyaslamayın. Falancanın kızı doktor oldu, filancanınki mühendis deyip durmayın!

* Destek olun evlatlarınıza. Sınav kaygısı geliştirmemeleri için yardımcı olun.

* Eğer sınav kaygısı geliştirmişlerse hemen uzman yardımına başvurun. Hiç vakit kaybetmeyin. Çeşitli yöntemlerle sınav kaygılarıyla baş ediyoruz.

Sınav kaygısı nasıl mı tespit edilir? Hemen tekrarlayalım. Önemli çünkü;

Eğer çocuğunuzda özgüven eksikliği varsa… “yaa offf ben yapamayacağım galiba… kazanamayacağım” söylemleri varsa, çalıştın sen neden olmasın ki şeklindeki desteğinize rağmen bu ısrarlı “kazanamama” sözleri söylenip duruyorsa,

Yukarıda yazdığım sınav kaygısı belirtileri varsa,

Uyku artışı veya garip bir şekilde uyku azalması varsa,

İştahında gözle görülür azalma/ eksilme varsa,

İç sıkıntısı artmışsa, sürekli içim sıkılıyor modunda gezinip duruyorsa,

Evde ve çevrede olan her şeye karşı isteksizlik, ilgisizlik halleri varsa,

Kolay sinirlenme halleri artmışsa,

Hemen ağlıyorsa,

Son zamanlarda deneme sınavlarından bile korkar olmaya başlamışsa…!

LÜTFEN PROFESYONEL YARDIM ALIN! Çünkü sınav kaygısı yaşıyor demektir!

Sınava bir kaç gün kaldı.

Hızlandırılmış kaygı giderme yöntemleriyle çalışarak çocuğunuza yardımcı olabiliriz. Aksi halde verilen emek, sınav kaygısı nedeniyle boşa gidebilir.

İnanın sınav kaygısından kurtulmaları mümkün. Basit gevşeme ve relaksasyon teknikleriyle, hipnozla, bireysel hızlandırılmış psikoterapi teknikleriyle sınav kaygılarından uzaklaşmaları mümkün.

Henüz birkaç gün var ve sınav öncesi bir iki seans onları çok rahatlatacaktır emin olun.

İstanbul dışında yaşayanlar için internetle online danışmanlık hizmeti verdiğimizi hatırlatarak yazımı bitireyim. Olur ya yazıyı okursunuz ve "İyi de burada uzman yok, biz ne yapacağız?" diye endişelenmeyin. Teknolojinin nimetlerinden istifade ediyoruz.

Tüm gençlerimize ve ailelerine sınavda başarılar...

Mehtap KAYAOĞLU (Psikolojik Danışman &Psikoterapist)

Telefon: 0212 583 00 22

mehtap.kayaoglu@yuzlesme.tv

mehtapkayaoglu@gmail.com

http://www.facebook.com/psk.mehtapkayaoglu

htttp://www.twitter.com/mehtapkayaoglu

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat