Uç davranışlar çocuğu tembel yapabilir

Tembel olduğu için tembel olanlar ve çok yoğun oldukları için çalışmaktan yorularak tembellik yapanlar olduğunu biliyor musunuz?

  • GİRİŞ25.11.2015 08:03
  • GÜNCELLEME26.11.2015 08:05

Tembellik son zamanlarda en fazla şikayet ettiğimiz davranışımız olmaya başladı. Özellikle siz sevgili anne babalardan bu konuda bol bol soru geliyor. Dilerseniz size minik bir bilgi aktarayım.

İnsanlar çalışmaları ve üretmeleri gerektiğinde temelde iki farklı davranış biçimi gösteriyor. Birinci gruptakiler çalışmayı sevdiği halde, gereğinden fazla yükleme yapıldığı için artık çalışmaktan sıkılanlar. İkinci grupsa sevmediği için çalışmak istemeyip, tembellik yapmaktan hoşlananlar.

Lafa gelince tembel diyoruz; ama herkesin yaşadığı bu duygunun birbirinden farklı nedenleri oluyor anlayacağınız.

İnsanı çalışmaya sevk edecek içsel tetikleyiciler, çalışmanın gerekli olduğunu hissettiren yönlendiriciler olmadığında tembellik davranışı yerleşiyor.

Hiç unutmam yıllar önce çok sevdiğim bir hocam; "Depresyonun tedavisi var, tembelliğin tedavisi yok." demişti bir eğitim grubunda.

Biraz garibime giden bu cümleyi, seans ortamlarında defalarca deneyimleme fırsatım oldu. Merkezimize "tembel çocuk" diye getirilen çocuklarla çalıştığımda, pek çok çocuğun çalışkan ve yardımsever olmak konusunda yeterince cesaretlendirilmediğini tespit ettim.

Bu çocuklarla duygu çalışmaları yaptığımızda, sosyal yaşam becerileri uyguladığımızda, görev ve sorumluluk bilinci yerleştirdiğimizde yardımsever ve çalışkan çocuklar olduklarını gördüm.

Bir de bunların tam tersi ne yaparsak yapalım kendisini hiç üzmeyen, uğraşmayan, dünya yansa altında kalmayı yeğleyen ilginç bir karakter yapısı olduğundan emin olmaya başladım.

Bu gruptaki çocuklarla yapılan çalışma bir noktadan sonra ilerlemiyor, kendi tembel huylarından vazgeçmiyor. İlerleyen aşamada, istese de istemese de bazı kurallara uymak zorunda olduğunu, örneğin bu ailede yaşadığı müddetçe kendisine düşen sorumlulukları yerine getirmek zorunda olduğunu, bu görevleri yerine getirmezse evdeki başka bir kişinin hakkına girilmiş olunacağını, yaşamsal kurallar gereği hiç kimsenin kimsenin yükünü çekmek zorunda olmadığını söyleyerek görevlerini yapmalarını sağlıyoruz.

Diyeceksiniz ki, istemeye istemeye yapmasının bir kıymeti var mı?

Haklısınız, belki de yok! Ancak aynı evde yaşayan bir çocuğun aşırı tembel davranması, hiç bir işe karışmadığı, onun sorumluluğunda olması gereken görevlerin, kendisi dışındaki diğer kardeşler tarafından veya ebeveyn tarafından yerine getirildiği anlamını taşır.

Evde birisi tembellik yapmak istiyor diye, evin geri kalanı onun yapmadığı işleri yüklenmek zorunda değil. Kendisine düşen görevleri ya severek yapacak ya da sevmeyerek yapacak. Sorumluluktan kaçamayacağını bilerek büyümesi önemli.

Aksi bir uygulama, yani onun işe katılmadığı, tembellik yaptığı ve kimsenin ses çıkarmadığı, evdeki işlerin kendi içinde doğal olarak yapılıp gittiği hallerde, bu çocuklar başkalarının sırtından geçinmeyi öğrenir. Tamamen fırsatçı bir psikoloji oluşur. Tembel tavrı nedeniyle onu mükâfatlandırırken, evde iş yapan yardımsever çocuklarımızı yardımseverlik duygularından dolayı -fazla iş yaptırmak suretiyle- cezalandırmış oluruz.

Bu konuyu son eserim olan "Huyu Suyu Güzel Çocuk" kitabımda çeşitli yanlarıyla anlattım. Okursanız çok işinize yarar diye düşünüyorum.

Sevgiler...

 

Mehtap KAYAOĞLU (Psikolojik Danışman &Psikoterapist)

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat