“Mümkün olduğu kadar çok Rus öldürmeye çalışıyoruz. Öyle ki şimdi ne kadar çok Rus öldürürsek, çocuklarımızın, gelecekte daha az Rus’u öldürmesi gerekecek...”
Bu sözler Ukrayna’nın Kazakistan Büyükelçisi Petr Vrublevsky’ye ait. Diplomatik nezaketin dışında sarf edilmiş bu sözler Rusya ve Kazakistan’ı karşı karşıya getirdi. Kazakistan Dışişleri Bakanlığı, bu sözlerin üzerine Ukrayna Büyükelçisi Petr Vrublevsky’yi Bakanlığa çağırarak protesto etti.
Ukrayna Büyükelçisine “Bu tür eylem ve söylemler devletler arasındaki dostane ilişkilere zarar vermemelidir” dendi. 
Kazakistan Cumhuriyeti, aslında diplomasi ve müttefiklik adına üzerine düşeni yaptı ama bu Rusya Federasyonu’nu memnun etmedi zira beklentisi Ukraynalı Diplomatın istenmeyen adam ilan edilmesiydi. Ve hatta Kazakistan’da bulunan Rus, Slav ve Kazak Örgütleri Birliği, Ukrayna Büyükelçisi’nin resmî olarak “persona non grata” yani “istenmeyen adam” olarak ilan edilmesini istedi.
Ve karşılıklı söz düellosu başladı. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, yaptığı açıklamada Kazakistan Cumhuriyetini eleştirdi. Zakharova:
 “En derin üzüntümle söylemeliyim ki bu 'Bandera elçisinin' Astana'ya 'asla dönmeyeceği' güvenceleri Kazak Hükûmeti tarafından yerine getirilmedi. Bu karakter Kazakistan'ın başkentinde yeniden ortaya çıktı ve 'sadece gidip ailesini almak' için değil! Bu kişilik hiç gizlenmeden, diplomatik misyonun başı olarak hâlâ açıkça diplomatik resepsiyonlara katılıyor.” 
 Zakharova, Ukraynalı Büyükelçi’yi “Bandera Elçisi” olmakla suçluyor. Peki “Bandera Elçisi” ne demek? Hemen söyleyelim, Stepan Andriyoviç Bandera, Ukraynalı aşırı sağcı siyasetçi. Rusya ve Polonya’dan nefret ettiği için Hitler’e destek veren aşırı milliyetçi olarak tanınıyor.  
Eleştirisinin dozunu iyice abartan Zakharova, Kazakistan’ın Moskova Büyükelçisi Yermek Kusherbayev’i çağırarak kendisine “Böyle bir durum kategorik olarak kabul edilemez” dedi.
Maria Zakharova’nın bu tutumuna binaen Kazakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aibek Smadiyarov 5 Ekim'de gazetecilere verdiği demeçte Zakharova’ya cevap verdi:
"Bize göre, Zakharova'nın açıklamalarının tonunun, eşit stratejik ortaklar olarak Kazakistan ve Rusya arasındaki müttefik ilişkilerin doğasıyla uyumsuz olduğunu belirtmek isterim, dolayısıyla Astana’daki Rus Büyükelçisi, Bakanlığımıza çağrılarak gereken söylenmiştir. Şu anda Ukrayna Dışişleri Bakanlığı'ndan Astana'ya yeni bir büyükelçi atanması için bir talep geldi. Petr Vrublevski'nin yerine başka bir diplomat geldiğinde kendisi ülkemizi terk edecektir.”
Bu olayda Rusya’nın çok hırçın bir söylem içinde bulunduğu açık. Kazakistan Cumhuriyetini ve diğer ülkeleri “müttefik” adı altında kendi yayılmacı ve işgalci politikasına destek vermeye âdeta zorlayan, mecbur eden bu yaklaşım asla kabul edilemez.
IMEMO RAS adındaki Rus kurumunda kıdemli araştırmacı olarak görev yapan analist Stanislav Pritchin’in şu yorumu aslında ne demek istediğimizi net açıklıyor:
“Bu olay aynı zamanda Kazakistan’ın iç etnik dünyasının da meselesidir zira Ruslar Kazak nüfusunun önemli bir bölümünü oluşturuyor. Ukraynalı Büyükelçinin tavrı görgü kurallarını aştığı gibi cezai müeyyide de gerektiriyor. Orta Asya’da hiç kimse diplomatik düzeyde bu kabil açıklamalara izin vermedi. Dolayısıyla bu durumu çözümsüz bırakmak Kazakistan’ın imajı açısından kendi yararına olmaz!”
Rusya, çevresindeki ülkelere aba altından sopa göstermeye, gözdağı vermeye devam ediyor. Eski Sovyet toprağı olarak gördüğü ülkeleri açık açık tehdit etmekte bir beis görmüyor.
Hasılı Rusya, aynı Rusya ve hiç değişmeyecek!
TÜRKİYE GAZETESİ