Bir okuyucumuzdan soru gelmiş. İntiharlar mı arttı yoksa bana mı öyle geliyor, şeklinde. Size öyle gelmiyor, bu eylemde bir artış oldu sanki.

Hayattan bıkan, çıkış yok duygusuna kapılan, kimsenin kendisini anlamadığını düşünen, yaşadığı hayatın kendisini daha fazla incitmesini istemeyen, insanlarla arasında evrenlerce fark olduğuna inanan, kendini anlatmaktan sıkılan, kendisini anlatmasına rağmen anlamayan insanların suçlu gözlerinden kaçınmaya çalışan, hayatın anlamı olmadığına inanmaya başlayan insanların sıkça başvurmaya başladığı yöntemdir intihar.

İntihar; psikolojik açıdan bakıldığında "Kendine kıyıcılık" olarak nitelendirilir. Kimseye kıyamayanın, kendinden başkasına ulaşmakta zorlananın, dibe çöküntü hisleri yaşayanların başvurduğu, sonuçları itibariyle üzücü bir yoldur.

Psikolojik destek çalışmalarımızı yaparken, sizlere düzgün yardım yapabilmek için ekip halinde çalışıyoruz. Doktor arkadaşım ilaçla tedavi kısmını üstlenirken ben psikoterapi ile kişilik güçlendirilmesi ve problem çözme yeteneklerinin geliştirilmesi, olaylara sağlıklı pencereden bakılması için ruhsal destek sağlama kısmını devralıyorum.

Son günlerde ilginç bir vaka sirkülasyonuyla karşılaşmaya başladık. Teşhisi zor konulan veya çok iyi gözlemle, çok detaylı konuşmalarla tespit edilen, nadiren görülen bir intihara yatkınlık eylemi sözkonusu. Normal şartlarda iyi, hoş, mutlu olduğunu; ancak son zamanlarda ani içe kapanma, mutsuzluk ve önüne geçilemeyecek düzeyde intihar etme duygusunu beraberinde getiren bu süreç artmaya başladı sanki. Veya bize öyle denk geliyor bilemiyorum artık!

Depresif yapının artması, son aylar hatta son yıllarda devreye giren sosyal yaşam olayları, beklenmedik anlarda ortaya çıkan bombalama eylemleri ve yenilerinin olacağı kaygısı, nevrotik yapılanması olan, kaygı bozukluğuna yatkın kişilerde umutsuzluk duygusu oluşturmaya başladı. Ne olacak bizim sonumuz sarmal duygusuyla endişelerini artıran bu kişiler, kendi kışkırttıkları içsel zorluklarıyla başedemediklerinde intihar yolunu denemekten hiç çekinmiyorlar.

Bence tüm yurtta "Mutluluk Terapisi" çalışmaları yapmamız lazım. İnsanlara sorunlarla baş etmeyi, başedilemeyen sorunlarla yaşamanın yolunu buldurmayı, iç dünyalarında mutlu ve huzurlu olmalarını öğretmek lazım.

Ülkemiz her geçen gün huzursuz ve mutsuz insanların sayısının arttığı sürece doğru ilerliyor. Geçmişte ayda yılda bir görülen cinnetler neredeyse saat başı olacak şekilde arttı. Yollar gülen insanlarla değil, mahkeme duvarı suratlı insanlarla dolu. Park yeri için çocuğunun gözü önünde babalar ölüyor. Markette bile insanlar birbiriyle tartışıyor.

Tüm bunların arasında intihar vakaları arttı, evet. Ben zaten biliyorum; ama artık sizlerin de dikkatini çekecek kadar arttı. Bu haller sosyal medyadan paylaşılır oldu. Yaşam boyu süren yalnızlık psikolojilerine inat, ölüme giderayak kalabalıklar içinde olmayı isteyen insanlar var aramızda. Yalnız yaşamasına rağmen yalnız ölmek istemeyen ve bu gidişi bizlerle paylaşan insanlar.

Mutsuz insan intihar eder. Mutlu insan sorunlarıyla başetmeye çalışır. Aşabildiklerini aşar, aşamadıklarıyla barışmanın veya onlara rağmen mutlu olmanın yolunu bulur.

Hepimizin iyi bir mutluluğa ihtiyacı var bence.

Vazgeçmek yok... yola devam...

Kalbimizi öfkeye ve kızgınlığa değil, neşeye ve mutluluğa açmanın yollarını öğreneceğiz.

Odaklanacağımız düşünceleri, mümkün olduğunca bizi mutlu eden konulardan seçeceğiz.

Şartlar ne olursa olsun, günün sonunda tebessümle yatağa girmenin bir yolunu bulacağız.

Dünyanın rahatlık dünyası değil, son kertede imtihan dünyası olduğunu unutmayacağız. Bize verilen hayatı, teslim edeceğimiz an gelene kadar korumaya gayret edeceğiz.

Yapabilir miyiz? Elbette!

Bu arada sosyal medyada beni takip ediyor musunuz? Özellikle facebook hesabımda yeni bir uygulama başlattım. İki haftadır yapıyorum çok da sevildi. İki dakikalık görüntülü bilgiler paylaşıyorum. Evde fırsat buldukça iki dakikalık keyifli çekimler yapıyorum. Önemli olduğunu düşündüğüm konularda kısacık konuşma yapıyorum ve takipçilerle paylaşıyorum. Her gün için yeni bir umut kapısı açmanıza yardım etmeye çalışıyorum. Oldukça sevildi, beğenildi. Takip etmenizi, izlemenizi, hatta bol bol paylaşarak bu faydalı bilgileri herkese izletmenizi tavsiye edeyim. Ve yazıyı bitireyim.

Sevgiler...

Mehtap Kayaoğlu (Psikolojik Danışman &Psikoterapist) - Haber 7

0 212 583 00 22 - 0 533 488 06 00

mehtap.kayaoglu@yuzlesme.tv

mehtapkayaoglu@gmail.com

http://www.facebook.com/psk.mehtapkayaoglu

htttp://www.twitter.com/mehtapkayaoglu